Washington-Amerika (Newsweek) ? Düşünün elimizde sihirli bir değnek var ve siz yaşlanma problemini çözüyorsunuz ve çok uzun yaşayacaksınız. Gerçekten çok uzun yaşamak istermiydiniz? Yoksa korkularınız, ümitleriniz kendi etrafınızda halkalar yaparak dönmeye başladı mı şimdiden? Çok yaşlandığınızda itilme, kalkılma, yalnızlık sizi korkutmaya başladı mı?Bir başka deyişle; kim cehennemde uzun yaşamak ister? Açıkçası hepimiz buna ?evet?deriz, fakat bu bir deli saçması, dangalaklık değimlidir? Nitekim Amerikalı Truman Capote ?kendi kendini tanımlama? adlı makalesinde bu konuya yer vermiş ve söz konusu durumun her şeyin ve her gayretin tekrardan ibaretlerle dolu bir hayat şekli olduğunu ifade etmiştir.Bugün uzun yaşamak gelişmiş ülkelerde görülen bir gerçektir. Bugünkü teknoloji ile ilerde bahse konu ülkelerde ortalama ömrün 165 olması beklenmektedir. Anılan yaş insanların bugün bizlerin hiç beklemediği bir yaştır. Bu yaşın getireceği birçok problemler olacaktır. Ayrıca söz konusu problemlere bir de zengin ve fakir insanların ortalama yaş ömrünün meydana getirdiği uçurumun yapmış olduğu sosyal ve psikolojik etkiyi de ekleyecek olursak uzun yaşamağın hiçte göründüğü gibi arzulanacağı düşünülmemektedir.Bununla birlikte halen hepimiz uzun ömür yaşamayı isteriz. Ancak güzel bir uzun ömür arzulanabilir. Bir yandan küçücük kalmış bir vücut, hücre yenileme problemleri, aşırı unutkanlık, arkadaş ve dostlardan kopma gibi sosyal sorunlar bu uzun ömrümüzde bize hem ruhsal hemde bedensel acı verecekse sonsuzluğa kadar yaşam bile cehennemden farklı olmayacaktır. Bundan dolayı yüce Tanrının takdir ettiği normal bir ömrün güzelliklerle geçmesi her şeyden daha önemli olduğu düşünülmektedir. Başak Gazetesi Magazin Editörü, Ali ÖZKAN, Osmaniye-Türkiye