Erzincan’da önceki gün gece kardeşi tarafından bıçaklanarak öldürülen Türkçe öğretmeni Ayşegül Taşkın, kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.
Önceki gece saat 24.00 sıralarında meydana gelen olayda, Gaziantep’in Nizip ilçesinde Türkçe öğretmeni olarak görev yapan Ayşegül Taşkın (35), bir süredir psikolojik sorunlar yaşayan kardeşi Ali Nazım Taşkın’ı (28) hastanede tedavi görmeye ikna etmek için memleketi Erzincan’a geldi. Oturdukları dairede anne ve babası uyurken kardeşini ikna etmek için çaba sarf eden öğretmen Ayşegül, biranda bıçaklı saldırıya uğradı. Kardeşi tarafından kalbinden ve vücudunun çeşitli yerlerinden bıçaklanan Ayşegül Taşkın olay yerinde hayatını kaybetti.
Olayın ardından gözaltına alınan zanlı Ali Nazım Taşkın, emniyetteki sorgusunun ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Ayşegül Taşkın’ın cenazesi, kılınan cenaze namazının ardından Terzi Baba Mezarlığında dualarla toprağa verildi. Cami-i Kebir Camisinde kılınan cenaze namazına Erzincan Valisi Mehmet Makas, Milletvekilleri Süleyman Karaman ile Burhan Çakır, Belediye Başkanı Bekir Aksun, siyasi parti il başkanları, Milli Eğitim Müdürü Aziz Gün, Ayşegül Taşkın’ın ailesi, yakınları ve meslektaşları katıldı.

Öğrencilere en acı haber
Öte yandan Gaziantep’in Nizip ilçesinde bulunan Enver-Mebrure Okan Ortaokulunda Türkçe derslerine giren ve tedavi görmesi için ikna etmek istediği kardeşi tarafından Erzincan’da öldürülen 35 yaşındaki Ayşegül Taşkın’ın ardından öğrencilerine acı haber verildi. Olayın olduğu gün Ayşegül öğretmenin öğrencilerine okul 1 günlüğüne tatil edilirken, olaydan bir gün sonra öğrencilerine acı haber verildi. Rehber öğretmenleri eşliğindeki öğretmenler tüm sınıflara dolaşarak, çok sevdikleri Ayşegül öğretmenin ölüm haberini verdi. Haberi alan öğrenciler ise büyük üzüntü yaşadı. Sık sık okulda bulunan gurur tablosundaki Ayşegül öğretmenin resimlerine bakan öğrenciler, boş kalan öğretmenler masasındaki ders ve yoklama defteri ile avundu. Öğrencilerin çok sevdiği öğretmenlerine hitaben yazdığı mektup ve resimler, oturdukları sıraların üzerinde daha önceden Ayşegül öğretmene verdikleri çeşitli çiçek ve hediyeler ise boşalan öğretmenler masasının üzerinde gün boyu kaldı.