ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, başörtüsü sorununun çözümü için AK Parti ile yaptıkları çalışmaların mutabakatla sonuçlandığını belirterek, "Yapılacak düzenlemeler yükseköğretim kurumlarıyla sınırlı olacak. İlk ve ortaöğretim kurumları ile kamu hizmeti verenler düzenlemenin dışında kalacaktır" dedi. Bahçeli, Anayasa`nın 10. ve 42. maddesi ile YÖK Kanunu`nun 17. maddesinde yapılan düzenlemeler ile başörtüsünün çene altından bağlanacağını, bunun dışında çarşaf, burka ve benzeri kıyafetlerle yüksek öğretim kurumlarına kesinlikle girilemeyeceğinin altını çizdi. Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı`nda yaptığı konuşmada, sürekli kaşınarak toplumsal bir yara haline getirilen başörtüsü sorunun vicdanları rahatsız etmeyecek adil ve hukuki bir çözüm bulunması için MHP ile AK Parti arasında başlatılan görüşmelerin dün gece mutabakatla sonuçlandığını söyledi. Bahçeli, Anayasa ve yasa değişiklikleri tekliflerinin iki partinin ortak önerisi olarak bugün TBMM`ye sunulacağını ifade ederek, mutabakatın ayrıntılarını şöyle sıraladı: "Bunun için yapılacak yükseköğretim kurumlarıyla sınırlı olacaktır. İlk ve ortaöğretim kurumları bunun dışında kalacaktır. Kamu kurumlarında kamu yetkisi kullanarak kamu hizmeti verenlerde aynı şekilde düzenlemenin kapsamı dışındadır." MHP lideri, bu düzenlemeyle başın örtülü olmasının yüksek öğrenim hakkından mahrum bırakma sebebi olmaktan çıkarıldığını vurgulayarak, "Yürürlükteki kanunlar, kılık-kıyafete ilişkin inkılap yasaları, ceza kanunları ve kamu düzeni, kamu güvenliği ve genel ahlak mülahazalarıyla yasaklama ve kısıtlama getiren mevzuattır. Bu kanunların konusu olan kılık ve kıyafetlerle üniversitelere girilemeyecektir. Yeni düzenlemeyle başın örtülmesinde yüz açık olacak ve bu örtünme kişinin kimliğinin tanınmamasına imkan verecek şekilde yapılacaktır. Bu da başın çene altından bağlanacak şekilde örtülmesidir. Böylece bu baş örtünme şeklinin dışındaki çarşaf, burka, peçe ve benzeri kıyafetlerle yüksek öğretim kurumlarına girilmesine izin verilmeyecektir" diye konuştu. Bahçeli, Anayasa`nın 10. ve 42. maddelerinde yapılan değişikliklerle devlet organları ve idare makamlarına sundukları kamu hizmetlerinde ayrımcılık yasağı ve vatandaşlara başının örtülü olması nedeniyle eğitim ve öğretim hizmetinden yararlanma hakkından mahrum bırakmama yükümlüğünün getirildiğini kaydetti. Ortak değerlerin karşılıklı istismarı sonucu kördüğüm haline getirilen başörtüsü sorununun çözümü yönünde iyi niyetle atılan adımların anlamı ve amacının saptırılmaması uyarısında bulunan Bahçeli,böyle bir yaklaşımın yakışıksız olacağını vurguladı. Başörtüsünün yükseköğretim kurumlarında bir mesele olarak ortaya çıktığını hatırlatan Bahçeli, çözüm çerçevesinde yüksek öğretim kurumlarıyla sınırlı olacağının altını çizdi. Bu konuda yüksek öğretim kurumları dışında böyle bir düzenlemenin hiçbir art altında düşünülemeyeceğini belirten MHP lideri Bahçeli, "Aynı husus kamuda çalışanlar, kamu yetkisini kullanarak kamu hizmeti verenler içinde geçerlidir. MHP; bugün de yarın da bu yöndeki taleplerin yanında ve arkasında yer almayacaktır" şeklinde konuştu. Bahçeli, TBMM`nin Anayasa değişikliği yapamayacağı yönündeki açıklamalara da tepki göstererek, "Bu konuda son sözü söyleyecek olan sadece ve sadece milli iradenin yegane temsilcisi olan TBMM`dir. Anayasa bağlı olarak görevini yapacak olan yüce mahkemenin emekli olduktan sonra hidayete eren akıl hocalarına ihtiyacı yoktur" ifadesini kullandı. Bahçeli, `Türkiye`de tartışılan konu başörtüsü değil, laiklik anlayışının var olmaya devam edip etmeyeceğidir" diyen CHP Genel Başkanı Deniz Baykal`ı ilk kez isim vererek eleştirdi. "Sayın Baykal`a hatırlatmak isteriz ki, cumhuriyetin temel ilke ve değerlerine bağlılık konusunda kendilerinden alacağımız hiçbir ders ve nasihat yoktur" diyen Bahçeli, `Devlete üniforma giydirecek bir kimliğin parçası ve bir inancın simgesi haline getirmenin dışlayıcılık ve bölücülük olduğu` iddiasında bulunan Baykal`ın bu yaptığının açık ve çok `tehlikeli tahrik` ve `istismar` çabası olduğunu söyledi. Bahçeli, Bakal`a şu sözlerle tepki gösterdi: "Edebali`den bahsederek milliyetçi olunamayacağı gibi, başörtüsünü seçim otobüslerinde resim malzemesi olarak kullanıp üniversitelerde buna karşı çıkarak ve ortak değerleri çatıştırarak laiklik savunuculuğu yapılamayacağı da çok iyi bilinmelidir." MHP lideri Bahçeli, TÜSİAD`ın başörtüsü konusundaki açıklamalarına da sert tepki göstererek, "Konu yükseköğrenimde başörtüsü olunca `şimdi sırası mı?` demesi, demokrasi ve insan haklarına ne kadar inandıklarını ve bu konularda nasıl bir çifte standardın esiri olduklarını göstermiştir" diye konuştu. Devlet Bahçeli, MHP ile AK Parti arasında başlatılan çözüm sürecinde varılan mutabakatın özü ve esasın, başörtüsü nedeniyle yüksek öğrenim hakkından mahrum kalan gençlerin bu sorununun hukuki bir çerçevede nihai çözüme kavuşturulması olduğunu vurguladı.
