ANTALYA - Türk Radyoloji Derneğince Antalya'da düzenlenen "42. Ulusal Radyoloji Kongresi - TÜRKRAD 2021" sona erdi.
Dernek Başkanı Prof. Dr. Tuncay Hazırolan, Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde, 26-31 Ekim'de gerçekleştirilen kongrenin ardından yapılan basın toplantısında, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde radyoloji camiasının da ciddi sıkıntılar yaşadığını söyledi.
Kovid-19 nedeniyle 9 meslektaşlarının hayatını kaybettiğine işaret eden Hazırolan, en çok kayıp veren üçüncü bilim dalı olduklarına ve hastanın en çok gördüğü doktor grubunun radyologlar olduğuna dikkati çekti.
Radyolojisiz bir tıbbın olmayacağını dile getiren Hazırolan, "Özellikle Kovid-19 döneminde diğer branşların hastaya uzak durmasıyla, ultrasonla hastayla ilk temasa geçen hekim grubunu radyologlar oluşturuyor. Anjiyografilerde de durum aynı. Çok hastalıklar geçirdik, kayıplarımız oldu. Önlemler alınmasına rağmen hala hasta olan arkadaşlarımız oluyor. Aşılamanın verdiği güvenle daha rahat davranmaya başladık." diye konuştu.
Hazırolan, doğru tedavinin uygulanabilmesi için en kritik noktanın radyolojik görüntüleme olduğunu kaydetti.
Genelde görüntülemeyle tanı konulduğunu aktaran Hazırolan, "Derneğimizin önümüzdeki süreçte en önemli misyonlarından biri, halkımıza radyolojiyi anlatmak olacak. Radyoloğun ne olduğunu hala toplumumuz tam olarak anlayabilmiş değil." dedi.
- "MR tedavi edici bir özellik değildir"
Kongre Genel Sekreteri Prof. Dr. Pınar Koşar ise tıpta hasta-doktor ilişkisinin son dönemde hasta-tetkik ilişkisine döndüğünü ve bunun sakıncaları olduğunu vurguladı.
Bazı hastaların "Doktora gittim MR bile çekilmedi." diye söylemlerde bulunduğunu belirten Koşar, şunları söyledi:
"MR, tedavi edici bir özellik değildir. Doktorun hastayı muayene edip, gerekiyorsa MR'a yönlendirmesi gerekir. Hemen hasta acil MR'a giremeyebilir. Radyolojinin bir laboratuvar gibi algılanması doğru değil. Biz laboratuvar değiliz, klinik branşız. Bir plan dahilinde uygun tetkikleri yaparak, sonrasında hastaya en uygun raporu yazarız."
