İSTANBUL - Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, haftasonu gerçekleştirilecek CHP kurultayını eleştirerek, "Kurultay, kurultay değildir. Kendin çal kendin oyna senaryosudur" dedi. Halkın, sosyal demokratlardan başbakan adayı olarak görmek istediği kişiyi sonuna kadar destekleyeceğini ifade eden Sarıgül, "Sayın Baykal bu kurultayda namusu ve şerefi üzerine söz vererek, `seçimlerde CHP`yi birinci parti yapamazsam iktidarı bırakacağım` demelidir" diye konuştu. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, haftasonu gerçekleştirilecek CHP 32. Olağan Kurultayı öncesi basın toplantısı düzenledi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal`ı eleştiren Sarıgül, "Cumhuriyet Halk Partisi`nin her kademesinde görev almış ve emek vermiş bir kişi olarak, uğradığım tüm haksızlıklara, demokrasi ve hukuk dışı uygulamalara karşı, mücadele eden bir siyasetçi olarak, hiç kuşkusuz; CHP kurultayı benim ve arkadaşlarımın ilgi alanındadır. Cumhuriyet Halk Partisi sosyalist enternasyonal üyesidir. Gelenek olduğu halde 31. kurultaya tek bir sosyalist enternasyonal temsilcisi katılmamıştır. Cumhuriyet Halk Partisi kurultayları daima üyelerin kürsüde konuşmak, görüşlerini söylemek için sıra beklediği kurultaylar olmuştur. 31. kurultayda ise sadece 6 konuşmacı söz almıştır" dedi. Sarıgül, bunlardan sadece 3 konuşmacının delege olduğunu, CHP`nin tarihinde böyle bir kurultay bulunmadığını söyledi. Baykal`ı eleştiren Sarıgül, "31 . kurultayda sosyal demokrasi yoktu, demokrasi yoktu, emek yoktu, halk yoktu, umut yoktu. Şu ana kadar yapılan kurultay hazırlıkları içinde hiç bir düşünsel ve fikirsel bir hazırlığın olmadığını biliyorum. Bu kurultayda hiç bir ülke meselesinin ciddi olarak tartışılacağına inanmıyorum. Bu kurultayda da esas ihtiyacımız olan, çağımız sosyaldemokrasisi için gerekli olan büyük dönüşümün sağlanacağına inanmıyorum" diye konuştu. "BAYKAL YÖNETİMİNDEKİ CHP İLE HALKIN ARASINDA YAPAY DUVARLAR OLUŞMUŞTUR"Sarıgül, 32 kurultayın tek farkının, ortaya yeni genel başkan adaylarının çıkması olduğunu ifade etti. Yeni genel başkan adaylarına başarılar dileyen Mustafa Sarıgül, "Türkiye, yeni genel başkan aramıyor, yeni bir başbakan arıyor. Kurultayı oluşturan delege seçimleri demokratik olmayan koşullarda yapılmıştır. Bir gecede binlerce üyenin kaydını silip, bir gecede binlerce üye kaydı yaparak, delegeleri kağıt üzerinde belirleyerek, rakiplerini disiplin kurulları yoluyla ihraç ederek, mahkeme sürecini uzatarak, kurultaya katılmasını engelleyerek kurultay yapacaksın ve kendini seçtireceksin. Bu, kurultay değil kendin çal, kendin oyna senaryosu"dur. Bu, alışılmış, seyredilmiş yıllarca vizyonda olan "Baykal senaryosu"dur. Seyircisi yoktur. bu yolla, ömür boyu genel başkan olunabilir ama asla iktidar olunamaz, başbakan olunamaz" açıklamasında bulundu. Sarıgül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal`ın 22 Temmuz seçimleri öncesi bir reklam ajansı ile sözleşme yaptığını, sözleşme yaptığı reklam ajansına CHP`nin oylarını yüzde 20`nin üzerine çıkarmaları durumunda prim ödemeyi vaad ettiğini öne sürdü. Baykal yönetimindeki CHP ile halkın arasında yapay duvarlar oluştuğunu, Baykal`ın bugüne kadar bütün kurultaylarda Atatürk`ün arkasına sığındığını ifade eden Sarıgül, şunları söyledi:"Yüzde 20`nin ötesinde umudu olmayan, ufku olmayan, halkın önüne iktidar olma iddiasıyla çıkamayan hiç kimsenin CHP`nin genel başkanlık koltuğunda bir gün bile oturmaya hakkı yoktur. yeniden genel başkan adayı olmaya hiç ama hiç hakkı yoktur. Şimdi Sayın Baykal; bu kurultayda bu yüzde 20`yi nasıl hesap etmiştir. CHP`ye biçtiği bu değerin hesabını bu kurultayda vermelidir. Şimdi sadece ben değil Türkiye soruyor. Geçenlerde Sayın Başbakan açıkladı; önümüzdeki yerel seçimlerde Diyarbakır, Şırnak, İzmir, Bakırköy dahil 2 bin 500 belediyede iktidar istiyorum" diyor. Sayın Baykal bu kurultayda kaç büyük şehirde, kaç ilde, kaç ilçe ve belde belediyesinde iktidar olmayı hedefliyor. Bunu açıklamalıdır. Kurultaydan dönen delegelere, yapılacak olan yerel seçimlerde bu sözü verebiliyor musun? Sayın Baykal`a soruyorum: İstanbul, Antalya, Adana, Gaziantep, Samsun, Erzurum, Kayseri büyükşehir belediye başkan adaylarını bu kurultayda açıklamayı düşünüyor musun: önümüzdeki yerel seçimlerde yüzde kaç hedeflediğini ajans ofislerinde değil. Bu kurultayda açıklamalıdır.""SAYIN BAYKAL; KAÇ YAŞINDA EMEKLİ OLMAYI DÜŞÜNÜYORSUNUZ?"Sarıgül, Deniz Baykal`a seslenerek, "Şimdi Baykal`a soruyorum; beşinci defa gireceğin bu yerel seçimlerde birinci parti olamazsan genel başkanlığı bırakacağına şerefin üzerine söz veriyor musun? Yerel seçim öncesi ön seçim yapacağına, tüzüğü değiştireceğine söz veriyor musun? Yola çıktığın arkadaşlarını yolda gördüklerinle değiştirdin, şimdi bu kurultayı kurtarmak için yine manevralar yaparak, farklı siyasi partilerde genel başkanadayı olmuş kişilere parti meclisinde görev vermeyi düşünüyor musun? Kurultay öncesi, Atatürk`ün kemiklerini sızlatarak, koltuğunu korumak için finans kurumlarını kullanmaya devam edecek misin? 65 yaşına gelen emekli oluyor, siz kaç yaşında emekli olmayı düşünüyorsunuz.? Sayın Baykal; önüma"Sarıgül, 32 kurultayüzde 1 Mayıs var. Emeğin yanında olacak mısın, emekçilerlerle birlikte meydanlara çıkacak mısın? Sayın Baykal kurultayı halka açmıyorsun, davetiyeleri, giriş kartlarını sadece yandaşlarına dağıtıyorsun. Buna "demokrasi" diyorsun, o zaman bu kurultayda da "sen çal... sen oyna"" ifadelerini kullandı. Sarıgül, CHP kurultayından herhangi bir sonuç çıkmayacağını söyledi. Asıl gerekli olanın, sosyal demokrasinin büyük dönüşümünü sağlamak olduğuna dikkat çeken Sarıgül, "CHP`nin bu kadrosu ve bu siyasi anlayışıyla, halkın partisi olma şansı yoktur" dedi. CHP`ye egemen olan kadronun, gelişen dünyayı anlayamadığını, çağın gerisinde kaldığını belirterek, "Dünyada dört genel seçim, dört yerel seçim kaybeden, buna rağmen hala parti yönetiminde kalmak için direnen başka bir yönetim yoktur. Bu kurultay, sayın Baykal`ın kendi çalıp kendi söylediği son kurultay olacaktır. Sorun sosyal demokrasi de değildir, sorun demokrasi sorunudur" diye konuştu. Sosyal demokrasinin önünün, sözde sosyal demokrat kadro tarafından tıkandığını ifade eden Sarıgül, sosyal demokraside ciddi bir arayış olduğunu söyledi. Mustafa Sarıgül, "Kimse endişelenmesin. Türk sosyal demokrasisi bu günkü hak etmediği konumundan çıkarılacaktır. Halkla bütünleştirilecek ve iktidar olacaktır. Türkiye`yi içine girdiği gerilimden ve sıkıntıdan ancak halkın içinden gelen, halkla bütünleşen bir yönetimin çıkaracağına yürekten inanıyorum. Bunun için var gücümüzle çalıştığımızı ve çalışmaya devam edeceğimizi, buradan tüm Türkiye`ye ilan ediyorum" açıklamasında bulundu. Sözlerinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Sarıgül, Türkiye`nin yeni bir başbakan adayı aradığını söyledi. Genel başkan adaylarının sadece delegelerle bir araya gelmemesi gerektiğini, genel başkan adaylarının meydanlara çıkması gerektiğini belirten Sarıgül, "Türkiye`de meydanlardan Ankara`ya gelinmesi gerekiyor. Siz delegenin oyuyla genel başkan olabilirsiniz ama başbakan olamazsınız. Türkiye genel başkan aramıyor. Bu seçimleri demokratik bulmuyoruz. Bu seçimleri antidemokratik buluyoruz. Baykal ve arkadaşlarının son kurultayı olacaktır. Kendileri çalacak ve kendileri söyleyecektir. Sıkıntılı, sorunlu ve hiçbir çözüm üretmeyen bir kurultay olarak görüyorum. Ben ve arkadaşlarım kurultaya katılmayacağız. Sayın Baykal bu kurultayda namusu ve şerefi üzerine söz vererek, `seçimlerde CHP`yi birinci parti yapamazsam iktidarı bırakacağım` demelidir. Baykal, emekçinin yanında olacak mı, emekçilerle birlikte meydana çıkacak mı. Özellikle bekliyorum. Sayın Baykal, kendin çal kendin oyna" dedi. "ESERİ OLMAYANIN YERİNDE YELLER ESER"Sarıgül, kendilerini destekleyen bir çok belediye başkanı ve ilçe başkanı olduğunu ifade ederek, sosyal demokrasinin Türkiye`de mutlaka iktidar olacağını söyledi. Çağdaş demokrasiden yana, örfüne bağlı, inançlara saygılı bütün vatandaşların yanında olduklarını belirten Sarıgül, "Bize destek verenler CHP kurultayından hiçbir şey beklemiyorlar. Bizim hedefimiz sosyal demokrasinin Türkiye`de tek başına iktidar olmasını sağlamaktır. Sayın Baykal sadece günü kurtarmaya çalışıyor. Bugüne kadar Türkiye`de hiçbir eser bırakmamış. Eserleri aSarıgül, 32 kurultayolmayanın yerinde yeller eser. Yeri geldiği zaman başörtülü kardeşimizi, yeri geldiği zaman başı açık kardeşimizi istismar ediyor. Başı açık olan kardeşimiz de, başı kapalı olan kardeşimiz de bizimdir. Bu kadar seçimleri kaybetmesine rağmen partide genel başkanı olmaya çalışan dünyada sosyal demokrat olarak hiçbir lidere rastlayamazsınız. Kendi koltuğunu korumaya çalışıyor, bizim amacımız çağdaş ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti`ni korumaktır. Sayın Baykal, rakiplerini mahkeme kararıyla ihraç etmekten başka bir şey düşünmüyor" diye konuştu. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Deniz Baykal`ın banka ve finans kuruluşlarını kullanarak, kendi koltuğunu korumaya çalıştığını öne sürdü. Baykal ve arkadaşlarının enerjilerinin tükendiğini, sadece kendi koltuklarını korumak için antidemokratik yollara başvurduklarını iddia eden Sarıgül, "Yola çıktığı arkadaşlarına, yolda gördüklerini tercih etti. Sosyal demokrasiyle alakası olmayan arkadaşları parti yönetimine alarak onları kullanmaya çalışıyor. Bu şekilde sadece birkaç ay daha kendi koltuğunu korur, Türkiye Cumhuriyeti`ni asla koruyamaz. Herkes dik dursun, Türkiye Cumhuriyeti`ni korusun. Bu kurultayda, Türkiye Cumhuriyeti için bir tek proje üretmeyecektir. Sadece laiklik ve Atatürk`ün arkasına sığınarak kurultayı kurtarmaya çalışacaktır. Atatürk ulusun Atatürk`üdür, siyaset malzemesi olarak değerlendirilmesini doğru bulmuyorum" dedi. Basın mensuplarının soruları üzerine, Deniz Baykal`ın karşısındaki adayı destekleyeceğini belirten Sarıgül, "Artık bütün adaylar bir araya gelip kamuoyu yoklaması yaptırmalı. Bu yoklamalarda halkımız kimi sosyal demokratların başbakan adayı olarak görmek istiyorsa ben onu derhal desteklerim. Bu düşünceleri iktidara kim taşırsa ben ve arkadaşlarım destek vermeye hazırız. Halkımız sosyal demokratlardan kimi başbakan adayı olarak görmek istiyorsa, ben destek vermeye her zaman hazırım" açıklamasında bulundu.