Çocuklarımızın yetişmeleri ve karakterlerinin oluşmasında anne-babanın ve özellikle de çevrenin büyük etkisi vardır. Anne-babanın davranışlarında zaman zaman değişmelere sebep olan faktörlerden birisi de ilk çocukla ikincisi veya en küçük çocuklarıyla diğerleri arasındaki adaleti sağlamada zaaf göstermeleri veya çocuklarıyla beraber kendi gelişmelerinde de yaşanan olumlu veya olumsuz değişimlerdir. Çocuklarımız hanelerimizin bitmeyen ve tükenmeyen neşesi, ülkemizin geleceği ve güvencesi, dünya hayatının süsü (Kehf Suresi:46), evlerimizin bereketi (Kenzül irfan 338) ve Yaratanımızın biz insanlara birer emanetidir. Mensubu olmakla övündüğümüz mukaddes dinimiz İslam ve sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) asırlar öncesinden çocuklara nasıl davranılması gerektiğine dair evrensel ilke ve uygulamaları ortaya koymuştur. Cenab-ı Hak bir ayeti kerimede bizlere emanet olarak verilen evlatlarımızı himaye ve korumamızı emrederek şöyle buyurmaktadır: ?Biliniz ki mallarınız ve çocuklarınız birer imtihan sebebidir ve büyük mükâfat Allah?ın katındadır.? (Enfal Suresi:28) Başka bir ayeti kerimede de ?Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyunuz.? (Tahrim Suresi:6) buyrulmuştur. Peygamberimiz (s.a.v.) de ? Hiçbir baba çocuğuna güzel terbiyeden daha üstün bir hediye vermiş olamaz.? (Seçme hadisler:3/30), ?Çocuklarınıza güzel muamelede bulunun ve onları güzel terbiye edin.? (Seçme hadisler:3/30) buyurarak her konuda olduğu gibi bu konuda da bizlere örnek olmuşlardır. Evlerimizde sıcak ve samimi havanın devam etmesi, ailede yaşayan fertler arasındaki sevgi ve saygının uzun ömürlü olabilmesi ancak ebeveynlerin evlatlarına karşı adaletli olmalarıyla mümkün olacaktır. Şefkatte adalet, merhamette adalet, sevgide ve onun bir gösterimi olan öpücükte bile adalet, kısacası ciğerparemiz olan çocuklarımız ile ilgili tüm iş ve işlemlerimizde adaleti elden bırakmamalıyız. Zira Allah âdildir, âdil olanları sever (Hucurat Suresi: 9). Ailede kardeşler arasında samimi diyalogların oluşması, dayanışma ve yardımlaşma köprülerinin sağlam temeller üzerine kurulması da yine ebeveynlerin evlatlarına karşı adil ve eşit muamelede bulunmalarıyla ancak mümkün olacaktır. Hayatımıza renk katan ciğerparelerimizi öpmekte dahi adaletli olmamız talep edilirken çocuklardan birini diğerine tercih etmek, birini kollamak, kayırmak diğerlerinde kıskançlık ve hırçınlık duygularının artmasına, kardeşler arasına soğukluk ve düşmanlık girmesine sebep olacaktır.