Türkiye?nin 4 bin 500 aile hekimine ihtiyacı var

Türkiye?nin 4 bin 500 aile hekimine ihtiyacı var

Türk Sağlık Sen Osmaniye Şubesi?nden yapılan açıklamada, aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları için Türkiye genelinde eylem gerçekleştirildiği belirtildi.

Türk Sağlık Sen Osmaniye Şube Başkanı Fatih Üstüner, aile hekimlerine sadece 1. basamak sağlık hizmetleri ile ilgileneceklerinin belirtildiğini, ancak genelge ve yönetmeliklerle yeni görevler yüklendiğini iddia etti.

 Sağlık Bakanlığı?nın çalışanlarına imzalattığı sözleşme koşullarına uymadığını öne süren Üstüner, ?Nöbet olmayacak diyorlar, bir genelge çıkartıp cumartesi nöbeti getiriyorlar. Aile hekimlerinin koruyucu sağlık hizmeti vermesi gerektiğini görmezden gelerek, acil hizmeti vermeye uygun olmayan, laboratuvar ve röntgen çekim hizmeti bulunmayan Aile Sağlığı merkezlerinde tedavi edici 2. basamak hizmet vermelerini istiyorlar" dedi.

Türk Sağlık Sen Osmaniye Şube Başkanı Fatih Üstüner, ? Bugün hakkı savunmak, katmerleşen bir zulme dur demek için bir eylem gerçekleştiriyoruz. Bugün burada yalanlar üzerine kurulan bir sağlık sisteminin çalışanı getirdiği hali görüyoruz. 

2005 yılında aile hekimleri sadece 1. Basamak sağlık hizmetleri ile ilgilenecek dediler. Ancak her yeni genelge ve yönetmelikle yeni görevler yüklediler. Bugün aile hekimlerinin sorumluluklarını alt alta yazınca 200?ü buluyor. Bunları yapmak için insan değil süper kahraman olmak gerekiyor. 

Ama bakanlık meseleye şaşı bakmaya, yalanına yalan katmaya devam ediyor. Sözleşme imzalatıyor, sözleşmenin hükümlerine de uymuyor. Nöbet olmayacak dediler, bir genelge çıkartıp Cumartesi nöbeti getirdiler. 

Sağlık Bakanı yine yetmez diyor, ?22 bin aile hekimimiz var bu sayı arttığında buna pazarı da ekleyeceğiz.?diyerek aba altından sopa gösteriyor. Aklınca ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışıyor. Ama aslında burada bir itirafta da bulunuyor. Aile hekimliğinde çalışan sayısının eksikliğini açıkça ifade etmiş oluyor. 

Bakanın bu itirafını bakanlıkta Dünya Sağlık Örgütü tarafından geliştirilmiş iş yüküne dayalı personel ihtiyacı belirleme yöntemine göre yaptırdığı bir araştırma ile zaten önceden ilan etmişti. Bu araştırmaya göre Türkiye?nin 4 bin 500 aile hekimi ve 7 bin 300 aile sağlığı çalışanına ihtiyacı var. 

Kısacası Hem Bakan hem bakanlık aile hekimliğinde personel eksikliğini tespit ediyor ama aile hekimlerine ve aile sağlığı çalışanlarına birde nöbet tutun diyor. Personel eksikliğinin yanında iş yoğunluğuna bakacak olursak; Avrupa?da bir aile hekimine 1500 kişi düşüyor, Türkiye?de ise bu sayı 3 bin 500. 

Türkiye?de 2013 yılında aile hekimliklerinde yapılan muayene sayısı 210 milyon. Yani bir aile hekimi bir yılda ortalama 10 bin muayene yapıyor. Dikkatinizi çekiyorum bu sadece yapılan muayene sayısı, diğer görevleri değerlendirmeye dahi almıyoruz. 

Çalışanları zorlayan yetersiz istihdam ve ağır iş yükü yetmezmiş gibi bunun üstüne bir de nöbet eklemek isteyenlerin gözleri var görmüyorlar, kulakları var duymuyorlar, akılları var ama idrak edemiyorlar. 

Tek bildikleri çalışana zulüm etmek. Çalışmaktan tek anladıkları köle düzeni. Köle gibi, makine gibi olun diyorlar. Birde taviz yok diyerek çalışanı tehdit ediyorlar. Ama biz tehditlere pabuç bırakmayız. Teröriste, kaçakçıya, hırsıza, uğursuza taviz veren ama çalışana gelince taviz yok diyenler iyi bilsinki bizde de hiç geri adım yoktur. Sizin taviz dediğiniz bizim hakkımızdır. Söke Söke alacağız. 

Çok Değerli Aile Hekimlerimiz ve Aile Sağlığı Çalışanlarımız; 

Bunlar kalıcı çözümle uğraşmıyorlar. Günü kurtaralım da ne olursa olsun diyorlar .Bir yerdeki yırtığı başka bir yeri kopararak dikmeye çalışan acemi terziler gibi davranıyorlar. Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları nöbet tutmuyor diyorlar ama 1 dakika bile nöbet tutmayan, idari pozisyonlarda görev yapan 4 bin hekime yönelik bir düzenleme yapmıyorlar. 

Kısacası ne çalışan hakkı biliyorlar, ne de adaletten yana bir tavır sergiliyorlar. Peygamber Efendimiz bir hadisi şeriflerinde buyuruyorlar ki; ?Adalet güzeldir, fakat yöneticilerde olursa daha güzeldir? fakat bunlarda zerre kadar adalet duygusu yok. Hak, hukuk deyince yüzlerini çevirip kulaklarını tıkıyorlar. Ama onlara bu meydanlarda adaleti, hakkı ve hukuku öğreteceğiz. Keyiflerinin istediği bir çalışma hayatı olmayacağını göstereceğiz. Köle düzenini kurdurmayacak, zalimleri sevindirmeyeceğiz. 

Bu anlayıştan yola çıkarak 12 Aralık`ta iş bırakmış ve 13 Aralıkta Aile hekimleri federasyonunun gerçekleştirdiği mitinge katılmıştık. 03 Ocak 2015 tarihinde 2015 yılında hayata geçen cumartesi nöbetlerine uygulamayla birlikte tepki gösterdik ve işe gitmedik. 

İki iş bırakma kararına da aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları büyük oranda katılım sağladılar. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Hak ve hukuk mücadelesinde bu tavırları ile isimlerini çalışma hayatlarına altın harflerle yazdırmışlardır. Haklarına, hukuklarına sahip çıkmışlardır. 

Bugün de Ocak ayının 2. Cumartesi gününde iş bıraktık ve alanlara çıktık. Şunu tüm aile hekimlerimiz ve aile sağlığı çalışanlarımız iyi bilsinler. 

Her zaman sizlerin yanında olacağız. Tarafımız sizden yanadır. Sizin yanınızdır. Bakın bir yetkilendirilmiş sendika var. Bugün nerede bilen varmı ? Aralık ayındaki ilk iş bırakma eylemine katılmadılar. Ankara ayazında 5 Bin aile hekimi ve aile sağlığı çalışanı miting yaparken biz oradaydık ama onlar yoktular. Tepkiler çoğalınca ocak ayında cumartesi günleri iş bırakma kararı aldılar ama onu da sitelerinden bile yayınlamadılar. Kamuoyuna ilan edemediler. Buna yürekleri yetmedi. Şimdi iyi düşünün, almış olduğu eylem kararını, kendi resmi internet sitelerinde dahi yayınlayamayanlar çalışanın hangi derdine samimi olarak çözüm bulmaya gayret edecek. Bunlarda bir tane bile aile hekimi veya aile sağlığı çalışanı üye olarak kalmamalıdır. Bunların yolu çalışma hayatında adeta bir cehennem çukuruna giden bir yoldur. Bu yolu çalışanlar terk etmelidir. 

Buradan son bir kez daha sesleniyorum. Aile hekimliğinde iş yükünü arttırmaktan, nöbetten vazgeçin. Çalışanın daha verimli bir şekilde hizmet üretmesinin yollarını arayın. Çalışma hayatını zehir etmeyin. Yoksa biz de size meydanları dar etmeye devam edeceğiz. Hakkımızı alana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz? şeklide konuştu.



Güncel 25.10.2016 04:53:17 0

İlginizi Çekebilir

1

Mersin'de "Tam Ölçekli Radyasyon Acil Durum Tatbikatı" yapıldı

2

Mersin'de çalıştığı iş yerine "yağma" süsü veren personel ve 2 şüpheliye gözaltı

3

Akseki'nin 5 Yıllık Yerel Kalkınma Stratejisi IPARD LEADER programından onay aldı

4

Antalya Sağlık Müdürlüğü tarafından düzenlenen futbol turnuvasında Antalya Sağlıkspor birinci oldu

5

Mersin'de iki otomobilin çarpıştığı kazada 2 kişi yaralandı

6

Sudan'a çadır ulaştıracak ikinci yardım gemisi Mersin'den yola çıktı

7

Isparta'da 22 yıl 9 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan hükümlü yakalandı

8

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Çalışkan, "Şehit Aileleri Buluşması"nda konuştu:

9

Tokat'ta kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden askerin cenazesi Isparta'da defnedildi

10

Huawei Cloud IDC'nin Türkiye değerlendirme raporunda "Lider" konumunda