ADANA - Adana`da dilenciler Ramazan Bayramı nedeniyle vatandaşın duygularını istismar etmek için bebeklerini kullanıyor. Her yakalanan dilenciyi de Osmaniyeli olarak lanse eden Adana Büyük Şehir Belediyesi Zabıta Müdürü Zafer Arslan`ı tüm Osmaniyeliler adına kınıyoruz ve bir daha Osmaniye`nin adını karıştırarak demeç vermesi halinde kendisini mahkemeye vereceğimizi de ifade etmek istiyoruz. Müdür Arslan`ın son demecini aynen yayınlıyoruz. Ramazan ayı ve bayramla birlikte dilencilerin sayısı hızla arttı. Adana`da bütün cami önleri ve vatandaşların yoğun olduğu köşe başları adeta dilenciden geçilmiyor. Ancak bu yıl dilenciler taktik değiştirdi. Daha önce engelli görüntüsü ile kendilerini acındırmak dilenciler arasında moda iken şimdi bebek istimrarı başladı. Özellikle kadınlar yanlarına aldıkları 1aylık bebeklerle kaldırıma oturarak dilenme yolunu seçiyor. Bebeklerin kendi çocukları olduğu bile belli olmayan kadınlar, bebeklerin aç olduğunu kullanarak vatandaşlara duygu sömürüsü yapıyor. Yoldan geçen vatandaşlara, "Allah rızası için bebeğe süt alamıyorum. Bebeğe süt parası" diyerek dileniyor. Vatandaşlar ise kadına değil bebeğe acıyarak para veriyor. Dilenciler yağmura, sıcak havaya aldırmadan bebeğin canı pahasına onu kullanarak para kazanmanın mücadelesini veriyor. Bebek ise kadının kucağında rezil bir şekilde gürültü ve araba egzoz dumanlarının arasında yüzü açık bir şekilde duruyor. HALBUKİ O BEBEKLER ONLARIN BİLE DEĞİL Adana Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürü Zafer Arslan, Adana`da yaklaşık 200`ü bulan dilenci olduğunu söyledi. Arslan dilencilerin sabahın erken saatinde arabalarla Kozan`ın Turgutlu köyünden, Osmaniye ve çevre ilçe ile köylerden gelerek dilendiğini kaydetti. Arslan, dilencilerin özellikle Ramazan ayı ve dini bayramlarda artış gösterdiğini belirterek, "Bu insanlar bunu bir meslek haline getirmiş. Bunlar özellikle dini bayramlarda, insanların duygularının hassaslaştığı dönemlerde mantar gibi türüyorlar.İnsanlar bunlara acıyor ve para veriyor. Ama bunları bitirmenin tek yolu bunlara para vermemek" dedi. Arslan dilencileri zabıta ekiplerinin cami önleri ve kaldırımlardan topladığına, Kabahatlar Kanunu`na göre 62 TL ceza yazdığına ancak akşamleyin geri bırakmak zorunda kaldığına dikkat çekerek şunları kaydetti: "Biz alıyoruz ama geri bırakıyoruz. Ceza yazıyoruz. Ödeyip ödeyip gidiyorlar. Bunları dilencilikten ıslah edici yerlerin olması gerekiyor. Aksi takdirde bunun önüne geçemeyiz." Arslan, dilenciliğin önüne geçmenin en önemli yolunun vatandaşların dilencilere para vermemesi olduğunu vurguladı. Arslan, dilencileri önlemek için, onlara para verenlere ceza vermenin bile düşünülmesi gerektiğini söyledi. Dilencilerin Ramazan ayı ile birlikte yöntem değiştirdiğini ve engelliler yerine kadınları ve daha yeni doğmuş bebekleri kullanmaya başladıklarını ifade ederek, "Bunlar o kadar insafsız ki kolay yoldan para kazanmak için 1 aylık bebeği bile kullanıyorlar. Adana`nın en işlek caddesinde arabaların vızır vızır geçtiği yerde bebeklerle birlikte dileniyorlar. Bebek istismarı yapıyorlar. Halbuki o bebekler onların bile değil. Vatandaş buna kanmasın" diye konuştu Arslan dilencilerin çok zengin olduğunu, dini bayramlarda bazı dilencilerin üzerinden bin TL`ye yaklaşan miktarda para çıkarttıkları günler olduğunu, bu nedenle vatandaşların bunlara kanmaması gerektiğini sözlerine ekledi.
