DİYARBAKIR - Son günlerde Türkiye`yi etkisi altına alan soğuk ve karlı havalar hayatı olumsuz etkilerken, uzmanlar vatandaşları soğuk havalarda ciltlerin korunması hakkında uyarıyor. Özel Diyarbakır Hastanesi Dermatoloji doktoru Dr.Semahat Alp Erdal, soğuk havaya maruz kalan cildin stres altında kaldığını söyledi.Soğuk ve karlı günlerin yaşandığı bu dönemde birtakım cilt olumsuzluklarının yaşandığını belirten Özel Diyarbakır Hastanesi Dermatoloji Dr.Semahat Alp Erdal, cilt sorunlarından en çok etkilenen kesimin dışarıda çalışan kişiler, küçük çocuklar ve ileri yaş grubundan insanların olduğunu belirterek, "Ev hanımlarının ya da temizlik işlerinde çalışanların da genel olarak kullanılan tahriş edici her tür temizlik malzemeleri ile sık temasları sonucu yine daha sıklıkla sonbahar ve kış mevsimlerinde hassasiyetlerinde artış olur. Sedef hastalığı, ısı değişikliklerine uyum sağlayamayan damar hastalıkları olanlar, soğuk alerjisi olanlarda da kış mevsiminde bir artış görmekteyiz. En çok karşılaşılan değişiklik aşırı kuruluğu takiben esnekliğini kaybeden ciltte kaba görünüm, pullanma şeklinde kabuklanmalar, kızarıklık şeklinde olup, bazen şiddetli kaşıntıyla birlikte çatlaklar, kanamalar ve ağrı oluşabilmekte, alerjik bünyeye sahip insanlarda çeşitli egzemalar meydana gelebilmektedir" diye konuştu.SOĞUK HAVALARA DİKKAT Alp Erdal soğuk havalarda vatandaşların daha dikkatli olmalarının cilt için büyük önem taşıdığını belirterek, "Özellikle burun, dudaklar, kulaklar, yanaklar ve eller gibi açıkta kalan alanlarda soğuğun ve rüzgarın fiziksel etkisiyle donma noktasına yakın ısıda kısa süreyle bile maruz kalındığında kan dolaşımının bozulması ile kırmızı mor renk değişikliği, ağrı, uyuşma hissi oluşurken daha uzun maruz kalınması sonrası, his kaybı, kangren meydana gelebilir. Yünlü ya da sentetik, dar sürtünme yapan kalın giysiler, sık banyo yapılması, kalorifer, klima ya da sobalı mekanlarda soğuk dış ortamda zaten düşük olan nemin daha da azalmasıyla cildimiz daha da kurumakta ve kaşıntıya zemin hazırlamaktadır. Bir takım önler alınarak cildimizi bu olumsuzluklardan koruyabiliriz. Öncelikle rahat pamuklu giysiler tercih etmek, dışarı çıkmadan önce açıkta kalan bölgeleri kapatıcı, koruyucu giysiler örneğin bere, şapka, eldiven atkı kullanmak ve cilt bölgesine uygun yoğun nemlendiricileri en az yarım saat öncesinden sürmüş olmakta fayda vardır. Sık duş alınıyorsa hafifçe kurulandıktan sonra bitkisel yağlar ya da nemlendiricilerin uygulanması, içinde nemlendirici bulunan şampuan, vücut jeli ve sabunların tercih edilmesi, gün içinde eller kollar ve bacaklara ayaklara sık nemlendiriciler uygulanması da yarar sağlayacaktır. Ayak parmak araları temiz tutulmalı ancak terli ıslak bırakılmamalıdır. Bulunduğumuz mekanlarda kararlı ısı ortamı sağlamak ve nemi arttıracak uygulamaları tavsiye etmekteyiz. Dudaklarda da kuruma olduğu için dudak için özel nemlendiriciler kullanılmalı, günlük peeling yapan kozmetikler bırakılmalıdır. Bölgemizde sık karşılaştığımız sorunlardan biri de kaşınan yerlere kolonya kullanılmasıdır. Bu tür temaslardan da kesinlikle kaçınılmalıdır. İlk anda biraz rahatlama sağlamasına rağmen cildi daha da kurutarak şikayetleri şiddetlendirmektedir. Yine sadece yaz aylarında değil kış mevsiminde de güneş ışınlarından koruyucu ürünler tercih edilmelidir. Yağlı cilde sahip insanlar ciltlerinin neme ihtiyacı olmadığını düşünebilir ancak, yağlı ciltler için uygun el yüz ve vücut nemlendiricileri kullanmaları gerekir. Okul çağı çocuklar için dirsek, yanaklar ve ellere dışarı çıkmadan önce nemlendiriciler uygulanmalıdır. Son olarak cildin nemlendirilmesinde önemli rolü olmasından dolayı bol su içilmesini tavsiye ediyoruz" diye konuştu.
