Erdoğan il başkanlarıyla buluştu

Erdoğan il başkanlarıyla buluştu

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti`nin siyaset anlayışında hiçbir zaman `öteki` olmadığını belirterek, "Kimse AK Parti`nin zümre, bölge, mezhep, meşrep siyaseti yaptığını söyleyemez. Siyasetimizin temel belirleyeni hiçbir zaman sayısal gücümüz olmadı, olmayacaktır. Yüzde 34`ün siyasal meşruiyeti nedir, diye soranlar, yüzde 47`yi görünce şimdi de `Çoğunluğun dediği mi olacak` diyorlar. Tek bir ferdin bile iradesi, kanaati, tercihi bizim için önemlidir. Onun için Türkiye`nin 81 vilayetibizi kucaklamıştır. Sivas`tan öteye geçemeyenler şimdi kalkıp bunu iddia ediyorlar. Önce siz 780 bin metrekarenin, Türkiye`nin bir partisi olun, ondan sonra konuşun" dedi.Demokrasilerde oyu itibariyle azınlık noktasında olan seçkinci ekibin `Bu ülkenin rotasını biz çizeriz, bu irade bizimdir` diyerek halkı ötelediğiğini kaydeden Erdoğan, "Sayın Baykal söyleyince, CHP yapınca doğrudur, başkaları yaparsa yanlış. Birşey ya doğru ya yanlıştır. Aynen ikisi birden mümkün olmayacağına göre sayın Baykal ve CHP`nin yanlış yapma imtiyazı mı var, diye sormak lazım. Eğer başkası yapınca yanlış olan CHP yaptığında doğru oluyorsa bu özel himayeyi, bu ayrıcalık hakkını nereden kendindebuluyor" tepkisini gösterdi. `AŞIRILIĞIN TARAFI OLMADIK, OLMAYACAĞIZ` Partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı`nda konuşan Başbakan Erdoğan, AK Parti hakkında açılan kapatma davasına yönelik değerlendirmelerde bulundu. Kürsüye `Demokrasinin nefesi` anonsuyla çağrılan Başbakan Erdoğan, konuşmasına `Cumhuriyetimizin çağdaşlaşma hedefini gerçekleştirmek için milletimizle elele gönül gönüle çıktığımız bu medeniyet yolculuğunda zorluklarla, güçlüklerle karşılaşabiliriz. Uzun ince bu yolun sonunun aydınlığa çıkacağına dair inancımız tamdır` sözleriyle başladı. Azim ve kararlılıklarının ilk günkü kadar güçlü, hizmet aşklarının ilk günkü kadar diri ve canlı olduğuna vurgu yapan Erdoğan, "Sadece ve sadece millete hizmet için yola çıkmış, gönlünde millete hizmet dışında bir gayet taşımayan memleket sevdalıları olarak sabırla, sağduyuyla, metanetle yolumuza devam ediyoruz. Çünkü biz bütün zorlukların sonunda kolaylık, darlıkların sonunda bir genişliğin olduğuna inanıyoruz. AK Parti kendi siyasetini daima ülkemize hizmetleriyle, ülke için ürettiği katma değerle tanımlayan bir partidir. AK Parti bugüne kadar hiçbir aşırılığın, gerilimin tarafı olmadı, bundan sonra da olmayacaktır. AK Parti kurulduğu günden beri toplumsal merkezin partisidir. 70 milyon insanımıza aynı samimiyetle kucaklayan bir Türkiye partisidir. Demokrasiye, halka mesafeli olanlar bizi anlamakta güçlük çekebilirler. Onlar hesaplarını yaparken Türkiye`nin kazanımlarını, birikimlerini hesaba katmayabilirler. Onlar hesap yaparken Türkiye`nin dününü, bugünün yarınlarını düşünmeyebilirler, değiştiremeyeceğimiz kadar kemikleşmiş önyargılara sahip olabilirler ama biz ülkemize bu millete bu topluma hizmete adamış bir siyasi partiyiz" diye konuştu. `ERGENEKON` MESAJIBirilerinin ülkenin itibarının yükselmesini, Türkiye`nin AB`ye girmesini, hukuk reformlarıyla devletin güçlenmesini, siyasetin normalleşmesini, milli gelirin, ihracatın artmasını, enflasyon ve yüksek faiz ateşinin sönmesini önemsiz bulabileceğini ifade eden Erdoğan, Ergenekon Operasyonu`na atıfta bulunarak, şöyle konuştu: "Birileri köylerimizin, şehirlerimizin mamur hale gelmesini, cumhuriyetimizin muassır medeniyet seviyesine yaklaşmasını, dünyadaki rekabet gücümüzün artmasını, Türk lirasının değer kazanmasını, Türk milletinin saygınlığını, toplumsal dayanışmasının güçlenmesini, hukuk devletinin çetelerden arınmasını önemsemeyebilir. Bazılarının, cumhuriyetimizin 100. yılına güçlü bir demokrasi ve ekonomiyle hazırlanmak gibi derdi olmayabilir. Ama biz Türk milletinin hukukunu korumak için bu hedeflerimizden geriye doğru bir tek adım atmayacağız. Biz sorumlu siyaset diyerek yola çıktık. Sorumluluk duygusundan hiçbir zaman uzaklaşmayacağız. Hükümet ve parti programımız çok açık ve şeffaf. Her günmilletimize yapıp ettiğimizin hesabını veriyoruz. Yaptıklarımızla, yapamadıklarımızla halkımız gün be gün değerlendiriyor. Biz odaklandığımız tek şey halkımıza, ülkemize hizmettir. Bizim odaklandığımız tek şey ülkemizin itibarını, demokrasimizin saygınlığını yükseltmek, halkımızın ekmeğini, aşını büyükmektir. Bize oy veren oy vermeyen 70 milyon insanımızla aynı amaca kilitlenmiş, aynı hedefe gönül vermiştir." `TEK BİR FERDİN İRADESİ BİLE ÖNEMLİ` AK Parti`nin kurulduğu günden bu yana siyasi ve hukuki meşruiyeti herşeyin üzerinde tuttuğunu dile getiren Erdoğan, demokrasilerde meşruiyetin kaynağının millet olduğunu söyledi. Temel erklerin millet adına yetki kullanabileceğini, siyasi partilerin milleti, doğrudan milletten aldığı yetkiyle temsil ettiğini belirten Erdoğan, AK Parti olarak millet adına siyaset yaptıklarını kaydetti. Her konuşmalarının özü ve özetinin 70 milyona hizmet olduğunun altını çizen Erdoğan, bu yola böyle çıktıklarını söyledi.Erdoğan, şunları söyledi: "5 yılı aşkın icraatlarımız gösterdi ki, bizim siyasi anlayışımızda öteki yoktur. Hiç kimse AK Parti`nin zümre, bölge, mezhep, meşrep siyaseti yaptığını söyleyemez. Siyasetimizin temel belirleyeni hiçbir zaman sayısal gücümüz olmadı, olmayacaktır. Yüzde 34`ün siyasal meşruiyeti nedir, diye soranlar, yüzde 47`yi görünce şimdi de `Çoğunluğun dediği mi olacak` diyorlar. Tek bir ferdin bile iradesi, kanaati, tercihi bizim için önemlidir. Onun için Türkiye`nin 81 vilayeti bizi kucaklamıştır. Sivas`tan öteye geçemeyenler şimdi kalkıp bunu iddia ediyorlar. Önce siz 780 bin metrekarenin, Türkiye`nin bir partisi olun, ondan sonra konuşun. 70 milyonun çeşitli toplum katmanlarının partisi olun ondan sonra konuşun. Bizim demokrasi anlayışımızda bu var, bütünü kucaklamak var. 780 bin kilometre karenin her bir milimine hizmet götürmek anlayışıyla yola çıktık. Ne batı dedik, ne doğu dedik, ne kuzey ne güney dedik. Ne zamanki Türkiye`nin 780 bin metrakaresi çağdaş modern Türkiye`nin tüm imkanlarını yakalar, biz o zaman hedefimize ulaştık, deriz." `BAYKAL VE CHP`NİN İMTİYAZI NEREDEN GELİYOR?` Demokrasi anlayışlarının her bir ferdin hukukunu, hak ve özgürlüklerini korumak, onların iradelerine saygı duymak olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, şu mesajları verdi: "Azınlık, çoğunluk diye biz milletimizi, hiçbir zaman milletin görüşlerini dikkate almadan hareket etmedik ve hepsini bir değer olarak gördük. Azınlığın hukukunu korumak çoğunluğun hukukunu korumak kadar önemlidir ama bunu yaparken çoğunluğu da bir kenara itme hakkına da kimse sahip değildir. Biz hor görmek değil hor görülenlere sahip çıkmak için, biz dışlamak değil dışlananlara kucak açmak için yola çıktık. Demokrasi çoğunluk istibdadı değil, bunu böyle bilenler sakın ha azınlık tahakkümünü de savunuyor olmasınlar lütfen. Çünkü bazıları kendilerine layık gördüklerini adamına göre bazen azınlık, bazen ise çoğunluktan esirgeyebiliyor. Bunların hepsini yaşadık, gördük. Bu ülkede azınlık derken gayrimüslimleri kastetmiyorum. Demokrasilerde oyu itibariyle azınlık noktasında olan seçkinci bir ekip var ya, onları kastediyorum. Onlar bu ülkenin rotasını biz çizeriz, bu irade bizimdir, diyerek halkı ötelemişler, halkı yok farzetmişlerdir. Cumhuriyetçiyiz derken, cumhuru yok farzetmişlerdir, halkçıyız derken halkı yok farzetmişlerdir. Bunları nasıl olur da biz görmemezlikten geliriz. Demokrasinin temelinde halk yok mu, halk var. Halkın iradesi yok mu, o var. Gazi Mustafa Kemal Atatürk`ün ifade ettiği egemenlik kayıtsız şartsız milletin, değil mi? Milletindir. Bunu nasıl olur da görmezlikten gelirsiniz. İşte bunu görmemezlikten gelenler var.Böyleleri için belirleyici olan kendilerinin ne tarafta olduğudur. Sayısal olarak azınlıktaysalar çoğunluk haksızdır, yok eğer çoğunluktalarsa zaten azınlık olan haksızdır. Her hal ve karda onlar haklıdır. Biz bu yaklaşımı hiçbir zaman kabul etmedik. Aslolan ilkeli siyasettir. Unutmayalımki, doğrular, hak ve hürriyetler adamına göre değişmez. Doğru olan her yerde, herkes için doğrudur. Sayın Baykal söyleyince doğrudur, CHP yapınca doğrudur, başkaları yaparsa yanlış. Birşey ya doğru ya yanlıştır. Aynen ikisibirden mümkün olmayacağına göre sayın Baykal ve CHP`nin yanlış yapma imtiyazı mı var, diye sormak lazım. Eğer başkası yapınca yanlış olan CHP yaptığında doğru oluyorsa bu özel himayeyi, bu ayrıcalık hakkını nereden kendinde buluyor. Bunu ne hukuka, ne de millet vicdanına sığdırmak mümkün değildir. Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan cumhuriyetimizi yükseltmenin, istisnasız tüm vatandaşlarımızın aidiyet bağlarını güçlendirmenin tek yolu herkes için eşit hak ve hukuktur. Bu konudaki yıllarınihmalini gidermek, tüm şehirlerimize, bölgelerimize adaletle hizmet götürmek, devletimizi milletimizle bütünleştirmek siyasetimizin temel felsefesidir." `DEMOKRATİK, LAİK, HUKUK DEVLETİNİ İŞLETTİĞİMİZ İÇİN OYUMUZ ARTTI` "Bütün vatandaşlarımız bize oy versin, vermesin bizim için bir ve eşittir" diyen Erdoğan, "Sükunetimiz, vakarımız, sağduyu ve aklıselime daima vurgu yapmamız, sorumlu siyaset tarzımızın bir gereğidir" dedi. Yola çıktıklarında `ülkenin hem aklı hem vicdanı olacağız. İktidar olmak bizi hiçbir şımartmayacak, halkla aramıza mesafe koymayacağız` dediklerini anlatan Erdoğan, bu şekilde hareket etmelerine rağmen birilerinin zorla `Hayır, bunlar şımardılar. Bunların ayakları yerden kesildi` diyerek yaptıklarını gölgelemek istediğini bildirdi. Erdoğan, ne kadar gayret ederlerse etsinler milletin gerçekleri gördüğünü söyledi. Geçtiğimiz hafta yaptıkları kongrelerde bunu açıkça gördüklerini hatırlatan Erdoğan, "Bunlar miting değildi. Ama kongreleri miting hale getiren halkımızın bu nezaketini miting yapıyor zanneden birileri de yok değil var. Halkımızın başını önüne eğdirmedik. Halkımızın rızasını kazandığımız için halkımızın desteği çığ gibi büyüdü. İddiamızın altında kalsaydık, halkımız hür iradesiyle bize emaneti yeniden vermezdi. Demokratik laik hukuk devletini nasıl işlettiğimizi gördüğü için oyumuzu arttırarak yüzde 47 ile bizi tekrar iktidara taşıdı. Bunu nasıl görmezden geliyorsunuz. Hiçbir engelleme çabası Türkiye Cumhuriyeti`ne sadakatle hizmet irademizi gölgeleyemeyeceği gibi demokratik iradesini daha 8 ay önce ortaya koyan milletimizle aramıza açmaya da yetmeyecektir, ben buna inanıyorum" diye konuştu. `SİYASET DIŞI MÜDAHALELERLE SİYASET ALANI TANZİM EDİLEMEZ` Türkiye`yi her alanda geriye değil her alanda ileriye taşımak için çalıştıklarının altını çizen Erdoğan, 5 yıllık iktidarın bunun en güzel kanıtı olduğunu söyledi. Hukuk devleti ve demokrasinin çıtasını yükseltmeye, halkın haklarını özenle korumaya devam ettiklerini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şu eğerlendirmelerde bulundu: "Hukukun, adaletin temel prensiplerinden şaşmadan ülkemizi kalkındırıyoruz. Her zaman söyledim, yine söylüyorum. Bizim özgürlük anlayışımız başkalarının özgürlüğünü de güvenceye almaktır. Benim özgürlüğüm iyi , senin özgürlüğün kötü anlayışının daima karşısında olduk. Özgürlükler bir bütündür, bölmek de mümkün değildir. Onun bir hiyerarşisi olmaz. Sen, ben ayrımı kabul etmez. Birimizin özgür olmadığı yerde hiçbirimiz özgür olamayız, buna böyle inanmalıyız. Adalet ve özgürlük ancak herkes için olduğunda gerçekleşir. Bunun için tereddüte düşmeden engellere kapılmadan demokrasimizin çıtasını daha da yükseltmeye devam edeceğiz. Meclis`in çatısı altında milletin iradesini temsil edenhiçbir kuruma, hiçbir partiye haksızlık yapılmasını kabul edemeyiz. Demokrasinin kurumlarını, organlarını korumadan, herşeyin üzerinde tutmadan demokrasiyi yaşatamayız. Siyaset dışı müdahalelerle siyaset alanı tanzim edilemez. Siyasetin rotasını millet belirler. Siyasi alanı da ancak millet tanzim eder. Biz her zaman `Sadece kendimize demokrat` olmadığımızı gösterdik".



Güncel 25.10.2016 05:52:15 0

İlginizi Çekebilir

1

TÜBİTAK Araştırma Projeleri Adana Bölge Yarışması Sergisi açıldı

2

Çocuklar Akkuyu NGS'yi gezerek, nükleer enerji hakkında bilgilendirildi

3

Antalya'da denizde mahsur kalan genç, insansız cankurtaran ile kurtarıldı

4

Antalya'da "Yapay Zeka ve Oyun Teknolojileri Programı" düzenlendi

5

Yeni Renault Captur'un dünya lansmanı gerçekleştirildi

6

Türk Telekom'dan çevreci veri merkezi çözümleri

7

Arçelik Genel Müdürü Can Dinçer: "Antalya ve çevresi, yenilenebilir enerji dönüşümünde öne çıkacak"

8

Hava savunma sistemleri 2024'te vatanı uçtan uca koruyacak

9

Adanalı öğrenciler otonom su altı aracı "ALESTA" ile Singapur'da yarışacak

10

e-ATA, Türkiye'de ilk kez Gaziantep'te test edildi