MERSİN - Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, Iraklıların getirdiği sermayeyle birlikte Suriye`deki tüketimin arttığına dikkat çekerek, özellikle de Körfez sermayesinin Suriye`ye akmasına bağlı olarak ülkede çok önemli bir büyüme ve likidite bolluğu yaşandığını söyledi. Aşut, krizin gündemden çıkmasıyla birlikte Suriye`de yeni yatırımlar başlayacağının altını çizerek, kent olarak da sadece Suriye`yi değil, daha büyük bir hinterlandı hedefledikleriniaçıkladı. Mersin Tüccar Kulübü`nde düzenlenen toplantıda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şerafettin Aşut, Mersin`in tanıtımına katkı sağlamanın yanında MTSO üyesi olan iş adamlarının ticaret hacmini arttırma amacıyla 22-25 şubat tarihleri arasında Suriye`nin başkenti Şam`da `Mersin Tanıtım Günleri` adı altında geniş kapsamlı bir etkinlik düzenleyeceklerini açıkladı. Aşut, organizasyonun firmaların yanı sıra Mersin-Tarsus Organize Sanayi Bölgesi, Mersin Serbest Bölgesi, Teknopark, Mersin Üniversitesi, oda,borsa ve birliklerin katılımıyla Mersin ekonomisini ve yatırım potansiyelinin tanıtımını kapsayacağının altını çizdi. Firmaların kendilerini tanıtabileceği sergileme alanlarında ikili iş görüşmeleri yapabileceğini vurgulayan Aşut, bunun yanı sıra Mersin`in sosyal ve kültürel yönlerini tanıtıcı faaliyetler de düzenleneceğini dile getirdi. Etkinlikle birlikte Mersin`in yatırım potansiyelini ortaya koymaya çalışacaklarına dikkat çeken Aşut, buradaki en önemli noktanın da bir `tanıtım atağı`nın başlatılması olduğunu vurguladı. Bu kapsamda da Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) çatısı altındaki Mersin milletvekillerine çağrıda bulunduklarını ve olumlu geri dönüşler aldıklarını kaydeden Aşut, Devlet Bakanları Faruk Nafiz Özak ve Zafer Çağlayan ile Mersin Valisi Hüseyin Aksoy`un da organizasyona katılım göstereceği bilgisini verdi. Aşut,"Bakanlarımızla, milletvekillerimizle, valimiz, belediye başkanlarımız, firmalar ve basınımızla tam bir Mersin çıkartması yapacağız" dedi. "KRİZİN SONA ERMESİYLE SURİYE`DE YENİ YATIRIMLAR BAŞLAYACAK" `Neden Suriye?` sorusuna da yanıt veren Şerafettin Aşut, söz konusu ülkede 1,5 milyon Iraklının yaşadığına işaret ederek, Iraklıların getirdikleri sermayeyle birlikte Suriye`deki mevcut tüketimin artış gösterdiğini, özellikle de Körfez sermayesinin Suriye`ye akmasına bağlı olarak ülkede çok önemli bir büyüme ve likidite bolluğu yaşandığını söyledi. Aşut, "Suriye`de yapacağımız bu organizasyonla sadece Suriye`yi değil, daha büyük bir hinterlandı hedefliyoruz. Krizin gündemden çıkmasıyla birlikte Suriye`deyeni yatırımlar başlayacaktır. İş işten geçtikten sonra pazara girdik ve taşeron olduk. Taşeron olmak yerine işleri bizim almamız gerek. Mersin olarak artık öngörülerle hareket ediyoruz. Suriye`de kısa sürede hızlı tren, yeraltı treni, havaalanı, limanlar, rafineriler, arıtma tesisleri ile ilgili altyapı adımları atılacağını biliyoruz. Mersin bunlardan daha çok pay alabilmek için planlamalar yapıyor" diye konuştu. Türkiye ile Suriye arasında imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması`nın ardından Türkiye`nin Suriye`ye olan ihracatında artış yaşandığının altını çizen Aşut, özellikle tarım, gıda, turizm, taşımacılık ve sanayi çeşitliliğiyle Mersin`in Suriye ile en çok ticaret yapabilecek kent olduğunu iddia etti. 2008 yılında Türkiye`nin Suriye`ye yapmış olduğu ihracat bir milyon 115 milyon dolarken, bu rakamın 2009 yılında bir milyon 295 milyon dolara yükseldiğini hatırlatan Aşut, Mersin`den Suriye`ye gerçekleştirilenihracatınsa 55 bin 918 dolardan 102 bin 980 dolara ulaştığını dile getirdi. Dış Ticaret İhracat Genel Müdürlüğü ile yapmış oldukları görüşmelerde, Mersin`de altın işleme alanındaki ürünlerin Suriye`de pazarlanmasına yönelik bir çalışma içinde olduklarını da anlatan Aşut, her ne kadar ikili anlaşmalarda herhangi bir sorun olmasa da Türkiye`nin Suriye`ye altın ihracatı yapamadığını dile getirdi. Aşut, bu sebeple Mersinli firmaların ürünlerini öncelikle Dubai`ye götürdüğünü, buradan da aracı firmalarlabirlikte Suriye pazarına girdiğini, söz konusu organizasyonla birlikte bu sorunu da aşmaya çalışacaklarını belirtti. "MERSİN OLARAK SURİYE İLE TİCARET YAPMAMIZIN ARTIK VAKTİ GELDİ" Aşut, konuşmasını şöyle sürdürdü; "Bizim buradaki öncelikli hedefimiz, Mersin`in Suriye ile olan ticaret hacminin arttırılması. Kentin kendini daha iyi tanıtarak, turizmdeki mevcut potansiyelini anlatabilmesine fırsat sağlayarak karşı tarafta müşteri bulabilmeyi amaçlıyoruz. Karşılıklı ikili ilişkileri de geliştirirken, Mersin`e olan bakış açısını da değiştirmek istiyoruz. Suriye`den olumlu sonuçlarla döneceğimize inanıyorum. Çünkü Suriye de bizim gibi bu konuya aç. Bugüne kadar Suriye`ye gerçekleştirmişolduğumuz ziyaretler biraz turizm sektörü ağırlıklıydı ama artık ticaret yapmanın zamanı da geldi. Hedefimizi biraz daha yükseltmek zorundayız. Gideceğiz, göreceğiz ve firmalarımız ikili görüşmeler yapacak. Orada çekilecek fotoğraf, Mersin ekonomisini de gelecek açısından umutlandıracaktır." Ortadoğu`nun Mersin`i yeniden keşfetmeye başladığını ifade eden Aşut, bu noktada da yapmış oldukları açılımda en önemli kozlarının `lojistik` sektörü olacağına dikkat çekerek, Mersin Limanı`nın da ellerini güçlendirdiğini söyledi. Mersin`in belirli bir dönem düşüş yaşadığını ancak kentin doğru ve yerinde yatırım hamleleri yaparak kendisini yeniden yukarı taşımayı başardığını anlatan Aşut, `2017 Akdeniz Oyunları`na Mersin`in aday olmasının da önemli bir gelişme olduğunu savundu. Taşlar yerli yerineoturtulduğunda Suriye`ye gerçekleştirecekleri `Tanıtım Günleri` organizasyonundan Mersin`in oldukça önemli sonuçlar alacağına inandığını tekrarlayan Aşut, tüm stratejilerin de kente bir artı değer kazandırabilme üzerine hazırlandığını da sözlerine ekledi.
