Merhaba çok kıymetli okuyucularımız,
Osmaniye’nin sosyal, ekonomik ve kültürel dokusuna iz bırakmış isimleri konuşacaksak, bu listenin en üst sıralarında yer alan isimlerden biri hiç kuşkusuz İmam Hüseyin Çelik’tir. Bir dönem Osmaniye’nin en güçlü iş insanlarından biri olarak anılan Çelik, yalnızca maddi gücüyle değil; karakteri, duruşu ve memlekete olan sadakatiyle de gönüllerde yer edinmiş bir şahsiyettir.
Zamanında öyle bir dönem vardı ki, para sahiplerinin piyasada görünmediği, ticaretin daraldığı anlarda bile onun bir tırı dolduracak kadar sermayesi bulunurdu. Ticarette işler her zaman yolunda gitmeyebilir; kimi zaman düzen bozulur, rüzgâr tersine döner. Bu herkesin yaşayabileceği bir durumdur. Fakat çok az insan vardır ki ekonomik zorluk yaşadığında bile halkın gözündeki itibarı daha da artsın. Hüseyin Çelik tam da bu nadir örneklerden biridir. Çünkü dürüsttü, mertti ve hiç kimseye haksızlık yapmazdı.
Çelik, bir dönem Osmaniye Ticaret Borsası Başkanlığı görevini de üstlendi. Başkanlığı döneminde yalnızca yönetsel bir görev icra etmedi; Osmaniye’nin tanıtımı için adeta bir gönül elçisi gibi sahaya indi. Ulusal televizyon programlarına çıkarak Osmaniye’nin simge ürünü olan fıstığın tanıtımı için büyük çaba sarf etti. Bu çalışmalar, o dönem kentin ekonomik hafızasında önemli bir yer tuttu.
Onun en güçlü yönlerinden biri de toplum içerisindeki duruşuydu. Mertliği, sözünün sağlamlığı ve memleket meselelerinde her zaman ön saflarda yer alması, onu Osmaniye’nin kanaat önderleri arasına taşıdı. Evet, ekonomik hayat inişli çıkışlıdır; fakat karakter çizgisinin inişi çıkışı yoktur. Hüseyin Çelik’in en çok takdir gören yanı da bu istikrarı oldu.
Osmaniye, ticaret geleneği güçlü; iş dünyasının yalnızca ticaret için değil, kentin geleceği için de adım attığı bir şehir… Bu geleneğin önemli temsilcilerinden biri de hiç şüphesiz Ticaret Borsası’nın eski başkanı, iş insanı ve milletvekili adayı İmam Hüseyin Çelik’tir. Onun hikâyesi, yalnızca bir meslek icrası değil; sorumluluk bilinciyle harmanlanmış bir hizmet anlayışının yıllara yayılan örneğidir.
Milletvekili adaylığı sürecinde de aynı çizgiyi sürdürdü. Siyasi rekabetin sertleştiği dönemlerde bile üslubunu bozmadı, nezaketten uzaklaşmadı, “önce memleket” yaklaşımından hiçbir şekilde taviz vermedi. Onu farklı kılan en temel özellik buydu: fikri net, çizgisi sabit, duruşu değişmeyen bir Osmaniye sevdalısı olmasıdır.
Bugün geriye dönüp baktığımızda, Hüseyin Çelik’in bıraktığı iz yalnızca yöneticilik yaptığı yıllarla sınırlı değildir. Ticaret Borsası’nda attığı adımlar, ekonomi dünyasında kurduğu güçlü iletişim ağı, çiftçiden esnafa, üreticiden yatırımcıya kadar herkesin yanında duran yaklaşımı ve siyasi arenada sergilediği zarafet; kentin hafızasında silinmeyecek bir portre oluşturmuştur.
Her şehir, kendisine değer katan insanlarıyla büyür. Osmaniye’nin de ticaretine, tanıtımına, sosyal hayatına ve siyaset kültürüne damga vuran bu güçlü isimleri unutmaması, geleceğe dair vizyonunun önemli bir parçasıdır.
İmam Hüseyin Çelik, işte bu değerlerden biridir: Sessiz ama etkili bir güç… Sade ama kararlı bir karakter… Hizmeti önceleyen gerçek bir memleket insanı…
Onun çalışmalarını hatırlamak ve gelecek nesillere aktarmak, hem bu şehre hem de onun emeklerine duyduğumuz saygının bir gereğidir.