Yaylalarımızda Güvenliği Sağlamak!

Yaylalarımızda Güvenliği Sağlamak!

Osmaniye-Türkiye (Başak) ? Yüzyıllardır Osmaniye ve çevrisi yazın bunaltıcı Çukurova sıcağında her yıl okulların kapanması ile birlikte yaylaya çıkmakta ve tekrar okulların açılmasından bir hafta önce ise Osmaniye ve çevre yerleşim yerlerine geri dönmektedir. Yani Yaylı Kültürü Osmaniye halkının yaşam tarzıdır. Bununla birlikte Nur Dağlarında bulunan başta Zorkun Yaylası olmak üzere hemen hemen tüm yaylalar sık ormanlık alanlarla kaplı olduğundan teröristlerce yapılacak bir eylemde teröristlere barınma imkanı vermekte ve halkın huzur ve güvenliğini kaçırmak ve ona terör estirmek isteyen bölücü zihniyete avantaj sağlamaktadır. Teröriste avantaj olan şeyleri dezavantaj haline getirmek için henüz yayla göç zamanı gelmeden alınması gereken önlemler ve yapılması gereken güvenlik hazırlıkları bulunmaktadır. Bilindiği gibi bir ilde halkın güvenliğinin birinci derecede sorumlusu Sayın Validir. Bununla birlikte o yaylayı kullanacak ve bu kültürü yaşatmaya devam edecek bizlerinde sorumlulukları bulunmaktadır.Konuya devletimizin yapacağı ilk görevle başlamak istiyorum. Öncelikle yaylalara göçten önce bölgenin terör iz ve emaresi bakımından güvenlik güçleri tarafından kontrolü yapılmalıdır. Güvenliği sağlanması zor olan bölgeler ya gerekli güvenlik tedbirleri önceden alınmalı veya ilgili Valilik kararı ile gerekirse bu yayla dönemi tespit edilen yayla yerleşime açılmamalıdır.İkincisi yaylaya gidiş ve gelişlerde tek araçla gitmektense birkaç araçlı konvoylar yapıp ve bu konvoylarında birbirlerine belli mesafelerde takip edecek bir ulaşım zihniyetine sahip olmalıyız.Üçüncü olarak yayla yollarında devletimizin güvenlik güçleri tarafından sağlanacak motosikletli güvenlik timleri ile devriye görevleri günün 24 saatini kapsayacak şekilde tesis edilmelidir. Bunun caydırıcı yönü küçümsenmemelidir.Yaylalara giriş ve çıkışlarda güvenlik kontrol noktaları oluşturmalı ve bu noktalarda şüpheli gözükenlerin aranması ve suçu tespit edilenlerin adalete daha başlangıçtan itibaren teslim edilmesi gerekmektedir.Yaylara yolların dışında yaya olarak giriş çıkışa imkan veren köy, mezra ve mahallelerin başta muhtarları veya idari birim amirleri tarafından yayla döneminden önce veya yayla döneminde yabancı kişilerin gelip gelmediği ve ne maksatla geldiği araştırmalı ve güvenlik güçleri ile irtibat tesis edilmelidir.Şehir merkezlerinde ise daha önce terör örgütüne yardım ve yataklık yapan ve bu konuda karnesi oldukça zayıf olan mahalle ve semtler yayla dönemi boyunca daha sıkı kontrol edilmelidir.Terör ve teröriste ait olduğu düşünülen herçesit iz, emare veya bilgiyi ulaştırılacak telefon numaraları yayla yolu boyunca levhalara asılmalı ve halkın dikkati bu noktaya çekilmelidir. Terör faaliyetini bildirmek bir vatandaşlık borcudur. Ve bölgemizde teröristlerin en çok çekindiği şey bölge halkının duyarlılığı ve kendisini haber verme korkusudur. Unutulmamalıdır ki halkın desteğini alamayacağını anlayan terörist yaylalarda barınamaz.Nur Dağları Yayları 6ncı Kor.K.lığının sorumluğunda olup bu bölgenin şehir dışı arazi araması ve operasyon için ilgili Valilerin başlangıçtan itibaren Komutanlara terörist faaliyetlerinde alınacak tedbirler konusunda önceden yetki vermesinin uygun olacağı düşünülmelidir. Ayrıca; yayla bölgesinin ormanlık alan olması nedeniyle Nur Dağlarına birkaç noktadan girebilecek TSK?leri ile Emniyet Genel Md.lüğünün özel harekat timleri ve bunları destekleyen helikopter timlerinin güvenlik güçlerince belirlenen noktalarda önceden konuşlandırılması ve ihtiyaç halinde teröriste kaçma fırsatı vermeyecek şekilde kullanılması düşünülmelidir.Şehir ve yerleşim merkezlerindeki çarşı esnafı ve taksi vb. ulaştırma araç sahipleri ve duyarlı olan herkes; özellikle normalden farklı bir alışveriş veya şahıs taşıması olduğu zaman güvenlik güçlerine derhal haber vermelidir. Sizin için basit olan bir haber güvenlik güçleri için önemli bir ipucu olabilir.Sade bir vatandaş olarak yaylalarımızın güvenliği için sizinde farklı ve çok faydalı fikirleriniz olabilir. Gelin bu fikirlerinizi olaylar olup insanlarımızın teröristlerce katledilmesinden önce devlet yetkililerine bildirelim. Bu bizim en büyük vatandaşlık borcumudur. Sayın Osmaniyeli dostlarım ve Çukurovalı Hemşerilerim!Yukarıda ilk etapta yayla kültürümüzün devamı için ihtiyaç duyulan emniyet tedbirleri ve güvenliğimiz için yapılması gerekenlerden bir kısmını açıklamaya çalıştım. Sizler arz ettiklerimden daha fazlasını önerebilirsiniz. Her şeyi devletten beklemek ve olmadığı zaman kahırlanmaktansa devlet ile işbirliği yapıp düşüncelerimizi kapsayan dilekçelerimizi; gitmeyi planlandığımız yaylaların içinde bulunduğu illerin valileri olan Hatay, Osmaniye, Adana, Kilis, Maraş ve Gaziantep Valililiklerine verelim. Bizler taleplerimizi resmi olarak duyurmalıyız ki devletimiz alacağı tedbirlerde bizlerden güç bulsun.Saygılar sunarım.Başak Dış Basın Editorü, Ali ÖZKAN, Osmaniye-Türkiye



Güncel 25.10.2016 05:25:57 0

İlginizi Çekebilir

1

Adana 2 otomobilin çarpıştığı kazada 2 kişi yaralandı

2

Mersin'de din görevlilerine bağımlılıkla mücadele eğitimi verildi

3

Tek Dünya Karadeniz Vakfı 2025'te dünya genelindeki sosyal etki çalışmalarını genişletti

4

Çevresel ve teknolojik faktörler beyin sağlığını olumsuz etkiliyor

5

Kocaelispor ve Antalyaspor arasında depremle başlayan dostluk yeşil sahalarda devam ediyor

6

Türkiye'den yılbaşı için 12 milyon dolarlık çiçek ihracatı

7

Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hastalar ve yakınları için sinema etkinliği

8

Kadın girişimci geliştirdiği e-ticaret platformuyla yöresel lezzetleri tüketicilere ulaştırıyor

9

Bayındır Hastanesi'nden akran ve dijital zorbalığa karşı ailelere uyarı

10

Yanık vakaları 5 yaş altı çocuklarda daha ağır seyrediyor