Erdoğan, Şırnak`ta miting yaptı

Erdoğan, Şırnak`ta miting yaptı

ŞIRNAK - Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Şırnak`ta BDP ile CHP`nin iş birliği içinde olduğunu ileri sürerek, "Dikkat ederseniz bir kaset numarası çevirdiler. Ben bunlara girecek değilim. Bunlar benim işim değil. Bunlar CHP`nin, MHP`nin kendi iç sorunlarıdır. Kendi sorunlarını kendileri çözsün. Eğer temizlenmek istiyorlarsa kendi problemlerini kendileri çözsün" dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan kepenklerin kapalı olduğu Şırnak`ta, Cumhuriyet alanında halka hitap etti. Konuşmasında BDP`lileri ağır bir dille eleştiren Erdoğan, Kandil-Silivri ilişkisini dile getirerek, bağımsız milletvekili adaylarının bu bölgeye hiçbir şey veremeyeceğini ifade etti. CHP`nin Kürtleri ve Kürtçe`yi yasaklayan bir parti olmasına rağmen şimdi BDP ile ittifak halinde olduğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, reddi, inkar ve asimilasyon politikalarını kendilerinin kaldırdığını söyledi.Konuşmasında BDP`yi kepenk kapatma eylemleri düzenlemekle suçlayan Başbakan Erdoğan, "Şırnak`a 12 Eylül halk oylamasında yüzde 89 kararı verdikleri için teşekkür ediyorum. Katılım tehditle, şiddetle engellenmemiş olsaydı Şırnak`ta evet oyu çok daha fazla çıkardı. Demokrasiden, özgürlükten, değişimden korkanlar, hukukun üstünlüğünden korkanlar Şırnak`ta tehditle, baskıyla korku salarak benim vatandaşlarımı sandığa gitmesini engellemek istediler. Hizmet siyasetinden korkanlar, AK Parti`nin kardeşliksiyasetinden gözleri kamaşanlar, Türkiye`de huzurun istikrarın kardeşliğin devamından kaygı duyanlar, boykot adı altında çetelere destek verdiler. Barış diyerek, özgürlük diyerek, hak hukuk diyerek yola çıkanlar 12 Eylül`de olduğu gibi bugünde milli iradeyi susturma mücadelesinin içine girdiler. Ben bugün sizlerle hasbihal etmeye geldim. Bugün sizlerle kucaklaşmaya, sizlerle dertleşmeye geldim. Ben bugün size gönlümdekileri, Türkiye`de sahnelenen oyunu deşifre etmeye geldim. Ben ne istiyorum biliyormusunuz? Türkiye`de oynanan oyunu Şırnaklı kardeşim görsün. Gelirken yolda oturan genç arkadaşlarımı gördüm. Elini kaldıracak ama kaldıramıyor. Ben selam veriyorum sonra kaldırıyor. Bu korku niye? Kaldıracak ama hissediyorum kaldıramıyor. İşte o elleri engelleyenlere 12 Haziran`da gereken cevabı vermeye var mıyız? İstiyorum ki, burada söylediğim sözler dalga dalga yayılsın Şırnak`taki tüm evlere, köylere kardeşlerimize ulaşsın. Zira ben populizm yapmaya, olmayacak vaatler vermeye, sizleri kandırmaya değil,yaptıklarımızı sizlere anlatmaya, yapacaklarımız için de ruhsat istemeye geldim. Ben sizlerle hesaplaşmaya değil, kardeşlik hukukumuzun bir gereği olarak sizlerle helalleşmeye geldim. Işığa gözlerini kapatanlar hiçbir zaman gerçeği görmezler. Gerçeklere kulaklarını tıkayanlar hiçbir zaman doğruyu bulamazlar. Burada birileri sizlerin ışığı görmenizi, gerçekleri duymanızı engellemek istiyor. Burada birileri tehditle, zorbalıkla, korkutarak, sindirerek, kandırarak sizin iradenize ipotek koymak istiyor. Buradabirileri on yıllardır olduğu gibi gençlerin kanından, anaların gözyaşından beslenmeye devam etmek istiyor. Geçtiğimiz cuma günü Van`da 1940`lı yıllara ait 5 tane resmi belgeyi açıkladım. CHP döneminde Kürtçe kitapların, Kürtçe kasetlerin bakanlar kurulu kararıyla yasaklandığını resmi belgeleriyle gösterdim. Bakanlar kurulu kararı burada. Burada CHP`li bakanların imzası var. Cumhurbaşkanı İnönü`nün imzası var. Türkiye 1940`lardan 2002 yılına kadar AK Parti`ye kadar Kürt kardeşlerime karşı inkar, red veasimilasyon politikası izlemiştir. Kürt kimliği, Kürt kültürü, Kürt dili yasaklanmış, yok sayılmış, inkar edilmiştir. Allah aşkına Mem-u Zin kitabından korkan, masum bir aşk hikayesinden tedirgin olan, bunu yasaklayan zihniyet bu ülkeye hizmet üretebilir mi? Milletin dertlerine çare olabilir mi? Ahmede Hani`nin bir aşk hikayesi. Buna yasak koydular. Ferhat ile Şirin, Arzu ile Kamber, Leyla ile Mecnun neyse şurada, Cizre`de yatan Mem-u Zin de işte odur. Birbirine hasret bırakan zihniyet, fitneci vezirzihniyeti neyse, Mem-u Zin kitabını yasaklayan zihniyet de odur. 1940`larda bakanlar kurulunun yasakladığı o kitabı 2010 yılında Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak biz bastık. Biz yayınladık. Tek başına bu bile Türkiye`nin hangi noktaya ulaştığının göstergesidir. İnkar red ve asimilasyon politikalarının neticesinde on yıllar boyunca sadece bu bölgede değil, 780 bin kilometrenin tamamında insanlar sistemli şekilde baskı altında tutuldular. Sadece Kürtlere değil, farklı olan herkese,inançlılara sistemli bir zulüm uygulandı. Camiler kapatıldı, müze hatta ahıra çevrildi. Bu ülkede ilmihal kitapları toplatıldı. Bakanlar kurulu kararıyla bunlar yasaklandı. CHP sadece 1940`larda değil, 2002 sonrasında da aynı şekilde inkar, red ve asimilasyonu çok güçlü şekilde savunan bir parti olmuştur. Yeni CHP`nin yeni genel başkanı mecliste bir arkadaşı `Dersim`de tabii ki analar ağlayacaktı` dediğinde onu alkışlamış, ardından gereğini yapsın demiş, uyarıyı alınca da susmuş sesini çıkarmamış birkişidir. Yeni CHP`nin yeni genel başkanı milli birlik ve kardeşlik projesine karşı durmuş, önünde durmuş, engel olmuştur. Kardeşliğe karşıdır. `Nerede bu Ergenekon gidip üye olacağım` diyecek kadar çete sevdalısı olduğunu açık açık belirtmiştir. Bu genel başkan çetelerin avukatlığını bir adım öteye taşırmış CHP`nin çetelere kol kanat germesini sağlamıştır. Biz 3 kasım 2002 seçimlerinde yeni bir süreç başlattık. Biz inkar politikalarına, red politikalarına asimilasyona kesinkes son verdik. AK Parti milletinkurduğu, sizin kurduğunuz bir partidir. AK Parti sizin partinizdir. Sizden aldığımız güçle, iradeyle, yetkiyle bu ülkede demokrasiyi daha ileri standartlara ulaştırmanın mücadelesini verdik. Yılmadan, yorulmadan geri adım atmadan, çetelerle mücadele ettik" dedi. "BİRBİRİNİN HASMI GİBİ GÖRÜNEN TARAFLAR ARASINDA İRTİBAT VAR" Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, birbirinin hasmı gibi görünen taraflar arasında irtibat olduğunu daha önce açıkladığını belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü: "Şu hususun altını çiziyorum. Ben geçtiğimiz haftalarda tekrar tekrar ortada bir komplo olduğunu, bir tezgah olduğunu, çirkin bir senaryonun uygulanmak istendiğini söyledim. Birbiriyle uç gibi, birbirinin hasmı gibi görünen taraflar arasında irtibat olduğunu söyledim. Çetelerle terör örgütünün aynı hizaya geçtiğini, muhalefet partilerinin AKParti`ye karşı açık bir saldırı başlattıklarını ifade ettim. İşte söylediklerim tek tek çıkıyor. Önce bir kaset numarası çevirdiler. Ben bunlara girecek değilim. Bunlar benim işim değil. Bunlar CHP`nin MHP`nin kendi iç sorunlarıdır. Kendileri çözsün. Kendi sorunlarını kendileri çözsün. Eğer temizlenmek istiyorlarsa kendi problemlerini kendileri çözsün. Bizim işimiz hizmet biz buna bakacağız. Yeni bir adım. Silivri ile Kandil arasındaki irtibata bakın. Şu anda CHP, BDP muhabbetiyle bu tescillenmiş durumda,tıkır tıkır işliyor. Tezgah işliyor. Türkiye`nin demokrasi mücadelesi karşısında bir kez daha çetelere can suyu verilmek isteniyor. Biz CHP`nin de MHP`nin de Sivas`ın ötesine geçmesini, buralara gelmesini istedik. Vatandaşla kucaklaşmalarını her zaman istedik, teşvik ettik. CHP genel başkanı sonunda Van`a, Diyarbakır`a ve Hakkari`ye geldi. Elbette sevindirici. Ama dikkat edin Hakkari`de 150 oy alan CHP son yaptığı mitingte BDP`lilere yeni baştan hitap etti. Orada olan CHP`li değil BDP`li. Bütünhareketleriyle ortada zaten. Yani milleti nasıl aldatırız, bugün burada oynanan oyununu çarşı pazarda o gün Hakkari`de oynadılar. Benim vatandaşım orada kepenk kapatmadı, kepenkler kapattırıldı. Bir gün önceden vatandaşa tehditler gönderildi. `Gidin ekmeğinizi alın yarın kapalı olacak` diye. Bunların hepsini biliyoruz. Bütün evlere gereken talimatları verdiler. Tehditler yapıldı. Niye? `Yarın buraya başbakan geliyor, kimse buraya gelmeyecek`. Buna rağmen yüreğini ortaya koyup gelen vatandaşlarıma hitapettim" şeklinde konuştu. "BUNLAR ÇETELERİ YENİDEN DİRİLTMEK İÇİN İŞ BİRLİĞİ YAPIYOR" Şırnaklı vatandaşların bu oyunlara gelmediğini söyleyen Başbakan Erdoğan, meydanların gümbür gümbür dolduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan, "Şırnak`taki kardeşlerim görüyorum ki bu oyuna hiç gelmediler, gümbür gümbür bu meydana geldiler. Şırnaklı kardeşim, şimdi buradan sormak gerekmez mi bu muhabbet nerden geliyor böyle? Ne kadar güzel bir muhabbet. Bu ülkede Kürt meselesinin hiçbir zaman sahibi olmayan bu CHP ile Kürt meselesinden beslenen BDP bugün kol kola girmiş durumda. Yıllarca Kürt kimliğini,Kürtçe`yi inkar eden, yıllarca benim Kürt kardeşlerime zulmeden CHP ile güya Kürtlerin temsilcisi olan BDP bugün iş birliği yapmış durumda. Sormak gerekmez mi ne oldu size? Sizi bir araya getiren, buluşturan, iş birliği noktasına getiren ne? Bunlar çeteleri yeniden diriltmek için iş birliği yaptılar. Bunlar çetelere yeniden can suyu vermek için iş birliği yaptılar. Kan ve gözyaşı üzerinden iş birliği yaptılar. Türkiye`yi 2002 öncesine götürmek için iş birliği yaptılar. Çünkü 2002 öncesi karanlıktı, çetelercirit atıyordu, çeteler ülkeye istedikleri gibi istikamet veriyordu. 2002 öncesi red vardı, inkar, asimilasayon vardı. 2002 öncesinde müdahaleler, kışkırtmalar yoluyla siyaset şekillendiriliyordu. Milli irade üzerine ipotek kuruluyordu. Aynı şey bugün de yapılmak isteniyor. CHP yeni genel başkanı sakız isteyene sakız, gazoz isteyene gazoz veriyor, elma şekeri isteyene elma şekeri veriyor, hızını alamıyor faşizm isteyene komünizm, devletçilik isteyen devletçilik, özerklik isteyene özerklik vaat ediyor. İlke,sınır yok, istikamet, rota hiçbir şey yok" ifadelerini kullandı. Konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu`na yüklenen Başbakan Erdoğan, "Hem başörtüsüne özgürlük diyor, onlarla ilişkiyi kurmaya çalışıyor, öbür taraftan İstanbul Avcılar`da benim başörtülü hanım kardeşlerimi rahibe kılığına sokuyor. Hem inanç özgürlüğü diyor hem CHP`nin din üzerindeki baskılarına sahip çıkıyor. Bir garip insan, gidiyor Veysel Karani türbesinde dua ediyor hemen yarım saat sonra Allah-u Tela`nın ismini edepsizce ağzına alıyor ve `statükonun Allah`ı Ankara`dadır` diyor. Şu hale bak.Bunları söyleyen belli. Batıda, sahillerde milliyetçilik pazarlıyor, burada kepenk kapattırılmasına, esnafın mağdur edilmesine, ekonomik özgürlüğüne destek veriyor. Ekonomik özgürlüğünün kısıtlanmasına destek veriyor. İnşallah 12 Haziran çetelerin bir kez daha kaybedeceği tarihtir. Ben buna inanıyorum Şırnak çetelere yol vermeyecek. Şırnak sandığa gidecek. Bir kez daha özgürlük, kardeşlik diyecek. Sizlerin verdiği destekle, sizin verdiğiniz yetkiyle bu ülkeye 8,5 yıl boyunca çok hizmet ürettik. Bir yandanekonomiyi büyüttük, demokrasiyi büyüttük, Türkiye`nin uluslararası itibarını büyüttük, bütün engellemelere çetelerin tüm kışkırtmalarına rağmen, demokrasi mücadelesinden asla taviz vermedim" dedi. "KANDAN BESLENENLERE, SİLAH TÜCCARLARINA DEĞİL, KARDEŞLİĞE OY VERİN" AK Parti iktidarında Şırnak`a yapılan hizmetleri de anlatan Başbakan Erdoğan, 12 Haziran seçimlerinde kandan beslenenlere değil, kardeşliğe oy verilmesi çağrısında bulundu. Başbakan Erdoğan, "12 Haziran`da kan, gözyaşı, şiddetten beslenenlere değil, silah tüccarlarına kazandıranlara değil, kardeşliğe oy vermenizi istiyorum. 12 Haziran`da çetelere değil, çetelerle mücadeleye destek olmanızı istiyorum. Biz hizmet için yola çıktık. Kucağımız hizmet dolu yanınıza geldik. 73 ayrı eserin açılışını yapacağızburada. Bunlar 317 trilyonluk yatırım. Bunları Şırnak`a kazandırıyoruz. ABD`de George`un, Almanya`da Hans`ın, Helga`nın çocuğunda bu olacak da benim Şırnak`ımın Ahmet`inde Mehmet`inde Ayşe`sinde onların çocuklarının elinde niçin elektronik bir kitap olmasın. Bizim onlardan aşağı kalır yanımız yok. Şırnak da büyüyecek. Bu kararlı gidişle her yönüyle attığımız bu adımlarla Türkiye dünya ile yarışıyor. Bizim kitabımızda Türk-Kürt ayrımı yok. Biz yaratılanı yaradandan ötürü seviyoruz. Hizmet istiyoruz sayınbaşbakan diyorsanız oy vereceğiniz yer AK Parti`dir. Çünkü milletin karşısına çıkıp daha henüz yüzde 10 barajının hesabını yapan bu bağımsızlardan size bir şey gelmez, bunlardan yar olmaz. Bunlar gerilim politikalarından nemalanıyorlar, terör örgütü destek verecek, bunlar da oy kazanacak. Kandan, gözyaşından besleniyorlar. 12 Haziran inşallah gelin barışın, kardeşliğin, dayanışmanın ve hizmet üretmenin karşılığının taçlandırıldığı bir gün olsun. Biz sizi seviyoruz. Biz size inanıyoruz ve biz ayrımcılığahayır diyoruz ve dikkat edin bu döneme, biz batıda ne varsa, doğuda da o olacak dedik. Bunu yaptık, yapıyoruz. Ama bir de BDP`li belediyelere bakın, hali görün. AK Parti`li belediyelere bakın hali görün. Onlar da belediye onlar da. Ama bunlar aldıkları paraları nereye gönderiyor, benim aklım almıyor, biraz da siz düşünün. Herhalde anlamışsınızdır" diye konuştu. Başbakan Erdoğan mitingin ardından açılışlara katıldı. Yaklaşık 2 bin polisin görev aldığı Şırnak`ta Başbakan için geniş güvenlik önlemleri alındı. Başbakan Erdoğan yol güzergahında gördüğü çocuklara oyuncak dağıttı. Şırnak programının ardından Başbakan Erdoğan Batman`a gitmek üzere yola çıktı.



Güncel 25.10.2016 05:45:04 0

İlginizi Çekebilir

1

Isparta'da kalorifer kazanının patlaması sonucu yangın çıkan evdeki 3 kişi yaralandı

2

Mersin'de çikolata yedikten sonra rahatsızlanan 10 öğrenciden 7'si taburcu edildi

3

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Mersin'de konuştu:

4

"İyilik Korosu" Türkan Şoray ile Mersin'de aynı sahneyi paylaşacak

5

Hatay'da tır dorsesinde 220 bin adet uyuşturucu hap ele geçirildi

6

Bozyazı ilçesinde kamyonetle çarpışan motosikletin sürücüsü yaralandı

7

Dünya 9-17 Yaş Grupları Hızlı ve Yıldırım Satranç Şampiyonası Antalya'da başladı

8

Hatay'da Türk Kızılay ve Kore Kızılhaçından depremzede çocuklara etkinlik

9

Akdeniz'de görülen Hint-Pasifik kökenli oluklu yengeçler İskenderun'da inceleniyor

10

Kahramanmaraş'ta lise öğrencilerine Sahil Güvenlik Komutanlığı tanıtıldı