Değerli Okurlar;
Bu yazımda “Osmaniye’mizde yeni açılan ve açılacak olan Devlet Hastanelerimize vatandaş olarak neden sahip çıkmalıyız?” hakkında yazmak istiyorum.
Ne zamandır köşe yazısı yazamadım. Klinik işlerimin yoğunluğu ve normal hayatın yoğun akışı buna sebep oldu. Bir tıp akademisyeni olarak kendinize ve kurumunuza katkı sunma çabası içerisinde iseniz boş vakit bulmakta zorlanırsınız. Hatta mesai saatleriniz günlük işlerinizin tamamlanmasına yetmez eve iş götürürsünüz. Ayrıca gönülden gelen bazı işler moral, motivasyon ve kıymetlendirme ile yürümektedir. Bu sebeple etrafınızda gönüllü ve samimi olarak işlere katkı sunmak isteyenler varsa onlara her anlamda sahip çıkın, vefanızı gösterin.
Gelelim konumuza! En başta diyeceksiniz ki Hakan Hoca, Devlet Hastanesine sahip çıkmakta ne ola? Devletimizin o kadar yatırım yaptığı kendi hastanesine sahip çıkmaması söz konusu olur mu? Ama öyle değil değerli hemşehrilerim.
Öncelikle, hastanelerde özveri ile çalışan, hastasına merhametli ve ilgili sağlık personellerine karşı saygılı olarak yoğunluklarını ve streslerini anlamaya çalışarak sabırlı bir yaklaşım sergilememiz gereklidir. İnanın bunu yazarken bazılarınızın şunu dediğini duyar gibiyim “Ama bazıları da saygısızlığı hakkediyor Hocam”. Bunu kenara bırakın, kadirşinas olun, sabredin, stresinizi yönetin, öfkenizi içinize atın! Ben de bir hekim olarak sağlık hizmeti alıyorum, yakınımı çocuklarımı götürüyorum. Sıramı beklediğim, ayrıcalık istemediğim hatta bazen hekim olduğumu söylemediğim zamanlar olmuştur.. İlginç olarak işlerimin daha rahat hallolduğunu da gözlemledim..
Kurallara uyalım.. Randevu sistemine ve hekimlerin gün içindeki çalışma programlarını anlayışla karşılayalım.
Temizlik ve hijyen.. Hastane ortamının temiz tutulmasına katkıda bulunalım. Çöp atıklarını doğru yerlere bırakalım ve ortak alanlarda hijyen kurallarına dikkat edelim.
Geri bildirim sağlayalım.. Hastane işleyişi ile ilgili olumlu veya olumsuz geri bildirimlerinizi yönetime iletelim. Şikayetlerimizi yapıcı bir dille ifade ederek çözüm odaklı bir yaklaşım benimseyelim. Olumlu geri bildirimleri iletmeyi unutmayalım, memnuniyetimizi bildiren mektuplar yazalım!
Gönüllü destekler verelim.. Hastanelerin sosyal sorumluluk projeleri vardır. Şuan ilimizde var mı bilmiyorum. Yoksa da gidelim, iletelim. Yaşlı, çocuk veya yardıma muhtaç kişilere gönüllü olarak yardım etmek istiyorum, neler yapabilirim diye soralım.
Kaynakların israfını önleyelim.. Hastane kaynaklarını bilinçli kullanalım.. Farkındalık kampanyalarına katılalım, destek verelim..İyilik bulaşıcıdır ve iyiliği yayalım. “Yaradılanı severim yaradılandan ötürü” özlü sözünü içselleştirelim. Kolay değil ama çabalayalım..
Daha bitmedi.. Esas değinmek istediğim bir nokta “Bağış ve Destek” hakkında bir sonraki yazımda buluşacağız.
Tüm hemşehrilerimi saygı ile selamlıyorum.
Doç. Dr. Ökkeş Hakan MİNİKSAR
S.B. Dr. Abdurrahman Yurtaslan Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi,
Anesteziyoloji ve Reanimasyon Kliniği, Eğitim Görevlisi