Tarih: 25.10.2016 05:14

Mete Aslan: İskenderun Limanını Nato Müteahhiti Özdemir Aldı.

Facebook Twitter Linked-in

HATAY - İskenderun Eski Belediye Başkanı Mete Aslan Hatay?ın Büyük Şehir statüsüne alınması çalışması ile ilgili İskenderun Gazeteciler Cemiyetinde bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında Aslan Hatay?ın Büyük Şehir olmasındaki sakıncalarını, dile getirerek, ?Buralar tarım alanlarıdır. Büyükşehir olması mümkün değil, zaten bu ilçelerin çoğu 3/2.si tarım alanlarıdır. Buraları büyükşehir kapsamına almak doğrumu, tam aksine devlet desteğine ihtiyaç vardır.? Aslan ayrıca gazetecilerin İskenderun?daki kapatılan Kadın Doğum Hastanesi, Limanın ve Ahmet Torlak Kışlasının Amerika tarafından kullanılmasına ne diyorsunuz? Sorusuna da ?İskenderun limanın NATO Müteahhiti olan Nihat Özdemir almıştır. Önceki ihaleler iptal edilmiştir. Zaten en son özelleştirilen yerlerimizden biridir. Ben belediye başkanı iken Amerika Adana Başkonsolosu geldi ve limanla ilgili görüştük. Ben olmaz dedim. Başkonsolosu sanki AKP genel Başkan yardımcısı gibi davrandı. Kavga ettik gitti? şeklinde konuştu. Aslan Suriye ilgili bir soruya da cevapladı. ?Sıfır sorun dedik. Kaç ay geçti. Kim ne derse, desin kızdığım nokta bizimkiler alevi diye onlarda Sünni diye yükleniyorlar. İnsanların en zayıf noktası inançlarıdır. Bunu yapan Amerika?dır. Hastanede Suriyeli hastalar benim annemin odasındaki televizyonu söktü götürdüler. Bunlar resmen terör estiriyorlar. Kimse bir şey demiyor. Elbette bölgede kayıtsız kalamayız ama sebep bunlar olmalıdır. Biz PKK?yı niye vuruyorsak onlarda onun için bazı onları vuruyorlar.? Dedi. Aslan Reyhanlı, Kırıkhan gibi ilçelerin tarım alanları olmasını dikkat çekerek ?Buraların büyükşehir statüsüne alınması doğru değil, buralar bizim gıda depolarımızdır. Buralara devlet yardım etmelidir.? Diyerek karşı çıkmıştır. Mete Aslan HATAY BÜYÜK ŞEHİR OLAMAZ! Hatay?ın içinde bulunduğu on büyük ilin büyükşehir olma çalışmaları başlatılmıştır. Büyükşehir olursa, Hatay ya da İskenderun ne kayıp eder, Ne kazanır? Kimse bu konuda düşüncelerini açıklamadı. Gazeteciler cemiyeti, televizyonlar bunun bir irdelemesini yapmalıdır. Bu büyükşehir meselesinin ne getir, ne götüreceğini bilmiyoruz. İskenderun son zamanlarda küçültülüyor. Acaba insanın aklına şu geliyor. İskenderun küçültme operasyonumu yoksa büyütme diye sorabiliriz. ANAP döneminde bana göre belde belediyelerinin yapılmasıdır. Bu yasa Türkiye?ye bir şey sağlamadı. Bu gün belediyelerin teknik, ekonomik ve diğer ihtiyaçlarının karşılaması, ne de bütçesi vardır. Neticede teknik elamanı olmayan, araçları olmayan, çalışanların maaşları ödeyebilecek bütçeye sahip olmayan birer belediyeler dizisi meydana getirildi. Büyükşehir meselesi bana görü halk oylamasını götürülmelidir. Bu yasa çıkmadan önce taslak gönderilmelidir. Vatandaşlara anlatılmalıdır. Sivil toplum örgütlerinin görüşü alınmalıdır. Bu kararlar Yelken kulübünde balık yiyerek çözülemez. Büyükşehir olduğunda ilçe belediye meclis üyeleri oy kullanmayacaktır. O zaman fonksiyonları olmayan meclis üyeleri haline geleceklerdir. İstanbul tamam ama bu bölge olamaz. HATAY GIDA DEPOSU VE DEVLET DESTEĞİ GEREKMEKTEDİR. Hatay?ın 3/2.si tarım alanlarıdır. Halkın çoğunluğu ziraat ve tarımla geçinmektedir. Bu gerekçe ile belediyeciliğin öne çıkmadığı, devletin desteğine ihtiyaç duyulan bu tarım alanları ne olacaktır? Bu tarım alanları gıdasal ve tarım için birer ambardır. Bunu da yok edemeyiz. Budan ötürü bile bu tarım alanlarının büyükşehir alanlarına alınması doğru sayılamaz. Ben bu alanların büyükşehir olmasında yarar görmüyorum. 13 İlçe merkeze bağlanacaktır. Zaten uzaklık yani yüz kilometre merkeze uzaklıkta birer ilçe ne yarar getirecektir? Mete Aslan İskenderun?da liman, doğum hastanesi ve Ahmet Torlak kışlasının Amerika tarafından kullanılması sorusu da soruldu. ZATEN NATO MÜTEAHHİTİNE VERİLMİŞTİR. İskenderun limanı konusunda endişelerim var. Seçim döneminde Adana başkonsolos beni ziyaret etti. Liman konusunda ona İskenderun halkının sıcak bakmadığını söyledim. Sanki bu konsolos değil de AKP genel başkan yardımcısı gibi davrandı. Daha sonra kavga ederek ayrılmak zorunda kaldım. İskenderun limanı en son özelleşen yerlerden biridir. Bir iki kademesinde ise özelleşme ihalesi iptal edilmiştir. Bu son ihaleyi ise NATO MÜTEAHHİTİ olan Nihat Özdemir kazanmıştır. Ben açıkça söylüyorum; Amerika?nın bu alanları kullanmasını istemiyorum. O zaman söyledim İskenderun haklıda istemiyor. SURİYE KENDİ İÇ MESELESİNİ KENDİ ÇÖZMELİDİR. Suriye meselesi önemlidir. Bizim tarafta alevi, diğer tarafta Sünni meselesi gündeme getirilerek, kavga çıkarılmasına taraftar değilim. Komşularımızla sıfır sorun dedik. Peki bu işin üzerinden kaç ay geçti? Kim ne derse desin, bizimler alevi, karşı tarafta Sünni diye yükleniyorlar. Bunun içinde bir pislik var. Bunu kim yapıyor. İnsanların en zayıf olduğu inanç konusunda yapılıyor. Amerika yapıyor. Benim annem gitti hastanede yattı. Suriye?den gelenler, hastanede terör estiriyorlar. Annemin odasındaki televizyonu söküp götürdüler. Ne hastabakıcı, ne diğer yöneticiler bir şey demiyorlar. Bir de oradaki yapı biz de var. Aynı yapı bize yansısa kim ne diyecektir? Bölgede tabi ki cevapsız kalamayız. Yani PKK bizde silahla bastırılıyor. Elbette orada aynı sorunları çıkaranlarda aynı yöntemle bastırılır. Yani biz PKK?yı vurma nedenimizle onların terörü bastırma nedeni aynıdır. Doğrusu veya yanlışı tartışılır. Ama biz komşularımızla kavga etmeden, çözüm sunulmalıdır. Haber: Hüseyin Güler - HATAY




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —