Av. Ahmet Salgut


Memur Sakal Bırakabilir, Kimse Ceza Veremez!


Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin kılık ve kıyafetinin nasıl olması gerektiği kılık kıyafet yönetmeliğinde düzenlenmiştir. Hakimler, savcılar, emniyet hizmetleri sınıfı, TSK, Jandarma Genel Komutanlığı vb. kurum ve kuruluş personelleri hariç kamu görevlileri bu yönetmeliğe tabidir. Yönetmeliktekadın ve erkek çalışanların kılık ve kıyafetlerinde uyacakları hususlar şöyle açıklanmıştır: Kadınlar: Kolsuz ve çok açık yakalı gömlek, bluz veya elbise ile strech, kot ve benzeri pantolonlar giyilmez. Etek boyu dizden yukarı ve yırtmaçlı olamaz. Terlik tipi (sandalet) ayakkabı giyilmez. Erkekler: Elbiseler temiz, düzgün, ütülü ve sade; ayakkabılar kapalı, temiz ve boyalı giyilir. Sandalet veya atkılı ayakkabı giyilmez. Bina içinde ve görev mahallinde baş daima açık bulundurulur. Kulak ortasından aşağıda favori bırakılmaz. Saçlar, kulağı kapatmayacak biçimde ve normal duruşta enseden gömlek yakasını aşmayacak şekilde uzatılabilir, temiz bakımlı ve taranmış olur. Hergün sakal tıraşı olunur ve sakal bırakılmaz. Bıyık tabii olarak bırakılır, uzunluğu üst dudak boyunu geçemez. Üstten alınmaz, yanlar üst dudak hizasında olur, alt uçları dudak hizasından kesilir. Kravat takılır, kravatı örtecek şekilde balıkçı yaka veya benzeri süveterler giyilmez. Hizmet gereğine uygun olarak verilmişse tek tip elbise giyilir. Bina içinde gömleksiz, kravatsız ve çorapsız dolaşılmaz. Ama yönetmelikte bu hükümlerin yer almasına rağmen en çok üyeye sahip memur sendikalarından MEMUR-SEN, KAMU-SEN ve KESK (hatta büyük ihtimalle diğer sendikalar da) yönetim kurullarınca serbest kıyafet kararı almış, kılık kıyafet yönetmeliğindeki bu hükümlere uymayacakları, kamu görevi hizmetini yürütürken kravat, sakal tıraşı vb zorunluluklara uymayacaklarını belirtmişlerdir. Anayasanın 90. maddesinde usulüne göre yürürlüğe girmiş milletlerarası antlaşmaların iç hukuktaki bir hüküm gibi uygulanması gerektiği belirtilmektedir. Kamu görevlileri, sendikalarının aldığı kararlar doğrultusunda toplu eylem hakkına sahip oldukları; uluslararası sözleşmelerde, insan hakları sözleşmelerinde, anayasa ve mahkeme kararlarında hiçbir tereddüde yer bırakmayacak şekilde tanınmıştır. Bu konuda çok sayıda AİHM, AYM, Danıştay ve idari yargı kararı bulunmaktadır. Bu nedenle sendikalarının almış olduğu karar doğrultusunda hareket eden kamu görevlilerinin iç hukuk ve uluslararası hukukta güvence altına alınan demokratik haklarını kullanması engellenemez ve bu eylem asla suç olarak değerlendirilemez. Ayrıca bırakın il müdürü, kaymakam, vali yardımcısı, vali hatta daha üst makam dâhil hiç kimse sendika eylemiyle bir kamu görevlisine soruşturma açamaz. Eğer soruşturma açılırsa açıkça ?sendikal faaliyetleri engelleme? suçu oluşur. Çünkü anayasa ve insan hakları sözleşmeleri ile güvence altına alınan sendikal faaliyet hakkı Türk Ceza Kanunu ile de korumaya alınmış, TCK?nın 118. maddesinde sendikal faaliyetin engellenmesi yasaklanmıştır. Eğer sendikal faaliyet nedeniyle kendisine soruşturma açılan herkes amirleri hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunabilir.   Av. Ahmet SALGUT                       www.ahmetsalgut.com
  • Salı 12.2 ° / 5.2 ° Güneşli
  • Çarşamba 13.2 ° / 5.4 ° Güneşli
  • Perşembe 13.3 ° / 4.8 ° Güneşli