Değerli Okurlar;
Bu yazımda çok değerli bir ilimiz olan kayısı cennetiMalatya’dan bahsedeceğim ve memleketimize örnek olacak yönlerini ortaya koyacağım,, Neden mi Malatya?
En başta ben bir Malatya eniştesiyim,, Eşim Doç.Dr. DilşadYıldız Miniksar (Çocuk Psikiyatristi) Malatyalıdır. Eşim ile ihtisasımızı Malatya İnönü Üniversitesi’nde tamamladık ve uzman olarak belli bir süre Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yaptık. Bu süre zarfında Malatya’daikinci Tıp Fakültesi’nin kurulma ve Devlet Hastanesi’nin Eğitim Araştırma Hastanesi’ne dönüşme sürecine tanıklık ettik.
Malatyalıların en önemli özellikleri misafirperver, yardımsever ve samimi olmalarıdır. Genelde halk arasında ‘Malatya’ya bir kez yolu düşüp yerleşen bu şehri kolay kolay terk edemiyor” derler. Biz de uzun yıllar yaşadık ve hayat bizi akademisyenlik için başka şehirlere sürükledi. Deprem sonrası ağır hasar alan Malatya’nın tekrar toparlanacağına ve eski günlerine döneceğine inanıyorum.
İlk kez eşimden duyduğum bir hikâyeyi de burada paylaşmak istiyorum. Rahmetli Turgut Özal’a bir hemşehrisi “Başkanım Malatya’nın plakası neden 44” diye sorar. Tabi rahmetli pratik üstün zekâsı ile kısa ve net cevap verir: “İnsanı dört dörtlük olanın plakası da 44 olur”. Çok iddialı bir laf olsa da bir siyasetçi için çok yerinde bir cevap olmuş.
Türk siyasetinde ve bürokraside birçok Malatyalı vardır. Malatya İsmet İnönü’den tutun Turgut Özal’a kadar birçok siyasetçi çıkarmıştır. Malatyalılar hemşehricilik faaliyetlerinide her alanda ileri düzeyde yürütmektedirler. Ankara’da İstanbul’da çok kuvvetli birliktelikleri vardır. Nitelikli insan gücü açısından da zenginlerdir. Tüm bunlar Malatya’ya büyük bir güç katmaktadır.
Bu yazıda tüm alanlardan bahsetmeyeceğim ama sağlık turizm ile alakalı birkaç noktaya değinmek istiyorum. Malatya sağlık alanında ülkenin sayılı üniversite hastanelerinden birine sahiptir. Zamanında Sayın Turgut Özal’ın ileri vizyonu şehrin şu an başarılı bir tıp fakültesine ve hastanesine kavuşmasına vesile olmuştur. Bu noktaya kolay gelinmemiştir. Yetiştirdiği hekimler sonrasında memleketlerinde öğretim üyesi olmuş ahde vefa göstererek çok başarılı işlere imza atmışlardır. Farklı düşünenler olabilir ama Anadolu’da bir memlekete en büyük katkıyı yine nitelikli kendi öz evlatları sunmaktadır. Profesör veya Doçent olduktan sonra en başarılı dönemlerinde memleketinde kalarak sağlık hizmeti sunanlar sayesinde başarı yakalanmaktadır. Bunun örnekleri, birer Malatyalı olan Prof. Dr. Sezai Yılmaz, Prof. Dr. Ahmet Kızılay ve Prof. Dr. Ramazan Özdemir’dir. Buna benzer size daha birçok başarılı hoca sayabilirim. Bizim de böyle değerli hocalarımız olsun istiyorsak çok geç kalmış Korkut Ata Tıp Fakültemizin bir an önce kurulması gereklidir. Çünkü bölgesinde kendi ayakları üzerinde duran sağlam bir Tıp Fakültesi Hastanesi için yaklaşık 10-20 yıl gereklidir. Bu da bir neslin büyük emekleri ile mümkündür.
Bu noktada sağlık turizmi açısından Malatya örneğinde güçlü bir tıp fakültesinin İl’e nasıl katkılar sunduğunu yakından incelemeliyiz. En başta İnönü Üniversite’si Karaciğer Nakil Merkezi gibi çok başarılı bir enstitüye sahiptir. Ben de bu merkezde uzmanlık eğitimi alan biri olarak gurur duyuyorum. Prof. Dr. Sezai Yılmaz ve muhteşem ekibi sayesinde tüm Dünya’ya Malatya’nın adı duyurulmuştur. Yine özellikli olarak İnönü Üniversitesi Onkoloji Hastanesi sayesinde bölgenin kanser hastalarına şifa dağıtılmaktadır. Tüm bunlar gerçekten hayranlık verici yatırımlardır.
Ayrıca Malatya’da Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi de çok gelişmiştir. İspendere şifalı içmelerinde kurulan büyük bir tesis sağlık turizmi için ciddi katkılar sunmaktadır. Burada uygulanan tamamlayıcı tıp uygulamaları birçok hastaya şifa olmaktadır.
Dahası Sultansuyu Tarım İşletmesinde bir dönem faaliyet gösteren Hippoterapi rehabilitasyon merkezinde zihinsel engelli çocuklar uzmanlar eşliğinde terapi alıyordu. Bu merkez de ilin sağlık turizmine katkı sunmakta idi.
Tüm bu bahsettiğim projelerin ve yatırımların daha fazlası Osmaniye’miz için birer hayal değildir. Termal tesisler ve kaplıca merkezleri daha da geliştirilmelidir. Kamu ve özel hastanelerde ulusal ve uluslararası hastaların faydalanacağı özellikli işlemlerin desteklenmesi gereklidir. Memleketimizde ayrıca sağlık alanında Eko turizm imkânı da vardır. İyi kurgulanmış doğal yeşil alanlarımıza kurulacak yayla turizmiile bütünleşik bir sağlık projesi bölgeye canlılık katacaktır.
Sonuç olarak memleketimizin sağlık turizmi alanında daha iyi noktalara gelmesi için örnek alacağı birçok şehir vardır. Bunun için alt yapımızın uygun olduğunu düşünüyorum. Yeter ki iyi planlamaların yapılıp tüm paydaşların katılımı sağlanarak özellikle üniversitemizin desteği alınarak çok güzel projelerin üretileceğini düşünüyorum.
Tüm hemşehrilerimi saygı ve sevgi ile selamlıyorum.
Sağlıcakla kalın.
Doç. Dr. Ö. Hakan MİNİKSAR
S.B. Dr. Abdurrahman Yurtaslan Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Anesteziyoloji ve Reanimasyon Eğitim Kliniği
