Merhaba kıymetli okuyucularımız
Ben doktor değilim. Herhangi bir sağlık çalışanı da değilim. Ancak toplumda gördüğüm olayları halkımıza yararlı olan haberleri yazan bir gazeteciyim. Sizlerin de grip illetine yakalanmamanız için uyarıda bulunmak istedim.
Havalar soğudu, kış kendini iyiden iyiye kendini hissettirmeye başladı. Bununla birlikte grip de adeta kol geziyor. Sokakta, toplu taşımada, iş yerlerinde; hapşıran, tıksıran, öksüren ama hiçbir önlem almadan etrafına virüs saçan insanlarla her yerde karşılaşıyoruz. Ne yazık ki maske takarak hem kendini, hem de çevresindekileri koruması gereken birçok kişi bu konuda son derece sorumsuz davranıyor. Gribin pençesine düşen insanlar, göz göre göre vurdum duymaz davranarak başkalarının da hasta olmasına zemin hazırlıyor.
Arabada, evde ya da kalabalık ortamlarda ağzını kapatmadan hapşıran, öksüren ve bunu olağan bir durum gibi gören bir anlayışla karşı karşıyayız. Oysa grip basit bir rahatsızlık değil; özellikle yaşlılar, çocuklar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar için ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Bir kişinin dikkatsizliği, onlarca insanın günlerce hasta olmasına neden olabiliyor.
Bu noktada mesele sadece bireysel sağlık değil, toplumsal sorumluluktur. Eğer hastaysanız, bunu gizlemenin ya da “bir şey olmaz” demenin kimseye faydası olmuyor. Maske takmak, kalabalık ortamlardan mümkün olduğunca uzak durmak, hijyen kurallarına dikkat etmek hem kendinizi korur, hem de başkalarının sağlığını riske atmanızı engeller.
Bu yıl grip oldukça yaygın. Uzmanlar da bunu açıkça dile getiriyor. Lütfen önlemlerimizi alalım. Hasta olduğumuzda başkasının da hasta olmasına aracılık etmeyelim. Unutmayalım; sağlıklı olmak bir şans değil, doğru davranışların sonucudur. Kendimizi koruyalım, çevremizdekileri de düşünelim. Çünkü küçük bir ihmal, büyük bir salgına dönüşebilir.
Bu konuda herkesi duyarlı davranmaya davet ediyorum.
