TUNCELİ - Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu,Tunceli`de yaptığı basın açıklamasında, AK Parti Manisa Milletvekili Bülent Arınç`ın her konuşmasında toplumu gerdiğini savundu. Tunceli`nin sorunlarını tespit edip çözüm üretmek için partisinin ilçe başkanlarıyla toplantı yapmak üzere kente gelen Kılıçdaroğlu parti binasında basın mensuplarına bir açıklama yaptı. Açıklamasında saptanan sorunları genel merkez ve parlamentoya (TBMM) taşımak üzere görevlendirildiğini, Tuncelililerin özelliklerini ve hassasiyetlerini dikkate alarak yerel seçimlere hazırlık yaptıklarını söyledi. AK Parti hükümetinin izlediği politikanın işsizliği sona erdiren değil aksine arttıran bir ekonomikpolitika olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Özel sektörün gelip buralarda yatırım yapmadığını biliyoruz. CHP olarak biz (Devletin) Doğu ve Güneydoğu Anadolu`ya doğrudan yatırım yapmasını, istihdam sağlamasını istiyoruz. Seçim bildirgemize bunu da alacağız. Çünkü geçmişte Türkiye`nin kalkınma sürecini başlatan Kamu İktisadi Teşebbüsleriydi (KİT). Önümüzdeki seçim sürecinde CHP ciddi bir ivme kazanır, iktidar olursa, özel programlarla Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) harekete geçirilecek, ciddi cazibe merkezleri oluşturulacak ve istihdam alanları geliştirilecek. Bu çerçevede çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu çalışmalarla, Ankara`dan bölgeye daha sağlıklı bakan parti konumuna gelmiş olacağız" dedi. Bir gazetecinin, Başbakan Erdoğan`ın; CHP`nin, Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğü`nün harcamaları konusunda, bu harcamaların nasıl yapılacağını bilmediğini iddia ettiğini hatırlatması üzerine Kılıçdaroğlu, "Bir devlette olması gereken saydamlıktır. Eğer Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğü`nün harcamaları çok ciddi rakamlara ulaşıyorsa, bunu sorgulamak muhalefet partilerinin görevidir. Bizim bilip bilmediğimiz değil, o paranın nereye harcandığının bize söylenmesi lazım. Sayın Başbakanlık ciddi rakamları bir yere harcıyorsa o harcamaları bizim bilmemiz lazım. Sayın Başbakan hiç lafı bulandırmasın, ortalığı karıştırmasın, o paranın nereye harcandığını oturup adam gibi açıklasın" şeklinde konuştu. Bir gazeteci tarafından, Bülent Arınç`ın ``Gazetecilerin ağızlarını tutmaları gerektiğini`` yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine, CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu, "Başbakanlar bu ülkede yaşayan her yurttaşa hesap vermek zorundadır. Her yurttaşa hesap verecek. Çünkü biz seni oraya ülkeyi yönet diye çıkardık. Ülkeyi yöneten insanların halkına hesap vermesi demokrasi gereğidir. Sayın Başbakan bunu bilmiyorsa henüz demokrasi kültürünün gelişmediğini gösterir. Sayın Bülent Arınç`ın bütün söylemlerinde toplumu irite ettiğini biliyoruz. Toplumu gerdiğini hepimiz biliyoruz. Sayın Bülent Arınç`ın demokrasi kültürünün gelişmediği kanısındayım. Basın mensuplarına susmasını söylüyorsa, bilmesi gerekir ki, en çok konuşması gereken basındır. Çünkü basın milletin gözü kulağı ve sesidir. Milletin konuşması ve dinlemesini istemiyorsanız basını susturacaksınız. Böyle anlayış olabilir mi? Basının temel görevi övmek değil eleştirmektir. Eğer siz eleştirilere tahammül etmeyecekseniz, demokrasiyi değil farklı rejimi savunuyorsunuz. O rejimin adsı da faşizmdir" ifadelerini kullandı. `Telekulak` iddialarıyla ilgili olarak ise CHP`li Kılıçdaroğlu, "F tipi örgütlenmenin Türkiye açısından ciddi bir problem olduğu kanısındayız. Yargıtay tavrını açık ve net ortaya koymuş, çok sağlıklı bir karar vermiştir. Bu karar sadece Jandarma Genel Komutanlığı`nı değil, devletin diğer istihbarat toplayan birimlerini de bağlayıcı niteliktedir. Adalet Bakanlığı mahkemenin bu kararını dikkate alarak diğer izleme olayları ile ilgili yargıya baş vurmalı. Adalet Bakanlığı bunu yapmıyor. Çünkü Adalet Bakanlığı`nın kendi hesapları var. Kendi izleme taktikleri var. Sanıyorum orada elde edilen bilgilerle belli kişiler izlenmek isteniyor" diye konuştu. Seçim konusunda da konuşan Kılıçdaroğlu, seçime `Evet` diyeceklerini savunarak, "Sayın Başbakanın yasama organını dolaylı veya doğrudan etkileyebilecek bir söylemde bulunmasını da biz demokrasi açısından uygun görmüyoruz. Erken seçim parlamentoya gelirse biz karşısında olmayız, destekleriz. F tipi örgütlenme Türkiye`nin her tarafına yayılan bir örgütlenmedir. Devlet kurumları bunu çok iyi bilmektedir. AK Parti bu örgütlenmeden medet uman bir partidir. Bu konuda önlem almayan bir partidir. Sayın Baykal,`AK Parti kendi derin devletini kuruyor` derken bu F tipi örgütlenemeye dikkati çekmiştir. Yurttaşlarımızın da bu konuda duyarlı ve dikkatli olmalarını diliyoruz" şeklinde görüşlerini dile getirdi.
