CHP TBMM grup toplantısı

CHP TBMM grup toplantısı

ANKARA - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Erdoğan ile yapacağı görüşmeye `kayıt` şartı koydu. Bu görüşmenin tarihi bir görüşme olacağını vurgulayan Baykal, "Milletin, iki genel başkanın bu konuda ne düşündüğünü, birbirlerine ne söylediğini bilme hakkı vardır. Bizim ne söylediğimiz, onun ne söylediği kayıtlı olmalıdır. Günü geldiği zaman da milletimiz onun iç yüzünü öğrenebilmelidir" dedi. CHP Genel Başkanı Baykal, partisinin TBMM Grup Toplantısı`nda yaptığı konuşmada demokratik açılım ve Başbakan Erdoğan ile mektuplu mesajlaşmasına yönelik değerlendirmelerde bulundu. Adı önce Kürt açılımı olarak telaffuz edilen, daha sonra demokratik açılım ve milli birlik projesi olarak isimlendirilen projenin nasıl tutarsız, içi boş, kamuoyu dalgalanmalarına tabi bir proje olduğunun ortaya çıktığını ifade eden Baykal, bu projenin adından dolayı değil, etnik ayrışmacılığı temel almasından dolayıTürkiye`yi bölünmeye götüren bir proje olduğunu savundu. Baykal, "Bu ayrıştırmayı, ulusal birliği sarsıcı uygulamayı sürecin adına milli birlik süreci diyerek örtbas edemezsiniz" diye konuştu. Hükümetin `şehit vermeden, enerji ve para harcamadan bu sorunu çözebilirim` diye düşündüğünü kaydeden Baykal, 2 ayı aşkın süredir bunu nasıl yapacağına dair hiçbir açıklama yapmadığını anlattı. Eğer çözüm bölgede yaşayan insanların bekleyişinde aranıyorsa, o insanların taleplerinin ne olduğuna bakmak gerektiğini söyleyen Baykal, bölgede yaşayan insanların `ben bir ayrışma peşindeyim, okulumuzu, dillerimizi, yönetimlerimizi ayıralım` şeklinde talepleri olmadığını vurguladı. Baykal, bölge insanının iş,eğitim ve Türkiye`deki her kesimin sahip olduğu haklara sahip olabilmeyi istediğine dikkat çekti. Baykal şunları kaydetti: "İktidar ayrışma isteyen, onun için silah kullanan çevrelerle bir uyum ve uzlaşma arıyorsa, onlar yoluyla bu sorunu çözmeyi düşünüyorsa yapması gereken şey Kürt kökenli vatandaşlarımızı bu topraklardan koparmak isteyenlerin taleplerini dikkate almaktır. İktidar yanlış kıble seçmiştir. Sen terör merkezleriyle uzlaşarak, onlarda doğrudan, dolaylı mutabakat arayarak açılım ararsan bu ne terörü sona erdirir ne de Kürt kökenli vatandaşlarımızın sorunlarının çözümüne yardımcı olur. Bu, terör odaklarını daha daetkinleştirir, bölgede daha çok söz sahibi olmalarına yardımcı olur. Bu tablo da terörün ortadan kalkmasının değil terörle sonuç alınabileceğinin, terör karşısında senin yılgınlığa kapıldığının ispatı olur. Bundan sonra da teröre sen böylece prim vermiş olursun." Demokratik açılım tartışmaları kapsamında Anayasa değişikliğinin de konuşulduğuna işaret eden Baykal, Başbakan Erdoğan`ın Anayasa değişikliğinin uzun vadede düşünüleceğini dile getirerek kime mesaj verdiğini sordu. İçişleri Bakanı`nın, gelen tepkiler üzerine Anayasa değişikliğinin gündemde olmadığını söylediğini, arkasından PKK ile irtibatlı çevrelerin `Anayasa değişikliği yoksa bu nasıl açılım` tepkisini dile getirdiklerini anlatan Baykal, bunun ardından ise Başbakan Erdoğan`ın Anayasa değişikliğininuzun süreli olduğunu dile getirdiğini hatırlattı. Baykal, "Bu açılımın temel ilgi konusu, terör yapan çevrelerin kafasındaki projelere yeşil ışık yakmaktır. Başbakan, `Anayasa değişikliği gündemde` dediği sürece bu açılımın arkasında PKK`yı arayanlar haklı olacaklardır" dedi. Baykal, Başbakan`ın `Anayasa değişikliği masada` ve `biz politikamızı hazmettire hazmettire uygulayacağız` demesinin bu açılımın iç yüzünü ortaya koyduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan`ın kendisine bir mektup yazdığını, kendisinin de kapsamlı bir cevap verdiğini anlatan Baykal, mektupta çözüm önerilerini de sıraladığını kaydetti. Baykal, "Başbakan`a dedik ki `vaziyet budur, bunları bilerek gelmek istiyorsan gel`. Bir Başbakan`a `hayır gelme` demek bizim devlet sorumluluğumuzun, siyaset anlayışımızın, demokrasi düşüncemizin hiçbir şekilde içine girmez. Elbette, `buyurun, sizi ağırlamaktan mutluluk duyarız` dedik. Ama sanma ki senin kafanda ne olduğunu ben bilmiyorum.Zannetme ki sen kafandakileri bana kabul ettirebilirsin. Sana bunları anlatmaya çalışıyorum. Gel bir defa da burada anlatayım" şeklinde konuştu. Bunun önemli bir buluşma olacağını vurgulayan Baykal, Türkiye`nin geleceğiyle ilgili çok önemli bir tartışma yaşanacağını ifade etti. Terör örgütü elebaşı Öcalan`ın bu açılımın Mustafa Kemal`in yaptığı ile eşdeğer olduğunu söylediğini kaydeden Baykal, bunun bir anlamda doğru olduğunu belirtti. Baykal, Atatürk`ün bir milli devlet kurduğunu, şimdi bu milli devletin geriye götürülmek istendiğini ifade ederek, Atatürk`ün yaptığı düzeyde bir işin tersinden yapılmak istendiğini söyledi. Baykal şunlarıkaydetti: "Sen diyorsun ki bunları bile bile konuşalım. Konuşalım, hay hay. Ama kapalı kapılar arkasında değil. Bu görüşme tarihi bir görüşme olacaktır. Hepimiz tezlerimizi ortaya koyacağız. Bunları konuşalım ama milletin de iki Genel Başkan`ın bu konuda ne düşündüğünü, birbirlerine ne söylediğini, söylenen her söze diğerinin ne cevap verdiğini bilme hakkı var. Türkiye`nin nereye doğru sürüklenmekte olduğunu vatandaşlarımız, bu buluşmayı izledikten sonra daha doğru değerlendirecektir. Müsaade etsin de yaptığıyanlışları yüzüne karşı söyleme fırsatı bulayım. Varsa bizim yaptığımız bir yanlış o da benim yüzüme karşı söylesin. Milletin, bu buluşmanın içyüzünü öğrenme hakkı vardır. Çok önemli bir dönüm noktasıd eştirir, bölgede daha çok sır. Bu dönüm noktasında kapalı kapılar arkasında iki kişinin yaptıkları çok önemli bir tartışma milletten saklanamaz. Ben sayın Başbakan`ı bekliyorum. Kendisini nezaketle ve saygıyla Genel Merkezimizde ağırlayacağız. Başbakan bana diyebilir ki `Teşekkür ederiz, çok güzel birtartışma oldu ama bunu şimdi değil daha sonra değerlendirelim.` O anda öğrenilemeyebilir ama bizim ne söylediğimiz, onun ne söylediği kayıtlı olmalıdır. Günü geldiği zaman da milletimiz onun iç yüzünü öğrenebilmelidir. Başbakan düşüncelerinin millet tarafından öğrenilmesinden niye kaçacak." 20 yıl önce bir rapor yazdığını ve bugün arkasında kapı gibi durduğunu belirten Baykal, Başbakan`ın da bu konuda düşüncelerinin kayda geçirilmesinden ve zamanı geldiğinde millet tarafından öğrenilmesinden korkmayacağına inandığını dile getirdi. Başbakan`ın bazı çevrelerin `gitme, gelme` şeklindeki telkinlerine Kasımpaşalı bir siyasetçi olarak itibar etmeyeceğini düşündüğünü ifade eden Baykal, bu görüşmenin bir bilgi verme görüşmesi olmayacağını, bu konuda yapılan yanlışları görüşmede dile getireceklerinivurguladı. Baykal, "Sen İmralı`nın gönderdiği yol haritasını saklıyorsun, kendi yol haritanı niye saklıyorsun. Senin yol haritanı milletten saklamana biz yardımcı olmayız" diye konuştu



Güncel 25.10.2016 05:47:43 0

İlginizi Çekebilir

1

TÜBİTAK Araştırma Projeleri Adana Bölge Yarışması Sergisi açıldı

2

Çocuklar Akkuyu NGS'yi gezerek, nükleer enerji hakkında bilgilendirildi

3

Antalya'da denizde mahsur kalan genç, insansız cankurtaran ile kurtarıldı

4

Antalya'da "Yapay Zeka ve Oyun Teknolojileri Programı" düzenlendi

5

Yeni Renault Captur'un dünya lansmanı gerçekleştirildi

6

Türk Telekom'dan çevreci veri merkezi çözümleri

7

Arçelik Genel Müdürü Can Dinçer: "Antalya ve çevresi, yenilenebilir enerji dönüşümünde öne çıkacak"

8

Hava savunma sistemleri 2024'te vatanı uçtan uca koruyacak

9

Adanalı öğrenciler otonom su altı aracı "ALESTA" ile Singapur'da yarışacak

10

e-ATA, Türkiye'de ilk kez Gaziantep'te test edildi