Depremzede çocukların Antalya’daki mutluluğu
Deprem bölgesinden Antalya’ya gelen çocuklar, konakladıkları oteldeki etkinliklerle bir nebzede olsa kötü günlerin izlerini silmeye çalışıyor.
Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremde, evleri yıkılan depremzedeler Antalya’ya gelmeye devam ediyor. Depremzedelere oteller ve kamu misafirhaneleri kapılarını açtı. Antalya’ya gelen depremzede sayısı 100 bini aşarken, aileler ve çocuklar oteldeki imkanlarını ve yaşadıkları o anları anlattı.
‘Ne varsa üstümüze düşüyordu"
Depremzede Fatma Kaplan, depreme uykuda yakalandıklarını hatırlatarak, "Uykunun içerisinde gümbürtüye uyandık. Televizyon, fotoğraflar duvarda neler varsa üstümüze düşüyordu hepsi. Sokağa kaçtık. Kar ile yağmur birbirine karışmış. O soğuklarda arabaya bindik. Köye kız kardeşime gittik. Kız kardeşimde kaldık. Oradan bu otele bizi davet ettiler. Allah razı olsun. Kurban olduğum Allah bir daha göstermesin yaşatmasın. Allah razı olsun çok memnunuz" dedi.
"Herkes çok üzgün"
8 yaşındaki Ela Kuruçolak, “Zor bir dönemdi çok korktuk. Depremin durmasını bekledik, ardında hemen aşağı indik. Arabanın içerisinde bekledik. Bizimde kayıplarımız var, herkes çok üzgün ve perişan. Sonra Antalya geldik. Otelimiz çok iyi bir yer, iyi ağırlanıyoruz ve mutluyuz" diye konuştu.
"Uyuyabiliyoruz"
12 yaşındaki Leyla Doğan, babasının sesiyle uyandığını anlatarak, "Deprem olduğu için çok korktum, ev fazla sallanıyordu. Bazen arabalarda kaldık, bazen spor salonunda, bazen fabrikada kaldık. Ve bu otele geldik. Burası çok güzel. Her şey ücretsiz. Yemeğimizi yiyebiliyoruz, uyuyabiliyoruz en azından. Bu otelde kalmamızı sağlayan kişiye teşekkür ediyorum. Allah’a da çok teşekkür ediyorum canımızı almadığı için" dedi.
"Uykuda yakalandık"
9 yaşındaki Hazel Şahin, “Herkes uyuyordu. Kalktığımızda neye uğradığımızı şaşırdık. Uykuda yakalanmak çok kötü bir şey. Merdivenler yıkılmıştı, nereden ineceğimizi bilmiyorduk. Enkaz altında kalanlar vardı. Burası çok güzel herkes rahat rahat uyuyabiliyor. Bir yandan telaşlı bir yandan rahat bir yerdeyiz" ifadelerini kullandı.
"Ücretsiz oyuncaklar var"
8 yaşındaki Yiğit Kaplan, deprem günü annesinin kendisini uyandırdığını hatırlatarak, " Beni yatağının yan tarafına attı. Sonra ben ne oluyor dedim. Annem ağlamaya başladı. Sonra babam kalktı. Televizyonu tuttu ama yere düştü. Sonra yola çıktık başka bir yere gittik sonra buraya geldik. Burayı çok beğendim. Burada günlerim güzel geçiyor, ücretsiz oyuncaklar var" dedi.
"Acıları bir nebze azaltmak istiyoruz"
Otelin aşçıbaşı yardımcısı Ahmet Korkmaz ise "Depremzedelerimiz geldiği günden beri 3-4 gündür operasyonumuz yoğun. Yöresel yemeklerle onlara hizmet etmek adına her konuda yardımcı olmaya çalışıyoruz. Çocukların patates kızartması ve fast food tarzı talepleri oluyor. Bizler de yardımcı olmaya çalışıyoruz. Diğer misafirlerimiz de yörelerine ait bir şeyler isterlerse imkanlar dahilinde her şey büfemizde geniş bir portföyümüz var. Daha önce misafirlerimize ne veriyorsak şu anda da o şekilde, hatta daha iyilerini vermeye çalışıyoruz. Bir sınırımız yok. Keşke daha fazla imkan olsaydı, keşke daha fazla odamız olabilseydi ama maalesef şu anda doluyuz. Depremzedelerimizin açılarını bir nebzede olsa azaltabilmek amacımız bu yönde umarım bir katkımız olur” açıklamasını yaptı.