OSMANİYE - Osmaniyeli merhum eğitimci şair Salih Sefa Yazar, vefatının 10. yıldönümünde Şiir Şöleni ile anılacak. Türk Ocakları Osmaniye Şubesi, Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte Salih Sefa Yazar anısına ?Şiirlerle Osmaniye? konulu şiir şöleni düzenliyor.Türk Ocakları Osmaniye Şubesi Başkanı Mehmet Çetinkaya, ?Vefatının 10. yıldönümü sebebiyle Salih Sefa Yazar hocamızı rahmetle anıyor, Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte düzenlemiş olduğumuz ?Şiirlerle Osmaniye? konulu Şiir Şöleni?ne tüm Osmaniyelileri bekliyoruz? dedi.Çetinkaya, şiir şöleninin 19 Ocak Salı günü saat 19.00?da Ahmet Şekip Ersoy Kültür Merkezi?nde düzenleneceğini bildirdi.SALİH SEFA YAZARSalih sefa Yazar hayat hikayesini şöyle özetliyor: ?1934 yılında Osmaniye?nin Zorkun Yaylasında doğmuşum. Zorkun?un o yıllarında feci soğukları ve çam oluklarından akan buz gibi suların şırıltıları ile yoğrulup şekil¬lenmişim. Takdir; beni Müftü Mustafa Yazar?la anam Ayşe Yazar?ın son çocuğu olarak göndermiş. Bu sebeple değerli bir ilim adamı olan babamın gözetiminde, yedi yaşından itibaren başladığım eğitimimi, bana insan sevgisini öğreterek devam ettirdi. Bunun sonucu olarak ilkokula başlamadan hatim indirerek Kur?an?ımızı okumayı öğrendim. 1941 ?de o zamanlar adı Yedi Kanunisani olan 7 Ocak İlkokulu?na başladım. İlkokuldan sonra üç yıl medrese eğitimi gördüm. Sonra Osmaniye Ortaokulu?nda okudum. Adana Erkek Lisesi?nde başladığım lise tahsilini İskenderun Lisesi?nin ilk mezunlarından olarak tamamladım. Daha sonra kaydolduğum İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Ede¬biyatı bölümünü bitirdim.? Salih Sefa Yazar bir öğretmendir: Öğrencilerini ?Korkutmadan okutan? bir öğretmen. Öğrencilerine edebiyatı sevdiren ve onları seven bir öğretmen. Meslek hayatı boyunca hiçbir öğrencisinin onuruyla oynamadı. Çünkü yarının başbakanlarının, cumhurbaşkanlarının onurlu olmasını istiyordu. O bir şairdir: Gavurdağları?nın bağrından akıp gelen pınarlarca berrak, Çukurova?nın bereketli topraklarında yetişen başaklarca olgun ve dolgun bir şair. O bir söz ustasıdır: Konuştuğu zaman etrafındaki insanlar, onu dinlemek mecburiyetinde hissederlerdi kendilerini; hem de saatlerce, hem de zevkle...Hocamızı rahmetle ve minnetle anıyoruz.
