Araçtan çaldıkları çantayı boşaltıp fark edilmemek için yerine bıraktılar

Marketin boş kaldığı dakikaları boş geçmedi kendi iş yeri gibi kasayı boşaltıp gitti

Girdiği markette kasaları boşaltıp üstüne soda içti

Markette unutulan cüzdanın içini boşaltıp geri getirdi

Bir dediğini iki etmediği çalışanı kasayı boşaltıp yarısını harcadı

Fabrikayı bir gece de boşaltıp kayıplara karıştılar

Meyve suyunu boşaltıp, uyuşturucu koydu

İşyerinin önündeki çiçek saksını boşaltıp alıp gitti

Banka hesaplarını boşaltıp kayıplara karıştı

Yükleniyor