*Allah ile aldatmak; dini çıkar, koltuk, baskı, egemenlik aracı yapan bir sanayi koludur. İşin esası bakımından ne dini vardır ne de imanı. Onun dini imanı, Tanrısı, ibadeti hep çıkarı ve hesabıdır.Günlük hayatımızda din istismarı var mıdır? Kutsal değerlerimiz dünyevi amaçlar için kullanılmakta mıdır? Siyasi ikbal için, makam mevkiler için kutsal dinimiz alet edilmekte midir? Yani bazı insanların meslekleri ?Müslümanlık? mıdır, dahası ?Müslümanlık? üzerinden rant mı elde etmektedirler? *Allah ile aldatanlar dokunulmaz, eleştirilmez bir ?tahakküm teolojisi? oluşturmuşlardır. Türkiye?de bu teolojiyi egemen kılmak istiyorlar ve bunda büyük ölçüde başarılı olmuşlardır.Burada Şeyhler, Şıhlar, eleştirilemez mi demek isteniyor? ?Bir lokma bir hırka? ile hayatını sürdüren müritler trilyonluk villalarda oturan, son model mercedeslerle gezen önderlerine biat etmek zorundalar mı?*Bu bir Haçlı siyasetidir. Atatürk bu şeytani siyaseti, ta 1920?de Müslüman dünyaya tanıtıyor; İngilizlerin siyasetinin ?İslam?ı İslam?la yok etme siyaseti? olduğunu ilan ediyor.Atatürk değil miydi Türkiye?de MASON DERNEKLERİNİ kapatan? Atatürk değil miydi Mehmet Akif?ten ve Elmalılı Hamdi Hocadan Kur?anı Kerim?in Maturidi anlayışına göre tefsirini isteyen? Atatürk ?Hak olan Kur?an, haksızlığı kabule vasıta yapıldı.? demiyor muydu? *Allah ile aldatma zulmünün en ağırları kadın ve kadın hakları konusunda işlenmektedir. Türkiye?de bugün kadın, özellikle örtünme meselesinin istismarı aracılığıyla, Allah ile aldatan zümrelerin aracı olarak öne çıkarılmaktadır.Bu konu istismarının zirvesinde olduğu için, soru-yorum yapmayacağım! Ancak üç hanımı ile gül gibi yaşadığını söyleyen bir tesettür giyim sahibinin ?ne yani, tek karı ile evli kalıp, umumhanelere gitseydim?? sözünü hatırlatmadan geçemeyeceğim.*Türkiye?de sosyal devleti çöküşün eşiğine getiren sebeplerin başında Allah ile aldatanların yarattığı ?sadaka kültürü? ve bu kültürün yarattığı ?sömürü merhametçiliği? gelmektedir. AKP iktidarı bu yıkıcı sebebin saltanat dönemini temsil etmektedir. Allah ile aldatanlar, iane çadırlarıyla yetinecek bir toplum özlemektedirler. Daha neler, neler. Yukarıda koyu düz yazılar İlahiyatçı Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk hocanın başlıktaki adla yayımladığı kitabından alıntılar. İtalik ve açık renkli yazılar ?empati? fakirine ait. Hocanın bu kitabını okuyunca dövünüp, ?Eyvahlar olsun hayatımın her döneminde, ALLAH ile aldatılanlardan olmuşum? diyeceksiniz. Aldatanlara yazıklar olsun!