Kırmıtlı eski Belediye Başkanı Ali Murtaza Doğan, kuş cennetinde yaşanan rezaletle ilgili çıkış yapmış ve toplumdan da büyük destek görmüştü.
Doğan, TBMM`de yeni çıkarılacak çevre yasası ile ilgili bazı konulara dikkat çekti. İşte Doğan`dan önemli uyarılar.
"Tabiatı ve biyolajik çeşitliliği koruma yasa tasarısı bu günlerde TBMM genel kuruluna getirilecek.Bu tasarıya karşı, duyarlı her yurttaşın sahip çıkması gereken doğanın ve biyolajik çeşitliliğin korunması için yüzlerce çevre örgütü, TEMA Vakfı birçok sivil toplum harekete geçti, bu tasarının geri çekilmesi için kampanyalar başlattılar sosyal medya üzerinden.Ünlü dağcı ve doğa sever Nasuh Mahruki öncülüğünde CHANCE. ORG?ta bir imzada sen ver adı altında başlatılan kampanya başlattı.
Son 10 yılda verilen maden ruhsatı 86000 civarında.Ruhsat sayısı 2-3 kat artmış.Toraklarımızın 4?te biri maden sahası ilan edilmiş.Verilen ruhsatların son 7 yılda 14 bini el değiştiriyor yabancıların eline geçiyor.Anadolunun dağları, ormanları maden sahalarıyla delik deşik edilmiş.Yemyeşil ormanların ortasında Kocaman cehennem çukurları açılıyor.Tasarı mevcut koruma alanlarının üstün kamu yararı gerekçe gösterilerek yeniden değerlendirilmesini mümkün kılıyor.Diğer ülkelere bakıldığında olması gerekenden zaten az olan, Türkiye yüzölçümünün %4?ünü kapsayan korunan doğa alanları, yani 41milli park,31 tabiatı koruma alanı,107 tabiat anıtı,184tabiat parkı 80 yaban hayatını geliştirme sahası,12 Ramsar sulak alanı ve koruma altındaki binlerce ormanlık alan ve diğer doğal varlıkların geleceğide tehdit altına girmektedir.1200?den fazla doğal sit alanı bu tasarı yasalaşırsa korunan alan olmaktan tamamen çıkarılacaktır. Son 10 yılda verilen maden ruhsatlarının kabarıklığına bakılırsa, yasa tabiat varlıklarını korumayacak.Bu alanları yandaş kulanıcıların hizmetine açacak niteliktedir.
Yaşamımızı, doğayı, çevremizi, tarımı ve tüm canlıları ilgilendiren bu tasarı geri dönüşü olmayan değişikliklere, yok oluşları beraberinde getirecektir.Hükümetin 10 yıllık doğadaki uygulamalarına baktığımızda güven duymamız imkansız gözüküyor.Derelerimize kurulan HES?ler(4610?cu HES?de Rize?de faliyete geçti. Denize ulaşacak dere kalmadı tümünün beline kelepçe vuruldu.) Verilen maden ruhsatlarının sayısındaki hızlı artış, Güzelim kumsallarımız (En yakınımızdaki Burnaz sahilleri) Termik santrallere kurban edilmedimi?
Son boz Ayı ülkeyi terk etti kısmetini Gürcistanda arayacak.yaban kazları gelmez oldu Allıturna bir daha bizim ele gelmeyecek.
Bu tasarı mevcut haliyle TBMM?den geçtiği taktirde orman alanları,sulak alanlar,kıyılar ve bütün diğer doğal alanlar geri dönüşü olmayan tahribatlara maruz kalacak.İlan edilmiş tüm korunan alanların statüsü değişecek doğal sit statüsü kaldırılacaktır. Milli parklar kanunu yürürlükten kalkacak. Üstün kamu yararı gerekçe gösterilerek korunan alanlarda hertürlü özel yatırıma izin verilecek.1000?nin üzerinde doğal sit statüsünüde iptal edecektir.
İnsan ve doğa ayrılmaz bir bütündür.Bu yasayla insan ve doğa ikinci pilana atılacak rant merkezli bir anlayış öne çıkacak.yabancı şirketler yerli işbirlikciler eliyle Maden ocakları açılacak, ormanlarımız yok edilecek,Milli parklarımız imara açılacak,Koruma sahaları inşaat alanına dönüşecek. Öyleyse bu tasarı ülkemiz doğası ve tabiatı için bir felaket olacak.Talan anlayışının son adımlarından biri olacak bu tasarıya karşı bir imzada biz verip Ülkemizin doğasını, doğal koruma ve tabiat alanlarını koruyalaım."