Ali TIRAŞ Yazıyor (alitirash@yahoo.com) Seçim yaklaşırken sonuçlar da netleşmeye başladı Uluslararası şirketlerin anketine göre, ?Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), bu seçimi ağır bir yenilgiyle kapatacak.? Demek ki, AKP?nin bilboardları gerçeği yansıtmıyor. Sokaktaki vatandaşın yaşadığı gerçekler ile bilboardlarda yazılı cümleler birbirini tutmuyor. Hiçbir yurttaş hayalindeki yaşama, Ekonomide istikrara kavuşmuş değilken, Üniversiteye giriş sınavlarında bile yolsuzluk yapıldığı halde, AKP?nin bilboard afişlerinde; ?Hayaldi, Gerçek Oldu? diyor. Demek ki, bu kadar kötülük, kötü icraat hayaldi de, onlar gerçek olmuş gibi anlaşılıyor. Kötü bir şaka gibi. Demek ki, AKP benden daha hayalperest. Çünkü bu meslekte yaşamım boyunca hayalperest olarak suçlandım. Bu toplumda doğruyu söylemeyeceksin, çağdaş olmayacaksın, hayal kurmayacaksın, güzel düşlerin olmayacak, özgürce yaşamayacak, özgürlüğü ve demokrasiyi savunmayacaksın, hele gerçeklere hiç değinmeyeceksin, bizimki gerçek değil de hayal sanki, tek doğru onlar. En kötüsü de, benim bu köşeden her gün yazdığım gibi bireyin özgürlüğünü savunmayacaksın. ?Kendi seçtiğin adaya oy ver, liderlerin seçtiklerine oy verme? diyorum ya sık sık. Demek ki büyük bir suç işliyorum. Böyle şeyler söylemeyeceksin, ?Liderler, en iyisini bilir? diyeceksin, Çünkü onların hayali sizden, benden daha geniş. İşte toplum olarak yaşadıklarımız da meydanda. Her şey onların hayalleri kadar? Demek ki, hepimizin hayallerini parti liderleri, yani tek başına potansiyeli elinde bulunduran liderler belirliyor. Bizim yıllardır hayalini kurduğumuz şeyler gerçek olmuş da bizim haberimiz yok. Dün, İstasyon Caddesinde bir AKP bilboardında gördüm, ?Bizim de hızlı trenimiz varmış? AKP propaganda afişinde, aynen şöyle yazmışlar: ?Türkiye?yi Yüksek Hızlı Trenle Tanıştırdık? Bizim de çeyrek asırdır düşümüz, hızlı trenlerdi. Birkaç büyük kentimizle sınırlı kalmamalıydı bu. Raylı sistem de öyle, birkaç büyük kentimiz dışında hayata geçirilemedi, Adana?da bile yıllardır bir yılan hikayesine döndü. Ben bir demiryolu çocuğuyum. Trenleri en iyi ben bilirim. Okuma yazmayı bile Toros Ekspresin?den, Doğu Ekspresi?nden atılan gazeteleri toplayarak, o gazetelerde ne yazdığını, çözmeye çalışırken öğrendim. Sonunda da bildiğiniz gibi hayalperest bir gazeteci oldum. Gençlik yıllarımda da İstanbul?da da banliyo trenlerini yeğledim hep. Eskiden, Osmaniye ? Mersin arası, ne kadar çok yolcu treni vardı, sabah öğle, akşam? Otobüs fiyatlarından da yarı yarıya ucuzdu. Memleketim Osmaniye ama, Mersin?de yaşadığım için hep treni tercih ettim. Son yıllarda artık trenle gitmiyorum. Çünkü tren seferleri günde bire düşürüldü. Üstelik, şimdi Osmaniye garından Mersin için bilet alıyorsunuz, Adana?dan, Adana ? Mersin arası aktarma yapılıyor. Sıradaki trende yer yoksa bekliyorsunuz? Hızlı tren Ecevit?in düşüydü. Koalisyon hükümeti döneminde, Mersin?de biten demiryolu, Silifke Taşucu?na kadar uzayacaktı, ömrü yetmedi? O dönemde, benim gibi düşçü, hayalperest bir arkadaşım, çevreci Hilmi Çamurdan, demir yollarını gündeme taşımak için Adana ? Edirne arası tek başına demiryolu yürüyüş eylemi yaptı. Bu eyleminin sonucu, ?TOYA? adıyla ?Demiryoluna Oto Stop Yapan Adam? kitabını yazdı. Bende, o zamanki ?Çukurova Günlüğü? yazılarımla destekledim onu. O yürüyüş serüvenini merak ediyorsanız, adresinizi yukarıdaki e-posta adresime yazın, Hilmi gönderir size. Hilmi Çamurdan?dan, bu hızlı tren serüvenini daha ayrıntılı öğrenirsiniz. Ben kendimi kaptırıp, demiryolu düşlerine daldım? AKP?nin seçim afişindeki hızlı treninden söz ediyordum. AKP?nin hızlı tren afişi, tesettürlü güzel bir bayan resmiyle süslenmişti. Seçim yasaklarına göre propaganda afişlerinde, Türk bayrağı ve dinsel motifler yasaktı. Osmaniye?nin en yaşlı, en bilge avukatı, eski yargıç Av. Doğan Yüksel?i aradım. Korku toplumu olduk ya. Her şeyi en ince ayrıntısıyla sormak soruşturmak gerekiyor. Av. Yüksel, ? Aliciğim, hukuk kimlerin elinde biliyorsun? dedi, ?Bana kalırsa girme bu konulara, Cumhurbaşkanı ve Başbakan eşi de tesettürlü. Toplumda bu konular aşıldı; alışıldı kabul edelim.? AKP?nin en çok hoşuma giden, beğendiğim afişi, ?Elektronik Kitap? oldu. AKP iktidarında her öğrencinin evrensel bilgileri takip edeceği bir elektronik kitabı olacakmış? Ne güzel. Benim çocuğum yok, ama tüm çocuklarımız adına mutluluk ve sevinç duydum. Bizim çocukluğumuzda, Doğan Kardeş çocuk dergisi vardı, bu tür olayları,cep telefonlarını ilk kez o dergideki bilim kurgu çizgi romanlarında okumuş, görmüştük. Yıl 2011. Niçin bu Kadar geç kalındı ki. AKP, ne kadar ?Hayaldi Gerçek Oldu? dese de, bizim kuşağımıza , benim hayallerime yetişemedi. Pardon, bakıyorum, yine siz AKP?liler, liderlerinin aptalını oynar gibi bana kızdınız, suçladınız. Canınız sağol olsun. Biliyorsunuz, bir zamanlar, Sıkıyönetim hükümetleri zamanında bir lider de, ?Çağ Atlattığını? söylemişti. O?nun sonunu biliyorsunuz. Uluslararası anket sonuçlarına göre AKP?de, şuan aynı sonu yaşıyor. Dilerim tez zamanda bu dayatmacı partiden kurtuluruz. Biliyorsunuz, demokrasilerde, potansiyel olarak bir siyasi yönetim, insan haklarına en tehlikeli tehdittir. Bu yüzden, her yazımda, ?Siz seçmen olarak en büyüksünüz? diyorum. ?Siz tek başınıza dünyayı bile değiştirirsiniz? diyorum. Oy verirken bizi unutmayın. Anne babalarınızın çektiği sıkıntıları unutmayın. Sevgili gençler, en çok size güveniyorum. Bizim hayallerimiz daha büyük. O hayalleri yine biz hayata geçireceğiz. Size Güveniyor, Sizi Çok Seviyoruz.