HATAY (AA) - OZAN EFEOGLU - Hatay'da 42 yasinda açik liseyi bitirip üniversite okuyan, 54 yasinda akademisyen olan yillarin kaynak ustasi Mehmet Yusuf Çelik, geç basladigi okuma serüvenine 60 yasinda doktora diplomasi alarak devam ediyor.
Antakya'da zorlu hayat kosullari ve ekonomik sikintilar sebebiyle ilkokuldan sonra okulunu birakmak zorunda kalan Çelik, kaynak ustaligindan akademisyenlige varan yasam öyküsü ve mücadele azmiyle takdir topluyor.
Açik liseyi 42 yasinda bitirdikten sonra üniversite sinavina giren ve Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü'nü kazanan Çelik, mezun olduktan sonra ayni üniversitede yüksek lisansini yapti.
Bununla da yetinmeyen Çelik, bu yil Nevsehir Haci Bektas Veli Üniversitesi'nde doktorasini da tamamlayarak egitim kariyerinde büyük basari elde etti.
MKÜ Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde ögretim görevlisi olarak kariyerine devam eden Çelik'in, okuma askiyla verdigi mücadele gençlere örnek oluyor.
- Okumak benim içimde hiç sönmeyen bir atesti
Çelik, AA muhabirine yaptigi açiklamada, okumanin kendisini için bambaska bir anlam ifade ettigini söyledi.
Içindeki okuma sevgisini anlatirken duygulu anlar yasayan Çelik, sunlari kaydetti:
"Ben uzun yillar okulun önünden geçemedim isime giderken hep ara sokaklari kullandim okula bakamadim. Otobüse bindigimizde okula giden çocuklari gördügüm zaman içim paramparça olurdu eve gelince aglardim ama yine çalismaya devam ettim. Okumak benim içimde hiç sönmeyen bir atesti ve firsat elime geçtiginde de bunu gerçeklestirmeye gayret ettim. Sosyal yasantimdan, ailem ve arkadaslarimdan çok fazla ödün vermek zorunda kaldim ama hepsine degdi."
Kaynakçiligi da severek yaptigini ifade eden Çelik, ustalik yaptigi dönemlerde birçok çirak ve kalfa yetistirdigini aktardi.
- "Diplomami annemin elinden almayi çok isterdim"
Üniversiteye basladigi yillarda yasindan dolayi sinifindaki genç ögrencilerin kendisini garipsediklerini fakat daha sonra hepsiyle çok iyi dost oldugunu belirten Çelik, üniversite yillarinda birçok talihsizlik yasadigini vurguladi.
Mezuniyetini görmeyi en çok annesinin istedigini belirten Çelik, söyle konustu:
"Beni çok üzen bir durum yasadim, annem benim üniversiteye girisimi gördü ama mezuniyetimi göremedi. Mezuniyetime bir yil kala final sinavlarimin baslayacagi aksam annemi kaybettim. Ben annemin elinden diploma almayi çok isterdim. Annemde sanki bir suçluluk duygusu vardi. 'Ben okutamadim' seklinde bir düsüncesi vardi oysaki o günkü sartlar bunu gerektiriyordu. Dolayisiyla diplomami basta anneme ve babama ithaf ettim."
- "Ilim bayragini ögrencilerime teslim etmek istiyorum"
Bir yandan kaynakçilik meslegini sürdüren ancak okuma atesinin hiç sönmedigini vurgulayan Çelik, tezli yüksek lisans yaptiktan sonra Nevsehir Haci Bektas Veli Üniversitesi'nde doktoraya basladigini, 2014 yilinda da Mustafa Kemal Üniversitesi'nde (MKÜ) ögretim görevlisi olarak çalismaya basladigini belirtti.
Nevsehir Haci Bektas Veli Üniversitesinde doktora programindan 60 yasinda mezun olan Çelik, su sözlerle devam etti:
"Ben suna inandim, benim yolum tarihle bütünlesecek, bu alanda ülkeme ve insanliga faydali bir birey olmaya çalisacagim. Ögretim görevlisi olmayi hedefledim ve bildiklerimi aktarabilecegim ögrencilerime kavusacagim ümidiyle çalismalar yaptim. Bilimsel faaliyetlerime daha üst seviyede devam etmek, yüksek lisans ve doktora ögrencileri yetistirmek hedefindeyim. Hocalarimdan aldigim ilim bayragini ögrencilerime teslim etmek istiyorum. "
Yasi ilerlemis olmasina ragmen okuma arzusu içinde ukde kalmis vatandaslara tavsiyelerde bulunan Çelik, "Okumanin yasi yok diyoruz yasantimizda size bunun böyle olmadigini hissettirmeye çalisan insanlar olabiliyor ama siz kulaklarinizi her türlü olumsuz ifadelere tikamalisiniz ve hedefinize odaklanmalisiniz bunun içinde yapmaniz gereken sey; inanmak, odaklanmak ve çalismaktir." diye konustu.
Çelik'in doktora tez danismanligini yapan Nigde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektör Yardimcisi Prof. Dr. Ilyas Gökhan da, "Yaklasik 8 yil beraber çalistik, benden 6 yas büyüktü ama bunu hiçbir zaman göstermedi benden daha küçük bir ögrenciymis gibi yaklasti, çok basarili ve çaliskan biridir. Ben Mehmet Yusuf Çelik'i tanidiktan sonra hep ögrencilerime kendisini örnek gösterdim. Doktoraya basladigi zaman akademisyen degildi, kaynakçilikla geçimini sagliyordu, kaynakçiliktan kalan zamaninda doktora çalismasini yapiyordu." ifadelerini kullandi.