Bakan Eker ve Yılmaz, Diyarbakır`da

Bakan Eker ve Yılmaz, Diyarbakır`da

DİYARBAKIR - Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz ile Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, "Girişimcilik Eğitimi" projesinin işbirliği protokolü imza töreni için Diyarbakır`a geldi.Diyarbakır Valiliği`ne yapılan ziyaretin ardından Bakan Eker ve Yılmaz, Dicle Üniversitesi Kongre Merkezi`nde düzenlenen GAP İdaresi ve KOSGEB ortaklığıyla yürütülecek ``Girişimcilik Eğitimi`` projesinin işbirliği protokolü imza törenine katıldı. Törende KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan ve GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil tarafından "Girişimcilik Eğitimi" projesinin işbirliği protokolü imzalandı. Bakan Yılmaz törende yaptığı konuşmada, 2010 yılında Türkiye ekonomisinin iyi bir performans gösterdiğini, resmi büyüme tahminlerine göre 6.8`lik bir büyüme kaydedildiğini ancak ekonomik göstergelere göre büyüme oranının bunun üzerine çıkacağını tahmin ettiklerini söyledi. Bunun dünya ve Avrupa ortalamalarının üstünde bir performans olduğuna dikkati çeken Yılmaz, bunu özel sektörle ve 2009 yılında alınan tedbirlerle alınan bir sonuç olduğunu belirtti. Bu büyümenin 2009 yılında yapılan politikatercihlerinin sonucu olduğunu belirten Bakan Yılmaz, şunları kaydetti:"2010 yılında dünya ve Avrupa ortalamalarının üzerinde bir performans gösterdik. 6.8`i aşkın büyümeyi 2009 yılında aldığımız tedbirler ve özel sektörle gerçekleştirdik. Bu rastgele bir sonuç değil. Türkiye IMF olmadan, dışarıdan destek almadan kendi aklımız ve kendi kaynaklarımızla bu başarılı neticeyi aldı. 2009 yılında dünyada küresel kriz yaşanırken Türkiye`de de bunun geniş tartışmaları oldu. Her gün yeni bir fikir atılıyordu ortaya. Harcamaya ve kart kullanımına yönelik. Biz böyle yapmadık. Gerekenyerlerde destekler sağladık. Zamanı gelince de verdiğimiz destekleri geri aldık. Dünyadaki örneklerin aksine bütçedeki dengeleri koruyucu bir takım adımlar attık. Sağlıkta, vergilendirmede, tarımda ve değişik alanlarda aldığımız tedbirlerle bütçe dengelerini sağlam bir temele oturtarak hareket ettik. Aşırıya gitmedik. Kazanmadığımız parayı harcama gibi bir eğilime ve rüzgara kapılmadık. Sağlam politikalar tercih ettik. Bugün Avrupa`da o gün çok harcayan ve bize de örnek gösterilen ülkelerin ne haldeolduğunu görüyoruz. Faiz yükselmiş. Borç stoğu kontrolden çıkmış. İşsizlik artmış ama bizde çok şükür 2010`da hepimizin iftihar edeceği bir performansla büyümemiz artmış işsizliğimiz azalmış. Sadece bir yılda ürettiğimiz istihdam 953 bin kişi. Faiz oranlarımız yüzde 7 civarına inmiş, faiz harcamalarımız gerilemiş böyle bir ortamda geçirdik 2010 yılını." Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker de, tarım sektörü gibi küçük ve orta ölçekli çok sayıda birimin yer aldığı bir sektörde sermaye birikimi yetersiz olduğunu, bu nedenle mutlaka dışarıdan finansman desteğiyle kredi desteğine ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Bu kaynağın ne kadar ucuz ne kadar kolay ne kadar rahat bir şekilde temin edilebilirse müteşebbisin işletmesini veya çiftliğini o kadar kolay bir şekilde büyüteceğini ve geliştireceğini ifade eden Bakan Eker, bunun da ekonomik büyümeye istihdama vediğer parametrele olumlu yansıyacağını belirtti. "KAMU KURULUŞLARININ BURADA YAPTIĞI HATA YÜKSEK BEDELLER ÖDETİR"Bakan Eker, tarım sektörünü kendilerinden önceki dönemlerde olduğu gibi kırsal alanlarda, köylerde yaşayan insanların sadece karınlarını doyurmak için bulundukları yerlerde yaptıkları bir faaliyet olarak değil bir iktisadi faaliyet olarak gördüklerini kaydederek şöyle dedi: "Tarım bir ekonomik faaliyettir. Çünkü ekonomik kaynakları, girdileri kullanıyor ve verim elde ediyor. Sadece ailemiz, komşularımızın beslenmesi için değil binlerce on binlerce kilometre uzaklıktaki pazarlar için üretim yapmak zorundayız. Bunun için de ölçeğin büyümesi, ölçeğin büyümesi için de kredi ve finansman kaynaklarını sağlıklı bir şekilde geliştirilmesi beslenmesi büyümesi gerekiyor. Yükselen ekonomilerde gelişen ekonomilerde bu mekanizma kurulurken daha çok da kamu kuruluşları eli ile yapılır.Ya kamu kuruluşları doğrudan müdahil belirleyici dağıtıcı bir rol üstlenir yahut da mekanizmanın bir yerinde önemli bir rol oynar. Bu, özel piyasalar gelişip büyüyüp bütünü ile alana hakim oluncaya kadar devam eder. O zaman da artık gelişmiş pazar ekonomisi dediğimiz mekanizmalar, yerli yerine oturmuş özel sektör eli ile her şeyin düzenlendiği ekonominin bütün alanlarını özel sektör tarafından belirlendiği bir yapıya kavuşmuş olacağız ki bizim de zaten hedefimiz bu. Türkiye`de hala bu manada kamu kurumlarınırolü önemli. O nedenle kamu kuruluşlarının burada yaptığı hata yüksek bedeller ödetir. Eksikliklerinin maliyeti yüksek olur." Bakan Eker, rehberlik hizmetinin son derece önemli olduğunu, rehberliğin iyi yapılmadığı taktirde insanların kredilerden finansman kaynaklarından nasıl istifade edeceğini, bunları nasıl kullanacağını bilmediğini, böyle olduğunda da kaynağın yerine ulaşmadığını söyledi. Bu rehberlik fonksiyonlarının doğrudan kamu kuruluşlarınca yapılmasını doğru bulduklarına dikkati çeken Eker, bu yapılmadığı taktirde özel sektörün bilgi sahibi olduğunu ancak kamunun bu fonksiyonu yerine getirmemiş olduğunu belirtti.Bakan Eker, son 4 yıl içerisinde bir milyar hibe kullandırdıklarını, 3 binin üzerinde tesis tamamladıklarını, yüzde 50 hibe sağladıklarını vurgulayarak, "Sermayesi, yatırım tutarı, maliyeti eski para ile 500 milyar liraya kadar olan yatırımlara yüzde 50 hibe desteği verdik. Şimdi internette arama motorlarında `hibe` veya `hibe kredisi` diye yazdığınızda Tarım Bakanlığının bir kuruluşu çıkmıyor. Demek ki burada biz etkin bir rol üstlenemiyoruz. Etkin bir rehberlik hizmeti veremiyoruz. Bu örneği kendibakanlığımdan veriyorum. Diğer kamu kuruluşları da benzer durumda olduğuna inanıyorum. İşlemlerin kolaylaştırılması da bürokratik açıdan çok önemli. Eğer bürokratik işlemler iyi yapılırsa insanların basit işler için bile Ankara`ya gitmek mecburiyetleri kalmaz. Bir müteşebbis Ankara`ya gitmek zorunda kalıyorsa burada hizmetler iyi yapılmıyor demektir" diye konuştu.



Güncel 25.10.2016 05:45:29 0

İlginizi Çekebilir

1

Türk Telekom'dan çevreci veri merkezi çözümleri

2

Arçelik Genel Müdürü Can Dinçer: "Antalya ve çevresi, yenilenebilir enerji dönüşümünde öne çıkacak"

3

Hava savunma sistemleri 2024'te vatanı uçtan uca koruyacak

4

Adanalı öğrenciler otonom su altı aracı "ALESTA" ile Singapur'da yarışacak

5

e-ATA, Türkiye'de ilk kez Gaziantep'te test edildi

6

Mipo Türkiye'de akıllı telefon pazarının yeni markası oldu

7

Bakan Kacır, TÜBİTAK 31. Bilim Olimpiyatları Ödül Töreni'nde konuştu:

8

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, Antalya'da konuştu:

9

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, Antalya'da Türk Telekom'un toplantısında konuştu:

10

Çukurova 16. Kitap Fuarı'nın TEKNOFEST standına yoğun ilgi