Konya deyince aklınıza ne gelir? Aklınıza demeyelim de ?Konya size neyi çağrıştırır?? diyelim. İyi de Konya kelimesi sadece bir şeyi çağrıştırmaz ki! Birçok şey aklımıza gelir. Mesela, tabii ki, ilkönce Hz. Mevlana gelir. Selçuklu?nun başkenti olduğu akla gelir. Alâeddin tepesi, Meram, Konya Türküleri, Kaşık havaları daha neler, neler akla gelir.
Daha fazla uzatmadan Konya mutfağından da söz etmeliyiz. Özellikle Konya deyince Etli ekmek, Tandır kebap ilk akla gelen yemeklerdir. Konya gibi Anadolu medeniyetinin kültür merkezi olan bir şehri anlatmaya bu sütunlar yetmez. Hem daha fazla özelliklerden bahsedip de diğer şehirleri ezmenin de anlamı yoktur, herhalde!
Başka şehirleri derken, en basitinden Osmaniye?yi ele alalım. 1996 yılı Ekim ayında il olmuş.
Aslında yeni il olduğuna bakmayın Osmaniye?de Anadolu?da önemli bir medeniyet kavşağındadır. Şöyle de diyebiliriz Güneydoğudan göç edenlerin ilk durak yeridir. Aslında Amerika gibidir.
Hani Amerika dünyada ?melting pot? yani eritme potası olarak bilinir ya, tıpkı onun gibi Osmaniye de küçük bir melting pottur. Kafkas, Kırım, Balkan, Arap göçmenlerinden, Yörük-Türkmenlere kadar herkes kaynaşmış şekilde yaşamaktadırlar. Değişik bir anlayışla belki de Adananın eski bir ilçesi olduğundan mıdır, nedir, Osmaniye dışında da kuvvetli bir hemşericilik bağı vardır.
Osmaniye?yi sadece Maraş, Antep, Hatay, Adana arasına sıkışmış bir il olarak görmeyin. Orada bütün Güneydoğu, Doğu illerimizden, İç Anadolu ve Karadeniz bölgesindeki şehirlerimizden de insanları görmemiz mümkündür.
Bu yazıyı okuyan da sanki İstanbul?dan bahsediyoruz zannedecek! Aslında İstanbul veya Marmara Bölgesinin simetriği olabilecek bir bölgenin tamamlayıcı halkası olan bir şehirden söz ediyoruz. Başka bir deyişle gelişmeye müsait bir havzadan bahsediyoruz. Mersin, Adana, Yumurtalık, İskenderun zincirine en yakın, modern tarımın yapıldığı, sanayileşmede dev adımlar atan bir ilimizi anlatmaya çalışıyoruz.
Anlatmaya çalışıyoruz deyince demek ki daha tam bilinmiyor! Hakikaten, Osmaniyeliyim dediğimizde hala belirli yaşın üstündekiler hemen soruyorlar ?Adana Osmaniye mi?? diye!
O zaman Osmaniye?nin sivil toplum kuruluşlarına büyük işler düşüyor. Eminim onlar zaten üstlerine düşen görevleri yapıyorlardır. Bizim dışarıdan gazel okumamıza gerek yoktur.
Yoktur, ama yinede biz bazı konuları hatırlatalım. Aslında bildiğiniz, düşündüğünüz, belki de yapıldığını gördüğünüz şeylerdir. Bakalım, nelermiş?
Osmaniye deyince insanların aklına ilk ne gelmektedir? Dahası Osmaniye ismi neyi çağrıştırmaktadır?
Yer Fıstığı, Püskevit(!), son yıllarda Türk Milliyetçiliğinin Merkezi(!) veya MHP Genel Başkanı Sayın Bahçelinin memleketi olması?? Sahi, sizce Osmaniye ile özdeşleşmiş kalıcı simgeler nelerdir?
Mesela bir Osmaniye Mutfağından bahsedebilir miyiz? Hemen aklıma geldi. Bizim Bayram Kömbemiz, Pekmezli kömbemiz, kıymalı saç kömbemiz, toğgamız, tirşiğimiz, başka? Tatlı niyetine Bezdirmemiz, Yağlı Ballımız, başka?
İkinci olarak bir Osmaniye folkloru, Osmaniye Türküleri, Oyun havaları vardır diyebilir miyiz? Tamam, Davul zurna ile çalınan Osmaniye Halebîsini biliyoruz! Başka?
Osmaniye?nin yetiştirdiği yazarları, şairleri, fikir adamlarını, sanatçıları, sporcuları, devlet adamlarını, politikacıları artık sormayalım! Sormayalım ama yinede bilmek hakkımız değil mi? Hadi, Yaşar Kemal?i, Ümit Besen?i, Samet Aybaba?yı biliyoruz! Başka?
Osmaniye ve yayla kültüründen bahsedelim mi? Yayla kültüründen çok yayla okulu demek daha uygun düşer, herhalde! Osmaniye?nin Zorkun yaylası eskiden kültür merkezi gibiydi! Milli fikir akımlarının en güzel yansımalarını orada öğrenmiştik! Ya şimdi?
Eyvah, birden aklıma geldi. Osmaniye?den(20) çok Konya?da(34) yaşamış birisi olarak çok laf ettim galiba! Şimdilik burada bitirelim.