ANTALYA (AA) - Gelecek Partisi Genel Baskani Ahmet Davutoglu, "Beyrut bir Orta Dogu degil, evrensel olarak küçük kozmopolit bir yerdi. O manzaralari görünce yüregim yandi." dedi.
Partisinin yarin yapilacak Alanya kongresi ve ilçe baskanligi binasinin açilisi için kente gelen Davutoglu, bir restoranda medya temsilcileriyle bulustu.
Davutoglu, burada, Alanya'nin turizm cenneti ve büyük bir tarim hazinesi oldugunu belirterek, Türkiye'nin her bölgesinin farkli özellikler içerdigini söyledi.
Pandemi sürecinde her seyi erteleyebileceklerini ancak sagligi ve gidayi erteleyemeyeceklerini gördüklerini vurgulayan Davutoglu, "Gelecekte bir ülkenin ulusal stratejide en önemli ayagi saglikli, dogal ve organik gida tedarigi olacaktir. Dünyanin, degil Türkiye'nin, en iyi tarim yapabilecek, çesitlendirebilecek önemli yer de Akdeniz bölgesidir." diye konustu.
- "O manzaralari görünce yüregim yandi"
Beyrut'ta yasanan patlamayla ilgili gördügü manzaranin kendisini çok üzdügünü belirten Davutoglu, sunlari kaydetti:
"Beyrut'un en önemli iç krizlerinin bir çogunda bizzat arabuluculuk yaptim. 2008 Cumhurbaskanligi krizini Türkiye olarak o zaman taraflar arasinda biz çözdük. O zaman basdanisman olarak gittim. Beyrut'un her tarafinda Müslümanlarla Hristiyanlar, Sunnilerle Siiler, Araplarla orada az da olsa bulanan Dürziler ve Türkmenler... Beyrut bir Orta Dogu degil, evrensel olarak küçük kozmopolit bir yerdi. O manzaralari görünce yüregim yandi. Canli, hareketli bir sehirdi."
Patlamanin sebepleri üzerinde çok degisik yorumlar oldugunu aktaran Davutoglu, söyle devam etti:
"Ortadogu'da, Arap baharinda o gençlerin demokrasi, özgürlük taleplerini bastiran otoriter, diktatör rejimlerin, geri gelme çabalari ve bunlari da destekleyen uluslararasi çevreler var. Geri de geldiler, büyük ölçüde. Misir'daki darbe, Suriye'de kimyasal silah kullanan rejim, Libya'da hayati boyunca gizli ellerin piyonu olmus Hafter denen adam... Nereye bakarsaniz bakin halkin içinden çikmis veya halkiyla birlikte yönetecek liderler veya yapilar birer birer yok edildi. Bizim bu konudaki yaklasimiz her zaman baris ekseninde olmak zorunda."
