Osmaniye`de 35 yıldır siyaset dünyasının içinde yer alan ünlü politikacı Ali Binboğa ile keyifli bir sohbet yaptık. İşte Binboğa ile yaptığımız çok özel röportaj.?Yıllar yıllar önce, onu er meydanında binlerce, on binlerce er kişiyi ve hatta hatun kişiyi lirik üslubuyla coştururken tanımıştık? Tabii, o zamanlar şimdiki Cumhuriyet Meydanı yoktu Osmaniye?de, onun yerine İş Bankası önü var idi.. Meydan görevi görürdü orası..! Halka hitap etmek isteyenler ile konser vermek isteyenler hep İş Bankası?nın önünde buluşurdu sevenleriyle-gönüldaşlarıyla? ?Elinde mikrofon, sağ cenahın özgün müzikçilerini andıran karizmatik adam; herkesi, ama herkesi coşturuyor, mensubu olduğu siyasî partinin propagandasını yapıyordu? Bilmeyenler, tanımayanlar, onu bilenlerden-tanıyanlardan öğreniyordu o gün akşam; Ali Binboğa derlermiş, bir coşkulu yürek adammış? Şimdi geldik bugünlere; bir konuşalım, konudan konu açalım, bakalım neler diyor, diye koyuca ve keyiflice bir sohbete daldık Ali Binboğa ile?Kimi insan vardır, ne giyse üstüne ?cuk? diye oturur, giydiği yakışır.. Kimi insan da vardır ki, ölçüsüne göre bile elbise diktirse yine de bir türlü yakışmaz, kimse de yakıştıramaz ve elbiseyi o kişi taşıyamaz.. O elbise sanki kendisinin değilmiş gibi durur bedeninde.. Ve hatta ruhunda! Böyle bir betimleme, kimi insanların karakterini anlatırken de pek uygun düşer? Osmaniye?de 7?den 70?e herkesin tanıdığı ve gerçekten ama gerçekten samimiyetle sevdiği Ak Parti Osmaniye eski İl Başkanı Ali Binboğa ile yaptığımız söyleşiyi kaleme alırken bütün iyi cümlelerin, olumlu ve güzel tanımlamaların, tabiri caizse ?cuk? diye onun kişiliğine oturduğuna kanaat getirdik? Kuşkusuz bu arada John Morley?i de yâdetmek geldi içimizden. Adam ne esaslı lâf etmişti yıllar yıllar önce?En doğru isim: Ali BİNBOĞA?Siyasetle ahlâkı ayıranlar, ikisinden de bir şey anlamamış demektir? diyen İngiliz tarihçi, eğitimci, gazeteci yazar ve siyasetçi John Morley mevta olduğunda biz Cumhuriyet?i kurmakla meşguldük. Marley, Türkiye?nin uzağında bir adamcağız idi.. 1923 yılında İngiltere?de mevta oluvermişti.. Son nefesinde kelime-i şahadet getirebilseydi keşke! Defin işlemleri sırasında biz Cumhuriyet?i ilân ettik mi etmedik mi elbette bilmiyorum, zira o zamanlar ben ?Kalû Bela?da ikâmet etmekteydim.. Her neyse; bu İngiliz meslektaşımızın (ne de olsa siyasetçiliğinin, eğitimciliğinin ve tarihçiliğinin önünde geliyordu gazeteciliği) sözlerini çağrıştıran Ali Binboğa?nın genel profilini dikkate alınca, röportaj için doğru bir ismi belirlediğimizi düşünüyoruz? Siyaset kazanının kaynadığı bu dönemde ismi-soyismi duyulmamış nice nice kişilerin ortaya dökülmesiyle hafızamızda yer tutan Ali Bonboğa ile bir okkalı söyleşi yapalım istedik? Asıl amacımız, ismi belirsiz ?sonradan siyasetçi? kişiler enflasyonunda Ali Binboğa?ya ?Siyasetçinin özelliklerini? sorup öğrenmekti aslında.. Pek tabii ki, onunla konuşunca ve düşüncelerini yeniden dinleyince Nasrettin Hoca?nın ?Kuyu nedir?? sorusuna verdiği yanıtı anımsadık? ?Kuyu minarenin tersidir? yanıtı Hoca Nasrettin?in zekâsını, ?Siyasetçi ahlâklı olmalı? sözü de Ali Binboğa?nın erdemini ortaya dökmeye yetiyordu elbette.. Siyasetçinin evrensel özellikleriHangi partiden olursa olsun, herkesin gönlünde taht kuran, her yaş grubundaki insanların yüreğinde sevgi ve saygı izleri bırakan bu coşkun siyasetçinin, şu ?aday adayı enflâsyonunda? siyasetle ve birçok konuyla ilgili düşüncelerini merak ediyorduk? Zaten bildiğimiz, ancak kendi dilinden teyit ettirdiğimiz John Marley?in sözlerinin tıpkısının aynısını telaffuz edince, Ali Binboğa?ya neden ?Ali Baba? payesi verildiğini iyice anlamış olduk? Siyasete âşık bu adamın iki cümlesinden birinin, iki icraatından ötekinin ?Siyaset ahlâktır? vurgusu, bizim satırlar dolusu anlatmak istediğimize tercüman oluyordu! ?Siyasetçinin gözü pek olmalı? Gözünü budaktan, sözünü dudaktan sakınmamalı? Seçimden seçime laf cambazlığı yapmamalı? diyor sohbetimizin ilk dakikalarında Ali Binboğa.. Hayran kalıyoruz bu cümlelere, mimiklerimizden bunu anlayınca da ?Bunlar evrensel kuraldır siyasetçi için, kişiye özel değildir? Böyle olunması gerekiyor, bu özellik yoksa kişide, siyasete hiç girmemeli? diye hatırlatıyor..! Hatırlıyoruz, doğru söze ne nedir ki..!?Eh, ?Kimler siyasetçi olmasın, siyasete girmesin? türündeki sorumuz da infilâk ediyor hâliyle; artık onu da ?Mef?ulü muhâlifinden? siz çıkarın?Elbette ki siyasetçi adaletli, kararlı-azimli olmalıdır? Dönüp yakın geçmişe bakıyoruz, Ali Binboğa?nın Osmaniye için didinmelerini hatırlıyoruz, pes diyoruz, ?Bir iş bir kişiye bu denli mi uyar? diye düşünüyoruz; çünkü onun aktif siyasetteyken, yani Ak Parti İl Başkanı görevindeyken koşturmalarını-görev coşkularını hatırlıyoruz? Yıllar önce, yani İş Bankası önündeki boşluğun ?meydan rolü? yaptığı yıllar ile şimdi zaman arasında geçen zamanda tanışmışlığımızın-muhabbetimizin yoğunlaştığı Ali Binboğa?yı eşinin ameliyatından hemen sonra da görev başında görünce söyleyecek söz bulamadığımız gibi, şimdi de bir cümle kuramıyoruz..! Galiba, siyasetçi biraz uçuk ve deli-dolu olmalı.. Olmalı ki, halkın özlediği rüyalar gerçekleşmeli? Başkasının rüyasını gerçekleştiren adam olmalı siyasetçi bence..! Ali Binboğa, nam-ı diğer Ali Baba, bunu başarabilen ender insanlardan, ender siyasetçilerden biridir. Ki, bu kesin ve net; hatta iki kere iki dörttür!İşte, gerçek başarı öyküsü?Ak Parti Osmaniye eski İl Başkanı Ali Binboğa, söyleşi saatimiz yaklaşırken telefonla bizi arıyor; ?Şu anda hastanedeyim, bir dostumuz kalp ameliyatı olmuş, gecikirsem beni hoş görün?? diyor. Diyor ama dakikası dakikasına da yetişiyor randevumuza.Osmaniyeli?nin sevdiği, ilgi duyduğu bir isim Ali Binboğa? İktidar partisinin İl Başkanı olduğu dönemde de sonrasında da bütün hizmetleri birebir takip ettiğini biliyoruz. Amerikalı kişisel gelişim uzmanı ve yazarı Dale Carnegie?den ve onun taklitçisi yerli yazarların şablon başarı öykülerinden bıktık ya; o nedenle hemen soruyoruz ?Ali Baba?ya siyasetteki bu başarılarının ardındaki gerçekleri? Açıklıyor, başarısı sır olmaktan çıkıp yine ?evrensel kurallar? ile örtüşüyor? ?Osmaniye?de 35 yıldır siyasetin içindeyim? Siyaset ki; kimi zaman iftiraların, dedikoduların ve acımasızlığın kol gezdiği bir garip arenadır; işte ben bu yürek isteyen arenada kaldıysam, bunu samimiyetime, hizmet aşkıma borçluyum?? diyorAli Binboğa, ?Siyasete ne zaman, nasıl ve neden girdiniz?? sorumuzu gayet özet ve özel yanıtlıyor: ?1975 yılında, bu ülkenin doğru ve samimi siyasete ihtiyacı olduğunu ve bunu benim de sunabileceğime inandığım için siyasete MSP Gençlik Kolları?nda atıldım.. Daha sonra ise siyasete Akıncılar Derneği Yönetim Kurulu üyesi, Millî Türk Talebe Birliği ve Millî Gençlik Vakfı İlçe Başkanlıkları, RP, Fazilet ve Ak Parti İl Başkanı olarak devam ettim?? Hep de güzel vesilelerle sürekli gündemde kalabilmeyi, siyasetin acımasız arenasında yok olmadan bildiği doğru yoldan emin adımlarla yürüyebilmeyi bir tek unsura borçlu olduğunu söylüyor Ali Binboğa: Siyasette var olmak için kendi gayreti haricinde etrafında ve kamuoyunda ona inanan binlerce insanın desteği ve teşviki? İşte bu kadar onun siyasetteki süreklilik sırrı!Siyaset kapısı ne kapısı?Hiçbir dönemde, hiçbir görevde hiç kimseyle kırılmayan dökülmeyen, il başkanlıkları dönemlerinde de hiçbir siyasi parti aleyhinde konuşmayan, yalnızca yaptıkları ve yapacaklarıyla ilgilenen ve bu çerçevede Osmaniye?de herkes tarafından sevilen Ali Binboğa, siyasetle ilgili çok önemli ve çarpıcı sırlarını ifşa ederken onu cankulağı ile dinliyoruz??İçinde, yüreğinde yer aldığım partiye farklı kesimlerden de oy getirebilecek, her kesimden oy alacak potansiyelimi hep olumlu yönde samimiyetle kullandım, halkımızın teveccühüne mazhar oldum; işte bu özellikler beni bugünlere getirdi? diyor Ali Binboğa.. ve ekliyor: ?İki günde siyasetçi olunmuyor; yıllarca halka samimi hizmetler sunmak gerekiyor??Siyaseti hiçbir zaman iş ve ikbal kapısı olarak görmediğini özellikle vurgulayan Binboğa, siyasetteki önemli tespitlerini dile getirirken ?Bu kapı hizmet kapısıdır? vurgusunu sürekli tekrarlıyor.. Adeta Osmaniye?nin siyaset arenasına renk ve coşku getiren Ali Binboğa, eyleme dönüştürmediği ya da dönüştüremeyeceği düşüncelerini dillendirmediğini ifade ediyor, sohbetimizin koyu dakikalarında?Neden Ali Baba?Ali Binboğa?ya neden ?Ali Baba? diye hitap edildiğini bilmeyenler genel ve yüzeysel olarak şu satırlara kadar anlamıştır; lakin biz işi sağlama alıp, işin içyüzünü deşifre edelim istiyoruz; soruyoruz, o da ayarında-dozunda tevazu göstererek yanıtlıyor: ?90?lı yıllarda Refah Partisi İl Başkanlığı yaptığım dönemde başladı bu söylem? Herkesten Allah razı olsun, bana Ali Baba demeye başladılar, özellikle genç kesim bunu pek sıkça dile getiriyordu? Neden böyle bir söylem kullanma ihtiyacı hâsıl olmuştu? Çünkü.. özellikle gençlerle iyi diyalog kurduğum için? Fazilet Partisi?ndeki milletvekilliği seçimleri döneminde bu Ali Baba sözü başladı, fakat asıl Ak Parti Osmaniye İl Başkanı olduğum dönemde ilimizden üç milletvekili çıktıktan sonra yaygınlaştı?? Gerek siyasette, gerekse normal yaşamda kimseyle küskünlüğü dargınlığı olmayan, siyasetten bir şeyler almak için değil hep bir şeyler verebilmek için siyaset arenasında yer aldığı bilinen Ali Binboğa, Ak Parti İl Başkanlığı dönemindeki başarısını değerlendirirken de özetle şunları söylüyor: ?Şeffaf il başkanlığı yaptım.. Her ay basın toplantıları gerçekleştirerek, partimin şeffaflığını herkese gösterdim... Sürekli yaptığım bu basın toplantıları sayesinde de kamuoyu her icraatlarımızdan sürekli olarak bilgilendirildi? ?Güney Çevreyolu macerası?Sabrımız ve merakımız, sükûnetimizin önüne geçiyor ve Ali Binboğa?ya kendi döneminde hayata geçirilen şu meşhur Güney Çevre Yolu?nun öyküsünü soruyoruz? Önceden ihalesi yapılmış ve yarısı bitmiş durumdaki bu yolun açılabilmesi için ne mücadeleler vermemiş ki Ali Binboğa? Dönemin Bayındırlık Bakanı ile görüştüğünü ve büyük destekler aldığını hatırlatarak merakımızı şu cümleleriyle gideriyor: ?Osmaniye?ye kazandırılmasında görev aldığım, çaba sarf ettiğim hizmetleri öyle her fırsatta dile getirmeyi sevmiyorum, ancak sorduğunuz için kısaca anlatayım? Dönemin bakanından para sözü, müteahhitten de TV?de canlı yayında işi bitirme söz aldık; fakat iş yine de bitmemişti? Daha sonra ise Kara Yolları?yla diyaloglar kurarak ihalenin iptal edilmesini ve başka bir müteahhidin işi üstlenmesini sağladık. Müteahhidin taahhüt ettiği zamanda işi teslim edebilmesi için bürokratik kolaylıklar sağlanmasına yardımcı olduk? Uzun hikâyeler, olaylar cereyan etti, sonunda Güney Çevre Yolu hizmete açıldı..? Cebeli Bereket Kültür MerkeziAli Binboğa?nın Ak Parti Osmaniye İl Başkanı olduğu dönemde gerçekleştirdiği önemli bir hizmetini daha hatırlıyoruz? Cebeli Bereket Kültür Merkezi! Gerçi o ?Bana özel bir durum değil, hepsini Ak Parti yaptı? dese de, biz ve herkes biliyor ki; Binboğa, Osmaniye?ye hizmetler kazandırılması için tüm kapıları hep zorladı durdu bugüne kadar? Bilirsiniz, geçmişten bugüne kültür merkezlerinin kaderi hep aynıdır? Temeller atılır, inşaatlar bir türlü bitirilemez ve kültür merkezleri hep yılan hikayesine dönüşür..! Osmaniye?deki Cebeli Bereket Kültür Merkezi de elbette aynı kaderi paylaşmaktayken, Türkiye?de 11 yılda rekor seviyede bitirilen ender kültür merkezlerinden biri oluverdi. Daha bugün gibi hatırlıyoruz Ali Binboğa?nın bu yöndeki olağanüstü gayretlerini ?Devlet inşaatlarının geç bitirilmesi ya da hiç bitirilememesi? kaderimiz olmamalıydı; yürekten hizmet aşkı taşıyanlar buna rıza göstermemeliydi; işte bu deli ve coşkun yüreklerden biriydi Ali Binboğa? Aynı keza Vilayet konağının da taahhüdünden önce bitirilmesi için de uğraştı, takip etti.. TV?de ve radyolarda müteahhidi canlı yayına çıkarttı, herkesle iddialara girdi ve nihayetinde bitirilmesine vesile oldu.Zorkun yolu, çile doluydu?Özelikle de dillere destan Zorkun yolu.. En çok da bu efsaneleşen olayı sormak istiyorduk Ali Binboğa?ya? Dile kolay! 30 yıldır kangren olmuş Zorkun yolu., Ali Binboğa?nın gıpta edilecek, başarı öyküsü olarak örnek gösterilebilecek önemli bir icraatı? Dışarıdan bakınca, Binboğa, Zorkun yoluna başladı ve bitirdi.. Hâlbuki, işin içyüzünü bilenler bilir, Binboğa çılgınlar gibi çaba sarfetmişti Zorkun Yolu?nun genişletilmesi ve asfaltlanması için? Zorkun ki, Osmaniye?nin simgesi, Osmaniyeli?nin gözbebeği; bu nedenle Zorkun?a giden yol ise her şeyden çok daha önemliydi?Zorkun yolunun, Uludağ yolunu kıskandıracak genişliği ve kalitesine ilişkin bir değil, birkaç enteresan detay var..! Örneğin? Bazı müteahhitler yolun genişletilmesi için 8 trilyon lira hesap çıkarmıştı; dönemin Ak Parti İl Başkanı Ali Binboğa bu yolu KDV dâhil 550 milyar liraya yaptırmıştı? Bu önemli detayı bilenler, her daim ona sürekli olarak dua ediyor, minnettarlıklarını bildiriyor.. Genişletme çalışmaları bittikten sonra da yine Ali Binboğa?nın teşvikiyle asfalt dökülmüştü de her kesimden, her siyasî görüşten Osmaniye halkı, müteşekkir olmuştu? Biz bile daha dün gibi hatırlıyoruz Ali Binboğa?nın Zorkun yolu macerasını? Zorkun?a giderken ya da Zorkun?dan Osmaniye?ye dönerken mutlaka herkes görmüştür Ali Binboğa?yı bir çam ağacının altında düşünürken, elinde metreyle yolu ölçerken veyahut bir iş makinesinin üstende bizzat çalışmayı incelerken? Sanki Ak Parti İl Başkanı değil de bir yol mühendisi gibi gece gündüz çalıştığına herkes şahit olmuştu?Aslında böyle olmalı siyasetçi.. İşinin başında olsun, kentine ve ülkesine kazandırsın.. Galiba ?duyarlı siyasetçi? profili budur!Siyasetçi rüya görebilmeli, hayal kurabilmeliHerkesin düğününde - cenazesinde bulunun ve adam gibi de devletin tek kuruşunun heba edilmemesi için büyük titizlik gösterip, tüyü bitmemiş yetimin hakkının heba edilmemesi için gayret eden siyasetçilere çok ihtiyacımız var, çok..!Şu anda Ak Parti?nin İl Başkanı değil fakat yine de Osmaniye için, Türkiye için onlarca proje üreten ?Ali Baba? bu payenin doğuş efsanesine yakışır duruşunu hiç bozmuyor? Ve biteviye projeler üretip herkesle paylaşıyor.. Ondaki bu coşkuya ve enerjiye gıpta ederek soruyoruz: ?Ali Bey, Osmaniye için daha başka neler yapılması gerekir veya neler yapacaksınız.?? Birkaç cümlede yanıtlıyor bunu Binboğa? ?Osmaniye için yapılması gereken birçok iş var.. Fakat, söz Zorkun?dan açılmışken yıllardır konuşulan fakat hiçbir zaman hayata geçirilmesi için somut ve ciddi adım atılmayan teleferik projesini söyleyebilirim.. Millî pak meselesinin çözümünü hemen konuşabilirim veya yaylalardaki tapu meselesinin nasıl tek kalemde sonuçlandırılacağını anlatabilirim? Teleferik, milli park veya tapu meselesini çözmek çok zor değil??Binboğa?ya göre siyasetçi hayal kurmalı ve rüyasını görmeli yapacağı işlerin?Bu ülkenin çok ihtiyacı var hayaller kurabilen siyasetçilere.. Ve gerçekten yapacağı işlerin rüyasına yatan ve rüyasını görebilen çok ender siyasetçi profillerinden biri de Ali Binboğa?dır? Bu samimiyetinin halktaki tezahürünü oğlunun düğün merasiminde görmüş ve oldukça duygulanmıştı Ali Binboğa? İl başkanlığını bıraktığı halde peşinden on binlerce insanı sürükleyen müstesna bir siyasetçidir Ali Binboğa? Polisevinde oğlu için yaptığı düğün merasimine beş binden fazla kişi katılmış, belediye başkanı Kadir Kara bile nikâh kıymak için bir saatte ulaşabilmişti düğün merasimine? Aynı keza annesinin vefatında da Osmaniye?deki hemen herkesin taziye evine akın akın gitmiş olması acaba başka hangi cümlelerle izah edilebilir? Buna ister samimiyet-iyi niyet deyin, ister frekans ve pozitif elektrik deyin? Adı her ne olursa olsun, Osmaniye?de böyle bir siyasetçinin varlığından gurur duyduğumuz aşikârdır.Hayaller kurabilen ve yapacağı işlerin rüyasını görebilen siyasetçilere ihtiyacımız olacak her daim? Osmaniye için en iyi temenni: Ali Binboğa hep bizimle kalsın?