Bazı seçilmişlerin isimlerini bu köşede yazmama kararı aldım. Çünkü olumsuz eleştirilerimiz dahi onlar için reklam oluyor. Bu yüzden sadece sahte kahramanların sıfatlarını kullanacağım. Söz konusu hizmet olunca, ayakta alkışlarız. Ama hizmet gibi sunulan gerçekleştirilmesi mümkün dahi olmayan hizmet görünümündeki hayali projeleri de bir o kadar eleştiririz. Bu anlamda Osmaniye Belediyesi?nin kırdığı yumurta kırkı geçti. Osmaniye Belediye başkanı, Belediye ile ilgili her hangi önemli bir karar alınacaksa, kendisi ya yurt dışındadır, ya Ankara?dadır daha da yoksa hasta veya izinlidir. Osmaniye Belediyesi içme suyunu özelleştirme çalışmaları vardı. Osmaniyeliler iki bine yakın kişi ile Belediye Başkanının makam odasına çıkmak istediler. Protesto etmek istediler. Belediye Başkanı o tarihlerde Ankara?daydı. Bu protestoyla karşılaşamadı. Bravo uyanık başkana. Bu protestoyu önceden görebilmişti. Hani Osmaniye?nin içme suyu maliyet giderleri azalınca su ucuzlayacaktı? Önceden bahane hazırdı. ?Kuyu suyu içiyoruz, elektrik giderleri çok fazla? diyordu başkan. Şimdi elektrik giderlerimiz yok, ama neden daha pahalı içme sularımız? Ben hikayelere inanmam. Su faturalarını görüyorum. Resmi kurumlarda bir olumsuzluk var ise, bu haberler bir şekilde bizlere ulaştırılıyor. Toprakkale?de, Kadirli?de, Bahçe?de, Düziçi?nde, Hasanbeyli?de v.s. Her gelen haberler elbette doğru değil. Doğru olduğunu tespit ettiklerimizi de zamanı gelince yazmayı uygun buluruz. AKP?nin Osmaniye?nin her hangi bir ilçesinde ilçe yönetim kurulu üyesi, ilçenin sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfında etkili bir üye ise, ben bunu yazarım. Çünkü fakir fukaranın parasını iktidar güçlerinin keyfi dağıtımına göz yumulmaz. Buna Allah?ta razı olmaz kulu da? Dedim ya.. Her şeyin bir zamanı var. Zamanı gelince ismiyle birlikte yayınlamak bizim görevimiz. On bir Haziran Çarşamba günü Osmaniye Belediyesi?nin yedinci katında, toplantı salonunda bir toplantı yapılır işçilerle. Toplantıyı Belediye başkan yardımcısı Fazıl Nacar düşünür düzenler. Konu şu: Belediye çalışanlarını birer mesken sahibi yapmak. Nasıl? Konut 65 bin ytl?ye mal olacakmış. İşçilerin 12 bin ytl alacakları varya?İşte buna istinaden her işçiden 5 bin ytl kesilecekmiş. Sekiz ayda yine her işçiden 1000?er ytl kesilecekmiş. 52 bin ytl?de Finansbank?tan kredi çekilecekmiş. Daha önce Fazıl Nacar Ç.Ü?de öğretim görevliliği de yapmış. Hesabı da güzel yaparmış hocam. Ne de olsa tahsilli adamın hali başka. Fazıl bey senin yaklaşımın hizmet anlayışını, siyaset anlayışını bilmem. Ama kardeşim sen çalışan işçilerin hakkını vermeyi bir düşünsene ne lüzumu var bu kadar dolaşıklığı işe. İşçilerin alacakları 12 bin ytl. Bu insanları bir de borçlandırma hesapları yapıyorsun. Kim bilir hangi kör itin öldüğü yerde kimin arazisini değerlendirmeyi düşünüyorsunuz? Yaptırmayı düşündüğünüz konutları her halde havaya yaptırmayacaksınız? Kimin arsasına yapmayı düşünüyorsunuz? Müteahhitiniz kim? İşçileriniz eleştirilerini dikkate alın. Sende biliyorsun Fazıl bey 8 ay sonra gideceğini. Hadi şu işi kolaylaştır. Konutları boş ver. İktidar gücünü de değerlendirin şu işçi alacaklarını bir çırpı da verinde sizde kurtulun, işçilerde. 8 ay sonra görüşmek üzere.
