ERZİN - 8 Mart Dünya kadınlar günü çeşitli eğlence ve meydanlarda mitinglere kutlanırken, Erzin eğitim-Sen temsiciliğide önceki gün gece Işık oğlu resturantta sazlı sözlü eğlence gecesi düzenledi. Siyasi partilerden CHP, SHP VE Erzin belediyesinin katkılarıyla yalpan eğlence gecesine Erzin belediye başkanı Mehmet Güven, belediye başkan yardımcısı Şükrü Özgür meclis üyeleri İsmail Özsoy, Caner Erçökük, Osman Şevket Özdemir, CHP Erzin ilçe başkanı Mahmut Elmas oğlu, yönetim kurul üyesi Muzaffer Mert, ADD Ezin şube başkanı Emin Avan, SHP ilçe başkanı Nevzat Vural, Yeşil kent sulama kooperatifi başkanı Mustafa Vural, Erzin eğitim ?sen temsilci başkanı Necdet Sökmen,CHP Erzin kadın kolları başkanı Münir?e Özaslan,ve kalabalık davetliler iştirak ettiler. Gecenin ilk konuşmasını CHP kadın kolları başkanı Özaslan yaptı. Erzin eğitim Sen temsilcisi Necdet Sökmen ?de yaptığı konuşmada şunları söyledi? 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla hazırlamış olduğumuz bu geceye hoş geldiniz onur verdiniz. Ben konuşmama 8 Martla Başlamak istedim. Kadın haklarıyla ilgili olarak günümüzden çok eskilere doğru dönüp baktığımızda 8 Mart 1857 yılında Chicago?lu kadınların daha iyi iş koşulları mücadelesi için ilk adımı attıklarını görüyoruz. Tüm bu adıma sebep günde 15- 16 saat kadar çalıştırılmalarıydı. Haklı talepleri ise 10 saatlik iş günü, daha iyi iş koşulları ve daha iyi ücretti. Bu amaçlarla Amerika?nın Chicago kentinde başlayan kadın hareketi, zor kullanılarak bastırılmıştır. Çıkan olaylarda birçok kadın öldü, birçoğu tutuklandı. Aradan 50 yıl geçtikten sonra 8 Mart 1908?de kadınlar yine Chicago`da yürüyüşe geçtiler. 50 yıl önceki taleplerine yenilerini de eklediler; 8 saatlik iş günü, oy hakkı ve çocuk emeği ile ilgili talepler gibi. Maalesef bu direnişte zorla ve kanlı bir şekilde bastırılmış 140 kadın öldürülüp birçoğu da tutuklanmıştır. İki yıl kadar sonra? Clara ZETKİN 1910 yılında Kopenhag? daki kadın konferansında öldürülen kadınların anısına, 8 Mart? ların ?DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ? olarak kabul edilmesini önerdi. Ve bu öneri kabul edildi. 1977 yılında ise Birleşmiş Milletlerin genel Kurulunda 8 Mart`ın ? Dünya Kadınlar Günü? olarak kabul edilmesiyle tarihsel süreci de göz önünde bulundurduğumuzda bir zafere ve mücadeleye giden yolu düşünmeden edemiyor insan... Türkiye`de ise Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında 8 Mart ? Emekçi Kadınlar Günü ? olarak kutlanmaya başlandı. "Emekçi Kadınlar Günü" 8 Mart 1975 yılında daha yaygın olarak kutlandı ve sokağa taşındı. "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programında Türkiye de etkilenmiş, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapılmıştır. 1980 askeri darbesiyle kadınlar günü dört yıl anılmadı 90? lardan sonra 8 mart daha geniş katılımlarla kutlanır oldu. Ülkemizde ve dünyanın bir çok yerinde kadınlar hak ve özgürlüklerini, demokratik taleplerini tam olarak elde etmiş değillerdir. Bu durum üçüncü dünya ülkelerinde daha belirgindir. Ancak kadınlarımız çoğu dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de bir meta, ucuz iş gücü olarak görülmekte, özellikle tarım ve sanayi sektörlerinde ve daha bir çok işkolunda çoğu sosyal güvenceden yoksun olarak çalıştırılmakta ve emekleri sömürülmektedir. Ülkemiz şartlarında özellikle erkek egemenliğine bağlı olan kadınlarımız itilip kakılmakta, çoğunu duymadığımız aile içi şiddete, töre cinayetlerine maruz kalmaktadır. Hele son yıllardaki AKP iktidarı döneminde uygulanan gerici politikalarla kadınlarımızın sindirilmeye çalışıldığı ve dini baskılarla yavaş yavaş ikinci plana atıldığı da bir gerçektir. Çıkartılan türban yasası bunun en açık göstergesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Kadınlarımızın hiçbir zaman inancından dolayı örtünmesine karşı değiliz. Ancak türban bir siyasi simge olarak kadınlarımıza ve kızlarımıza dayatılmakta ve en kötüsü başını örten İslam örtmeyen gayri İslam olarak topluma empoze edilmeye çalışılmakta, toplumda laik anti laik ikilemi gibi tehlikeli bir oyun oynanmaktadır. Değerli dostlar ne var ki AKP dini inancın örtünmede değil insanın beyninde yüreğinde olduğunu unutuyor. Ama onlarda haklı; birileri ABD?den emir ve fetva yağdırıyor onlarda uyguluyor, adım adım cumhuriyet kazanımlarının altını oyup boşaltıyorlar. Ama AKP ve yandaşlarının unuttuğu bir gerçek var ki; bizim kadınlarımızın Kuvvayi Milliye ruhundan geldiğini, Bizim kadınlarımızın Laik Demokratik Cumhuriyetin kurucusu olduğunu, Bizim kadınlarımızın Mustafa Kemalin kadınları olduğunu, Bizim kadınlarımızın çağdaşlıktan, özgürlüklerinden asla ve asla taviz vermeyeceklerini unutmaktadırlar. Bizler Eğitim Sen olarak; yaşadığımız bu zor günlerde sinmeyeceğiz, geri adım atmayacağız, gericiliğe yobazlığa bağnazlığa, ülkemizin dinselleştirilmesine asla müsaade etmeyeceğiz, Kadınlarımızı Taliban zihniyetine orta çağ karanlığına kara çarşaflara teslim etmeyeceğiz, hele hele Cumhuriyet kazanımlarından, özgürlüklerimizden asla taviz vermeyeceğiz. Hazırlamış olduğumuz bu geceye desteklerini esirgemeyen eğitim emekçisi ve Tüm Bel sen?li dostlarımıza, İlçemiz Cumhuriyet Halk Partisi İlçe teşkilatına ve CHP İlçe Kadın kollarına, Sosyal Demokrat Halkçı Parti ilçe Teşkilatı ve kadın kollarına ayrıca davetimizi kırmayarak bizleri onurlandıran davetlilere teşekkür ederim. Çalışan çalışmayan bütün dünya kadınlarının, ülkemin kadınlarının hayatımızda doğumdan ölüme kadar her anımızda, varlıklarıyla onurlandığımız, bizi biz yapma yolunda yüreklerindeki sevgi ve şefkati karşılıksız veren fedakar kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar gününü kutluyor, hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyor, bütün konuklarımıza iyi eğlenceler diliyorum.?dedi Gecede ayrıca belediye başkanı Güven tüm kadınlara karanfil dağıttı. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar devem eden eğlencede, Dörtyol eğitim-sen halk müziği sanatçılarının sazla çalıp söylediği halk türküleri eşliğinde, kadınlar pistten hiç ayrılmadılar ve bol bol halay çekip oynadılar.
