ANTALYA - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "MHP ve CHP bu demokratik açılımın projesinin dışında kalamazlar. Bu proje AK Parti`nin değil, Türkiye`nin projesidir. Bu projeyle Türkiye ayağındaki prangalar açılacak. Cumhuriyeti kurduğunu söyleyen CHP, Cumhuriyetin en önemli bir projesi sayılabilecek bir konuda nasıl gözünü kapayabilir?" dedi. Antalya`da bakanlığına bağlı kuruluşları ziyaret eden Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Vakıflar Bölge Müdürlüğü`nde gazetecilere demokratik açılımla ilgili muhalefet partilerinin yaklaşımını değerlendirdi. Bülent Arınç, demokratik açılımla ilgili bir gazetecinin "CHP`nin bu konuda kendi içinde bir çalışma yaptığı söyleniyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki sorusuna CHP`nin kendi içinde bir çalışma yapıp yapmadığını bilmediğini söyleyerek cevap verdi. Bu konuda hiçbir partinin sessiz kalamayacağını belirten Arınç, proje gerçekleştiğinde Türkiye`nin önünün açılacağını söyledi. Arınç şöyle devam etti: "Kardeş kavgasının bitmesini kim istemez? Türkiye`nin önünün açılmasını kim istemez? Türkiye`nin uçmasını kim arzu etmez? Sahip olduğumuz servetlerin, insan gücünün büyük bir enerji haline gelmesini kim istemez? Ayağımızdaki prangalardan kurtularak demokratikleşmenin, özgürlüklerin olabildiğince zenginleştiği, herkesin birbirini dost-arkadaş kabul ettiği, farklılıklardan dolayı kınamadığı, ayrımcılığın olmadığı bir Türkiye`yi kim arzu etmez? Dolayısıyla prensip bu olunca bence Türkiye`de bu projeye herkesin omuz vermesi, destek olması gerekir. Sayın İçişleri Bakanımızın ana hatlarıyla yapmaya çalıştığı da budur. İçişleri Bakanımız bir taraftan aydınlarla, bir taraftan bilimadamlarıyla, siyasi partilerle, meslek kuruluşlarıyla, sendikalarla görüşmeler yapıyor. Böylece Türkiye`de bir sinerji meydana getirildi. Herkes bir umut içerisinde. Felaket tellallığı yapmaya gerek yok.""PARTİLERİN TABANLARI AÇILIMA ZORLAR" Yapılan görüşmelerden sonra elde edilen görüşlerin devlet katında, parlamentoda, sivil ve askeri bürokrasiside, medyada ve sivil toplum örgütlerinde tartışılıp bir neticeye ulaştırılacağını ifade eden Arınç, "Biz bunu mutlaka uygulayarak özlediğimiz barış ve huzur ortamını kazanmaya çalışacağız" diye konuştu. Konuşmasında açılıma karşı olanları, "Felaket tellallığına gerek yok" diyerek eleştiren Arınç, "Türkiye sahip olduğu değerlerle yeniden kucaklaşacak, yoluna devam edecek büyük bir ülkedir. CHP veMHP`nin başlangıçtaki olumsuz tavırlarının ilelebet sürmeyeceğine inanıyorum. Çünkü hiçbir siyasi parti toplumsal talebin dışında kalamaz. CHP`nin kendi bünyesi, kendi tabanı, Türkiye`deki demokratik güçler, CHP`yi bunun dışında bırakamaz. İstese de kalamazlar. MHP de önemli bir partidir. Oy oranlarıyla, parlamentodaki temsil güçleriyle bu partilerin ben oynamıyorum deyip, kapılarını kapatması mümkün olamaz" dedi. Demokratik açılım paketiyle ilgili CHP`nin kendi içinde bir çalışma yapıp yapmadığını bilmediğini ancak yapıldığı doğru ise bunun olumlu bir gelişme olduğunu belirten Arınç, "Aslında CHP`nin bu konuda bugüne kadar yaptığı çalışmalar da esasen bir kütüphaneyi dolduracak kadar zengindir. Dolayısıyla onlardan da istifade edebilirler. Ancak bu çalışma şunu gösteriyor ki, hükümete veya sayın bakana (İçişleri Bakanı Beşir Atalay`a) kapılarını kapamış olsalar bile bu işin dışında kalamayacaklarını anlamışlar.Dolayısıyla bir şekilde katkıda bulunmak istiyorlar. Sonunda `Biz sizi kabul etmedik ama biz kendi içimizde şöyle bir çözüm projesi hazırladık. Bunu size verelim ya da topluma ilan edelim. Partimize kadar zahmet etmeyin Bu raporumuzu okuyun` derlerse bundan da istifade etmiş oluruz. Umarım bunu tüm partiler yapacaktır. Çünkü halkın büyük bir sevinçle karşıladığı bir konuda hiçbir parti bunun dışında kalamaz." Demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarının partiler olduğunu söyleyen Arınç, "Hangibir parti gözünü kapatırsa kendisine gece yapar. Herkes katkıda bulunmak zorunda. Bakın Saadet Partisi dahil olmak üzere her partiye benim şöyle bir önerim var. Bunları dikkate alırsanız faydalı olur demektedir. Arzu ettiğimiz budur. Ortak akılda hareket edeceğiz. Kim neyi doğru olarak görüyorsa, ondan yararlanmaya çalışacağız. CHP böyle bir çalışmanın içine girdiyse bu olumlu bir gelişmedir. Sayın Başbakan`a veyasayın İçişleri Bakanı`na kapıları kapalıdır ama örgütü `Siz ne yapıyorsunuz? Bir ana muhalefet partisi böyle davranabilir mi? Bu nasıl CHP`dir? Cumhuriyeti kurduğunu söyleyen bir parti, Cumhuriyetin en önemli bir projesi sayılabilecek bir konuda nasıl gözünü kapayabilir?` diye herhalde isyan ettiği için böyle bir çalışmaya ihtiyaç duşmuş olmaları gerekir" diye konuştu. CHP lideri Deniz Baykal`ın sınıf arkadaşı Yargıtay eski başkanlarından Sami Selçuk`un yazdığı mektupların bir gazetede yayınlandığına dikkati çeken Arınç, "Bunları Sayın Baykal`ın da okuduğunu tahmin ediyorum. Arkadaşın arkadaşa yazdığı mektupları da okumakta fayda var. Ben bütün arkadaşlarımdan gelen eleştirileri, görüşleri her zaman dikkate alıyorum" dedi. Bülent Arınç, Vakıflar Bölge Müdürlüğü`nde basına kapatılan toplantıdan sonra TRT Antalya Bölge Müdürlüğü`nü ve Antalya`nın hassasiyet gösterdiği 2bin 800 dönümlük vakıf zeytinliğini ziyaret etti.
