Tarım masaya yatırıldı

Tarım masaya yatırıldı

MERSİN - Mersin Teknopark Müdürü Ayça Nilüfer Aykar, geçtiğimiz haftalarda Ulusal Tarım Teknoloji Platformu Başkanlığı`na Mersin Tarım Platformu`nun getirilmesiyle, önemli bir sorumluluk üstlenildiğini belirterek, "Türkiye`nin tarımda yaşadığı sıkıntıların giderilmesi Ar-Ge çalışmalarına verilen öneme bağlıdır" dedi.RIS-Mersin Projesi kapsamında yürütülen Ar-Ge 33 Projesiyle tarım ve tarıma dayalı sanayinin gelişmesi için, üreticilerle araştırmacılar 27 Ağustos`ta Alata`da bir araya geliyor. Mersin Teknopark, RIS-Mersin Projesi kapsamında tarım ve tarıma dayalı sanayinin gelişmesi için Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü`nde üreticilerle araştırmacıları bir araya getiriyor. 27 Ağustosta yapılacak toplantıyla üreticiye pazarlar hakkında bilgi verilmesi, üreticinin ihtiyaçlarının çözümüne yardımcı olacak Ar-Gefaaliyetlerinin belirlenmesi gibi konular ele alınacak. Konuyla ilgili bilgi veren Mersin Teknopark Müdürü Ayça Nilüfer Aykar, geçtiğimiz haftalarda Ulusal Tarım Teknoloji Platformu Başkanlığı`na Mersin Tarım Platformu`nun getirilmesiyle Mersin`in önemli bir sorumluluk üstlendiğini vurguladı. Avrupa nüfusunu doyuracak tarım potansiyeli olan Türkiye`nin, temel gıda girdilerinin yüzde 75`ini dışardan almak zorunda kalmasının ardında tarımsal kalkınmanın temeli olan Ar-Ge`ye önem verilmemesinin yattığını dilegetiren Aykar, tarıma elverişli arazileri Türkiye`nin onda birinden daha az olan İsrail`in dünya pazarlarında söz sahibi olmasının arkasında ise, ülke tarımında çiftçilerle araştırmacıların işbirliği yapması olduğunu söyledi.Nilüfer Aykar, tarım sektörünün sorunlarına çözüm bulunabilmesi için Mersin Teknopark olarak 27 Ağustos`ta üreticilerle araştırmacıları bir araya getireceklerine dikkat çekerek, "Tarım ve gıda sektörü Cumhuriyet`in kuruluşundan itibaren Türkiye ekonomisinin gelişmesinde nüfus, istihdam, beslenme ve hammadde temini gibi bir çok alanda çok önemli bir rol oynamış olup, halen ekonominin önemli bir parçasını oluşturmaya devam etmektedir. Doğanın bu bize armağan ettiği kirlenmemiş su ve toprak, ekonomik olaraksulanabilir arazi varlığı, geniş alanlarda ve farklı iklim koşullarında çok çeşitli tarım potansiyelinin olması, yenilenebilir enerji kaynakları potansiyeli, ekolojik koşulların çeşitliliği ve bazı yerlerde yılda 2-3 ürün elde edilebilmesi, tarıma elverişli coğrafi konum ve yeryüzü yapısı olmasına rağmen neden tarımda istediğimiz konumda değiliz, neden temel gıda girdilerinin yüzde 70`ini ithal ediyoruz? Sorunun cevabı kendi içinde gizlidir" diye konuştu.Türkiye`de tarım sektöründe teknoloji kullanımının istenilen düzeyde olmadığının altını çizen Aykar, "Teknoloji ürünü olan girdilerin önemli bir bölümü ithal edilmektedir. Sürdürülebilir tarım tekniklerinin yanında modern biyoteknoloji gibi yeni tekniklerin geliştirilip, uygulanarak tarımsal verimliliği istenilen düzeye getirmek pek mümkün olmamıştır. Sertifikalı, doğru çeşit kullanım oranı yüzde 35`i geçmemektedir. Oysa AB ülkelerinde çiftçilerin yüzde 85-yüzde 90`ı tescilli çeşit kullanmaktadır.Türkiye`de tarımsal araştırmaların istenilen düzeyde olmaması, genelde belirgin bilim-teknoloji politikalarının eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Tarımımızın geleceğini güvence altına almamızı sağlayacak, bilim ve teknoloji ile ilgili ciddi vizyon, strateji veya tedbir maalesef bulunmamaktadır" şeklinde konuştu.Arazilerin parçalı ve tarım işletmelerinin genellikle küçük ölçekli olduğunu anlatan Nilüfer Aykar, sektörde çalışanların eğitim ve öğretim seviyesi düşük olduğunu, örgütlenmenin ise yetersiz kaldığını kaydetti. Aykar, tarım işletmelerinde üretimden pazarlamaya kadar olan her aşamada, bilgi ve iletişim teknolojilerinden yararlanma düzeyinin düşük olduğunu belirterek, sektörler arası eşgüdümü sağlayacak, tekerrürü önleyecek, ilgililerin yararlanacağı bir veri tabanı ve coğrafi bilgi sisteminingeliştirilmesi gerektiğini ifade etti. Ar-Ge çalışmalarının önemini anlatmak açısından "İsrail" örneğini veren Mersin Teknopark Müdürü Nilüfer Aykar, şöyle konuştu:"Ar-Ge`ye verilen önem sayesinde topraklarının yarısı çöl olan İsrail`in tarım konusunda dünyada söz sahibi olması incelemeye değer bir konudur. Damla sulama, sprey sulama ve sprintler sulama metotlarıyla yüzde 75`in üzerinde bir su randımanı alan İsrail`in, ülkemizde hala yaygın olarak kullanılan açık sulama ile suyun yalnızca yüzde 40`ından faydalanıldığı düşünülürse, bu konudaki başarısının ardında yatan nedenler anlaşılır. Tarımsal araştırmaların esas itibariyle Tarım Bakanlığı`nın Tarımsal AraştırmaOrganizasyonu tarafından üstlenildiği İsrail`de `tarımın neredeyse tamamı` çiftçilerle araştırmacıların işbirliğiyle yürütülen araştırma ve geliştirme faaliyetlerine dayanır."Nilüfer Aykar, araştırma ve geliştirme sonuçlarının deneme ve uygulama için hemen tarlaya aktarıldığını ve çıkan problemlerin çözümü için anında bilim insanlarına ulaştırıldığını belirterek, büyük bir lezzetle yenilen domateslerin İsrail`deki tarımsal araştırma kuruluşlarının birinden doğduğunu söyledi.Alata`nın bölgedeki Ar-Ge faaliyetleri için çok önemli bir şans olduğunun da altını çizen Nilüfer Aykar, "Tarımdaki sorunları gidermeye yönelik olarak yapılan çalışmalarda öne çıkan araştırma geliştirme çalışmaları ve sonuçların uygulamaya aktarılmasında önemli rol oynuyor. Bilim ve teknoloji alanında ilerlemelere dayalı olarak tarımda, dolayısıyla tarımsal araştırmalar alanında meydana gelen değişimi Türkiye`nin yakalamas coğrafi konum ve yeryüzü yı hayati bir öneme sahip. Şu anda en önemli amacımıztarımın geliştirilmesinde belirleyici olan bilim ve teknoloji alanlarında Türkiye`nin yetenek kazanmasıdır. Söz konusu yeteneği kazanmanın yolu da Araştırma Geliştirme çalışmaları ve ülkenin Ar-Ge kapasite ve kabiliyetini yükseltmekten geçmekte" ifadelerini kullandı.Aykar, araştırma geliştirme çalışmaları yerine teknoloji transferinin her zaman olumlu sonuçlanmadığını ifade ederek şunları kaydetti:"Tarımın doğal koşullara bağlılığı, ekolojik koşulların ülkeler, bölgeler ve yöreler itibariyle değişmesi gibi faktörler teknoloji transferlerini sınırlamakta ve ülke içinde tarımsal araştırmaların yapılması gereğini doğurmakta. Bu gereklilik diğer ülkelerde üretilen teknikler ülkemiz koşullarına uygun teknoloji olmamakta ve rasyonel olarak da kullanılamaması ana problemini yaratmaktadır. Tarımda teknolojiyi tümüyle gelişmiş ülkelerden transfer ederek gelişmeyi hızlandırmak çoğu kez hayal kırıklığıylasonuçlanıyor. Bu durumun pratik sonuçlarını Ar-Ge faaliyetlerine yer vermeyen ülkelerde görülebiliyor. Söz konusu ülkeler, kendi koşullarına uygun teknolojiyi seçmekte ve bunları transfer ederek kullanımını yaygınlaştırmakta büyük sorunlar ile karşılaşmakta. Alata gibi Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı`na bağlı Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü`nün bünyesinde olan 59 araştırma enstitüsünün önemi burada ortaya çıkmaktadır. Enstitüler sayesinde, üreticilere teknik bilgiler yanında, nitelikli üretim materyalisağlanmakta, üretimin artırılmasına ve ürün kalitesinin yükseltilmesine önemli katkılar sunulmaktadır. Bu durum gereklidir. Fakat yeterli değildir. Tarımsal araştırmaların sonuçları üreticilerce benimsenip uygulandıktan sonra değer kazanır. Bu yüzden ilgili kurumlar arasında yüzde 100 işbirliğine ihtiyaç duyulmaktadır. Öncelikli hedeflerinden biri, araştırmacıların üreticilerle işbirliğini artırmak, bilgi ve teknoloji transferini kolaylaştırmak olan Mersin Teknopark da üzerine düşen görevi yapmakta veMersin`in tarım ve tarıma dayalı sanayi sektöründe söz sahibi olmasını sağlamak için çalışmaktadır."



Güncel 25.10.2016 05:38:40 0

İlginizi Çekebilir

1

Hatay'da temel kazısında Geç Antik Çağ'a ait mozaik bulundu

2

Hareketsiz yaşam nöropsikiyatrik hastalık riskini artırıyor

3

Adana'da 25 yıl 6 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezasıyla aranan hükümlü yakalandı

4

Hatay'da "İskenderun Gastronomi ve Yeni Yıl Şenliği" başladı

5

Adana'da trafik denetimi yapıldı

6

AFAD Başkanı Pehlivan, Kahramanmaraş'ta incelemelerde bulundu

7

Osmaniye Asri Mezarlık’ta Korkunç İnfaz: 2 Ölü

8

KKTC'nin 5. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Mersin ve Adana'da temaslarda bulundu

9

Osmaniye'de bebek emekleme yarışması düzenlendi

10

Mersin Milletvekili Hasan Ufuk Çakır'dan CHP'den istifasına ilişkin açıklama: