Amerikalılar ?Bu ülke bizlere atalarımızdan miras değil, torunlarımızdan ödünç alınmıştır? derler. Bizde ise ülkemiz atalarımızdan mirastır. Bizlerde mirasçılarız. Öyleyse mirasyediler gibi miras kalan tarlayı tapanı, pılı pırtıyı, dükkânı, atı, arabayı kolayca satabiliriz düşüncesi hâkimdir. (Babalar gibi satarız diyenleri kast etmedim!) O tarlanın hangi emeklerle, o mal mülkün hangi fedakârlıklarla alındığını bilse hiçbir mirasyedi kendisine miras kalan mülkleri har vurup harman savurur muydu? Ya da şöyle söyleyelim bu mal mülk bana torunlarımdan ödünç alınmıştır diye düşünen bir kimse, torunlarından emanet dahası ödünç mal mülke gözü gibi bakmaz mıydı? Torunlarını düşünen bir insan herhalde torunlarına daha iyi bir gelecek bırakmak için elinden geleni yapardı. Bunun için olmazsa olmaz şart tabii ki daha iyi bir ülke, yani Türkiye bırakmanın gayreti içinde olurdu! Şimdi, sizler hocam ne büyük (!) laflar ettin, biz bunları düşünememiştik diye dalga geçmeye başlamadan ben fikrimi doğrudan söyleyeyim. Bugünkü Türkiye, mirasyedi öğretmenlerin eseridir. Yok, daha neler? Öğretmenler ne yapsın? Öğretmenlerin ne yetkisi vardır ki, etkileri olsun? Bu tür soruları artırabilirsiniz. Hatta öğretmenlerimizi mazur göstermeye çalışabilirsiniz. Israrla bugünün sorumlusu dünkü öğretmenlerdir demeye devam ediyorum. Yani bugünkü emekli öğretmenler!Aklınıza hoca Cumhuriyetimizin kurucusunun Eğitim ve Öğretmenlerle ilgili sözlerinden daha yeni haberdar oldu da, o heyecanla yazıyor diye gelebilir. Hani ?Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.?, ?Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.? gibi herkesin bildiği sözler. Önemli olan o sözleri bilmek, değil o konuda ne yapıldı, sonuç ne oldu onu sorgulamaktır? Gerçekten ne yapıldı? Haydi, sorularla bir fikir jimnastiği yapmaya çalışalım;1-Ülkemizin bugün içinde bulunduğu durumu göz önüne alırsak, öğretmenlerimiz hiç de başarılı olmamışlar diyebilir miyiz? 2-Öğretmenlerimiz arasında ?Türkiye?de her şey Güllük, Gülistanlık hatta Lale (!) devri yaşanıyor? diye bir iddiada bulunacak kimse var mıdır, acaba?3- Bugün evet efendimci veya ben bilmem ağabeyler, ablalar bilir zihniyetine sahip biatçi nesilleri kimler yetiştirdi?4-Ağabeyler, ablalar, efendiler, evler, yurtlar, burslar, okullar vasıtasıyla gençlere birileri sahip çıkarken öğretmenler nerelerdeydiler?5-Ülkenin milli birlik ve beraberliğine Silahla kast edenlerle Türk Ordusu mücadele ederken, İrfan Ordusu kendi alanında gerekli mücadeleyi gösteriyor mu? 6-Siyasi İradelerin hatalı uygulamaları konusunda Öğretmenler fikirlerini söyleyebiliyorlar mı? Fikirlerini ve tepkilerini bireysel olmasa bile Eğitim amaçlı Sivil Toplum Kuruluşları vasıtasıyla ortaya koyabiliyorlar mı?Soruları sormaya devam etsem bana kızacaksınız. En iyisi öz eleştiriyi sizler yapın! Ben yine emekli öğretmenlerimize sözü getirmek istiyorum. Göz göre göre torunlarınızın zor şartlarda yaşamasını ister misiniz? Kalkınmış bir Büyük Türkiye rüyanız yok mudur? ?Olmaz olur mu?? dediğinizi duyar gibi oluyorum. İyi ama ?biz unumuzu eledik, eleğimizi astık? mazereti sorumluluktan kaçmak olur. Bu milletin sizin engin tecrübe ve fikirlerinize ihtiyacı var. Neler yapabileceğinizi eminim benden daha iyi bilirsinizdir. Hani Gaspıralı İsmail ?Bu millete hizmet etmek istiyorsanız elinizden gelen işle başlayın!?diyor ya, sizde hemen başlayın. Unutmayalım ?Yaşlı demek, ölü demek değildir!?