Prof. Dr. Mehmet Cihangir


Ozanım? Arif?im? Affet Sen Bizi


13 Şubat 2019. Sabah haberleri için ekrana bakarken gördüğüm altyazı. ?Ozan Arif vefat etti? Bu büyük insana duyduğum hisler içten bir sevgi ve saygı. O an ruh dünyam üçüncü kez yıkıldı. İlkini Özal öldüğünde yaşadım. Oy vermemiştim merhuma. Ama büyük şeyler yapmıştı ülke adına. Desteklemediğim için sızlamıştı içim vefat haberini aldığımda. Diğerini merhum Sakıp Sabancı?da yaşadım. Samimiyet, tevazu ve zenginliğin yanıbaşında duran masumiyet. Ve ülke için yapılan büyük hizmetler. Ve Ozan. Büyük Ozan. Aynı saflarda bulunmadık. Ama söylemlerin öyle gerçekçi idi. Öylesine tok. Öylesine heybetli. Sevgiyi ifade ederken de aynı duygu. Öfkeyi açıklarken de. Ve de acıyı. Ama acıntı yok. Hep tok ses. Ömründe Allah, peygamber sevgisinden sonra en sevgi verdiği insana yazarken. ?Yemin ediyorum Başbuğum yemin, Gülüşünde bile başkalık vardı. Kürsüye gelirdin kendinden emin Gelişinde bile başkalık vardı.? Delice bir sevgi, belki de çocukluk saflığında bir samimiyet. Sevgiyi asla gizlemeyen. Ve öfke. İhtilal döneminde atıldığı hapishanede uğradığı işkenceyi anlatırken. ?Hakim bey...Hakim bey..bütün dünyamı, Yıkarak yaptılar benim sorgumu. C-5 denen yere gözleri bağlı, Tıkarak yaptılar benim sorgumu. Düştüm ki bir sürü moskof piçine Biri de demedi bunun suçu ne? Tabancayı ta ağzımın içine Sokarak yaptılar benim sorgumu.? Yazıyor, söylüyor ve kükrüyor. Yapılan onca işkenceden sonra Devletine kırılıyor? ?Ozan Arif anlatamaz kaygımı Yitirdim kanuna olan saygımı Velhasıl ?devlete güven? duygumu Sökerek yaptılar benim sorgumu.? Ancak Devlet? Devlet, millet denince Ozan her derdini unutuyor. İşkenceleri, sürgünleri bile. En başta terörün devlete verdiği zarara tepki büyük. O dönemde yapılan mücadeledeki zafiyetlere kızgın. ?Boş lafa doyduk beyler! Soyunuz söndü mü hiç? Hiç evlat verdiniz mi? Bağrınız yandı mı hiç? Askerdeki oğlunuz tabutta döndü mü hiç? Hiç acı çektiniz mi yürekler yandıracak? Ya bu kanı durdurun, ya millet durduracak.?   Ozan her yerde Ozan. Yaranamıyor kimseye. Ama öyle bir derdi yok. Derdi vatan. Derdi millet, din. Yönünü kaybettiği merhum Başbuğuna dönüyor. ?Sen yoksun başını tuttular suyun Oyun oynuyorlar başında oyun Birlik için birlik bunlara boyun Büküyorum ama sen gel bana sor. Arif?im yıkılmış şehir gibiyim Tadım yok tuzum yok zehir gibiyim. Yatağına küskün nehir gibiyim Akıyorum ama sen gel bana sor.? Her ortamda kelam ile söz ile derdini ifade ediyor Ozan. Kendisine Kürt düşmanı, alevi düşmanı gibi yaftalar atanlara inat söylüyor. Kürdü, Lazı, Çerkezi, bir ağacın dalları, Bu ağacın adı Türk, daha çoktur kolları. Ağaca balta vuran Ermeni`nin dölleri. Kürt, Arif?ingardaşı, bu gardaşlık duracak. Ya bu kanı durdurun, ya millet durduracak.   Tehlikeyi görünce ısrar ediyor. ?Biri dişli bir çarktır Aynı millet aynı ırktır Alevi Türk, SünniTürktür Çerkez, Kürdün aşığıyım? Ve Ozan en çok da Müslümanların acizliğine öfkeli. ?Müslümanlar neden böyle perisan? Sebebini sorup arıyor muyuz?? Ve sıralıyor sebepleri. ?Müslümanlık çünkü adımız bizim. Adımız gibi mi tadımız bizim? Eksik mi dedimiz, kodumuz bizim? Fitnesiz, fesatsız duruyor muyuz? Esiri olmuşuz malın, servetin, Zinanın, şehvetin, koyu gıybetin, Vatanın, milletin, dinin, devletin, En ufak işine yarıyor muyuz? Bu devirde kimin kötü hali var? Şimdi itin bile özel yalı var. Hepimizin iyi kötü malı var. Fitreyi, zekâtı veriyor muyuz? Kitabimiz Kur`an ilim kokuyor, Kaç müslüman günde açıp okuyor? Okuyan da işte öyle okuyor. Manasına kafa yoruyor muyuz? Mademki her nefis Hak?tan hediye, Dünya için hakkı unutmak niye, Bugün Allah için ne yaptım diye, Akşam kendimize soruyor muyuz? Arif olan ham laf etmez gardaşım, Bir destanla bu dert bitmez gardaşım, Müslümanim demek yetmez gardaşım, Müslümanca hayat sürüyor muyuz?? Bir mısrasına bile dokunamadığım öğütlerin sonu. Almanya sürgününden ülkeye dönüş. Ozan?da büyük hayal kırıklığı. ?Vatan için millet için döğüşmüş, Mana için madde ile boğuşmuş İnsanlarda bile ölçü değişmiş Bozulmaz dediğim kişi bozulmuş.? Ve belli ki Ozan?a bu dünya dar. İhtilalin baş sorumlularının ve figüranlarının nereden güç aldığını sorguluyor.. ?Eceliyaklaşanköpeğin biri, Cami duvarıdır pisleme yeri. Hamdi Sevinç gibi, ?Savci Soyer`i?, Azdıran kuvveti bilmek istiyorum? Öğrenemedikçe kızıyor, öfkeleniyor ama sabrediyor. ?Ne oruç ne şoför, Din iman sizde sıfır Ağzıma geldi küfür Yine de sustum babo...? Ozan? O da insan. Bazen kendini sorguluyor. Takmasamıydım başkaları gibi diye düşündüğünde. Kendi mısraları kendisini tersliyor. ?Bu dünyada zevkü sefa Bir devran sürmek varmış Ulan kafa ah kafa Bugünü de görmek varmış. Vatan dedim, yurt dedim Vatandan sürgün yedim Tek doğru ben mi idim İpe un sermek varmış. Bu işler nene bırak Kel başa şimşir tarak Ot gibi yaşayarak Murada ermek varmış?. Var git yoluna Ozan?ım. Bu dünya?da biriktiremediğin varlığın öbür tarafta seni bekler. Umarım Rabbiyin merhametine mazhar olursun büyük Ozan. ?Var mı sana gelip kalan, Baştan başamurad alan, Varın yoğun hepsi yalan Aha geldim, gidiyorum. Yalan dünya sana böyle Kimler konup göçtü söyle, Ben de işte aynen öyle Aha geldim, gidiyorum. Gülemedim şöyle bir gün, Senelerim geçti sürgün Gönül sevdiğine dargın, Aha geldim, gidiyorum. Arif der ki: bunca yıl ay Geldi geçti vay dünya vay! Yaşamaksa yaşadım say, Aha geldim, gidiyorum.? YOLUN AÇIK OLSUN OZAN?IM. NUR İÇİNDE YATASIN. Mutlu haftalar dileklerimle. NOT: Merhum Ozan Arif?e olan büyük sevgi ve saygım nedeniyle gönül pınarlarımdan bir akıntıdır.  
  • Cuma 23.4 ° / 11.5 ° Güneşli
  • Cumartesi 26.3 ° / 12.5 ° Güneşli
  • Pazar 26.5 ° / 13.3 ° false