Prof. Dr. Akaydın aday adayı

Prof. Dr. Akaydın  aday adayı

ANTALYA - Üniversitelerarası Kurul eski Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi`nin eski Rektörü Prof.Dr. Mustafa Akaydın, "Siyaset herkes tarafından talip olunması gereken yapılması gereken özenilmesi gereken bir uğraştır. Çoğu akademik dünya olmak üzere Türkiye`de bir soğukluk olduğunu ifade etmek istiyorum. Bunu hep birlikte yıkmak zorundayız" dedi. Mustafa Akaydın, CHP`den Antalya Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylığını resmen açıkladı. Eşi Günseli Akaydın ile CHP İl Başkanlığı`na gelen Üniversitelerarası Kurul eski Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi eski Rektörü Prof.Dr. Mustafa Akaydın, partililerin yoğun kalabalığı nedeniyle basın toplantısını binanın önündeki açık alanda yaptı Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı sırasında türban konusunda hükümete karşı yaptığı sert çıkışlarla dikkati üzerine çeken Akaydın, Antalya Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylığını CHP`den açıklama sebebi olarak, kendi değer ve ilkelerine, Cumhuriyetin kazanımlarına yakışan en iyi siyasi parti olarak gördüğünü söyledi. CHP Antalya İl Başkanı Ömer Melli`yi yıllardan beri tanıdığını ve çok sevdiğini ifade eden Akaydın, "İlk başta Ömer Melli`yi ziyaret ettim. Bu istencimi belli ettim. Üyelik başvurusunda bulundum. Ondan sonra olaylar beni sizin karşınıza çıkmaya doğru zorladı" dedi.5 Ağustos`ta herkesin bildiği gibi Akdeniz Üniversitesi`nde rektörlük seçimi ile birlikte ve ataması ile birlikte bir süreç yaşandığını anlatan Akaydın, şöyle konuştu: "Şuna herkesin samimiyetiyle inanmasını diliyorum. Ben bana hep ulaştıklarında bunda sayın başkan Ömer Melli`nin özel bir rolü vardır. Bu güne kadar hep aramızdaydı ama bunu itiraf edeceğim kendisine kendisi müsade ederse 24 Temmuz lozanın değerlendirme ve kutlama gününde değerli eşi ile birlikte rektörlük makam odamda bana bu çatının altında bir yaşam başvurusunda bulunma yerel seçimlerde aday olmam konusunda beni motive etmiştir. Böyle bir talepte bulunmuştur."O günkü koşullar gereği buna çok teşekkür ettiğini anlatan Akaydın, sözlerine şöyle devam etti: "Şu anda en büyük hedefimin sayın Cumhurbaşkanı tarafından rektör olarak atanmam gerektiğini söyledim. Neden söyledim çünkü hayatta sevdiğim üç tane iş vardı. O tarihe kadar yöneticilik yapmak hekimlik yapmak hastalarımı çok seviyorum. Öğretmenlik yapmayı, öğrenci asistanlarımı çok seviyorum. Bu üç işi birden buluşturabildiğim birleştirebildiğim tek bir iş vardı oda rektörlük."Üniversite seçimlerinde ve rektör atamalarına özellikle ağustos eylül aylarında siyaset bulaştığını anlatan Akaydın, şunları söyledi: "Ben rektörlük yaptığım sürece siyasete makul bir uzaklıkta oldum. Siyasetin içinde olmadım. Olmamam gerekiyordu ama 5 ağustos sonrası itibari ile artık yeni bir uğraş alanımız sizlerin desteği ve katkısıyla benim için gerekli olduğunu, bizim için gerekli olduğu kanatına vardım. Değerli dostlarım şunun her zaman bilincindeyim. Siyaset herkes tarafından talip olunması gereken yapılması gereken özenilmesi gereken bir uğraştır. Çoğu akademik dünya olmak üzere Türkiye`de bir soğukluk olduğunu ifade etmek istiyorum. Bunu hep birlikte yıkmak zorundayız. Çünkü ülkemiz gerçekten dürüst ve ilkeli bir siyaset arenasına siyaset yapmak insanlara açık olmalıdır." BU DAVADA BAŞARILI ÇIKMIŞ BİR REKTÖRÜM Üniversitelerarası Kurul Başkanı olarak çok ilkeli ve doğru bir cumhuriyet mücadelesi yaptığı inancında olduğunu anlatan Prof.Dr. Mustafa Akaydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Mücadelemin haklılığı zaten Anayasa Mahkemesi tarafından 20 yıldır beyan edilmekteydi. Anayasa Mahkemesi tarafından karar olarak tescil edildi. Laiklik karşıtı odak olmaktan ötürü bir siyasi parti hüküm giydi. Bundan dolayı mahcup olması gerekirken, hiç mahcubiyet duymadı. Bu işin bir tarafı. Ben kadınlar üstünde kadının baş örtüsü kadının etek boyu üstünden kadının cinsel kimliği üstünden siyaset yapılmasını hiç doğru bulmadım bulmuyorum. Aynen din üstünden siyaset yapıldığı gibi." Bu davada başarılı çıkmış bir rektör olduğunu anlatan Akaydın, sözlerine şöyle devam etti: "Üniversiteler arası kurul başkanıyım. Ama sokaklarımızda dolaşan kadınlarımız bizim kadınlarımız. Ünlü şairin değimiyle anamız avradımız yarımız. Onlarının kimliğini başının örtüsünü şeklinin şemalının ne olduğunu onla beraber cumhuriyet ülküsü ve Atatürk ilkeleri doğrultusunda bir siyasi çatı altında mücadele vereceksek benim için hiç önemi olmamıştır. Hastalarımın hepsi hanımdır. Bir çoğununda başı kapalıdır.İnanmayacaksın belki son 10 - 11 ay içerisinde en büyük tezahüratı kuçaklaşmayı bu başı örtülü bacılarımızdan kardeşlerimizden gördüm. Kesinlikle inanıyorum zaten işaretleri son 3 gün içerisinde şiddetle ulaşıyor bana. Buna çok emin olabilirsiniz. Eğer onlar sizden yürekten kendinizi ortaya koyduğunuza ve dürüstlüğünüze inanıyorlarsa kadının başını kullanan kadının kılığını kullanan siyasetçiye gereken dersi sandıkta vermeyi bekliyorlar. Anayasa Mahkemesi de böyle bir karar verdi. Kamusal alan neredeyse o alanda nasıl olması gerekiyorsa. Avrupa insan hakları mahkemesi de biliyor. Bunu tekrar ısıtmanın bu topluma faydası yok."Akaydın, konuşmasının ardından partililerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Üniversite Gençliği üyesi bir grup genç "Çağdaş ve Atatürkçü değerleri üretmeye devam etmek için birlikteyiz, yanındayız" yazılı pankart açtı. Bu pankartla duygulanan Akaydın gençleri tek tek öptü.



Güncel 25.10.2016 05:49:49 0

İlginizi Çekebilir

1

Antalya'da eski eşini ve arkadaşını bıçakla yaralayan kişi tutuklandı

2

Hatay'da tarihi binada çıkan yangının nedeni araştırılıyor

3

TÜBİTAK Araştırma Projeleri Adana Bölge Yarışması Sergisi açıldı

4

Çocuklar Akkuyu NGS'yi gezerek, nükleer enerji hakkında bilgilendirildi

5

Antalya'da denizde mahsur kalan genç, insansız cankurtaran ile kurtarıldı

6

Antalya'da "Yapay Zeka ve Oyun Teknolojileri Programı" düzenlendi

7

Yeni Renault Captur'un dünya lansmanı gerçekleştirildi

8

Türk Telekom'dan çevreci veri merkezi çözümleri

9

Arçelik Genel Müdürü Can Dinçer: "Antalya ve çevresi, yenilenebilir enerji dönüşümünde öne çıkacak"

10

Hava savunma sistemleri 2024'te vatanı uçtan uca koruyacak