Merhaba çok kıymetli okuyucularımız,
Bugün sizlerle, Osmaniye’nin neden birçok alanda arzu edilen gelişimi sağlayamadığını yazmak istiyorum.
Osmaniye, tarihin izlerini taşıyan kaleleriyle, doğal güzellikleriyle ve stratejik konumuyla turizm açısından büyük bir potansiyele sahip bir şehirdir. Kaleler şehri olarak bilinen bu güzel kent, birçok tarihi ve doğal zenginliği bünyesinde barındırmasına rağmen, maalesef ne yerli ne de yabancı turistlerin ilgisini yeterince çekemiyor.
Benim uzun yıllardır savunduğum, ancak bazı çevrelerce desteklenmeyen çok kıymetli projelerim var. Bunlardan biri Karaçay Vadisi’ni turizme kazandırmaktır. Ancak Karaçay’a gereken değer verilmediği için, ne yazık ki bu alandaki potansiyel de değerlendirilemiyor.
Geçtiğimiz gün Karaçay’da kısa bir yürüyüş yaptım. Manzara içler acısıydı. Etraf bakımsız, çevre kirliliği had safhadaydı. Bu görüntüyü gören vatandaş bir daha gelmek istemiyor. Hâlbuki Karaçay’ın etrafı temizlense, doğayla uyumlu bir peyzaj çalışması yapılsa, bu alan hem Osmaniye halkı için bir cazibe merkezine dönüşür hem de şehre dışarıdan ziyaretçi çeker.
Karaçay Vadisi’nde akan çok güzel bir su var. Bu suyun üzerine Alanya’daki Dimçayı modeline benzer bir proje rahatlıkla uygulanabilir. Yüksek tepelerden su akıtılarak yapay şelaleler oluşturulabilir, çevresine restoranlar, çay bahçeleri, yürüyüş yolları yapılabilir. Bu, yalnızca bir doğa projesi değil, aynı zamanda ciddi bir ekonomik canlanma demektir.
Ancak ne yazık ki, bu konularda sorumluluk sahibi olanların harekete geçtiğini göremiyoruz. Herkes seyirci, kimse elini taşın altına koymak istemiyor. Böyle olunca da Osmaniye, bacasız sanayi olarak bilinen turizmden hiçbir pay alamıyor.
Geçtiğimiz günlerde Büyük Osmaniye Oteli’nin müdürü Ökkeş Çalık bey ile bir sohbet gerçekleştirdim. Kendisi Osmaniye’nin en büyük otelinin yöneticisi. Ona, “Osmaniye’ye dışarıdan gelen turist oluyor mu?” diye sordum. Cevabı oldukça düşündürücüydü:
“Osmaniye’ye gelen yerli ve yabancı turist sayısı oldukça az. Ara sıra gelenler oluyor ama yeterli değil. Ben Otelciler Derneği ile bu durumu görüştüm. Osmaniye’nin turist kafileleri listesine alınmasını rica ettim. Sağ olsunlar, beni hem dernek yönetimine aldılar hem de Osmaniye’yi bu listeye eklediler. Belki bundan sonra daha fazla turist ağırlayabiliriz.”
Eğer Osmaniye gelişecekse, büyüyecekse, turizmden mutlaka pay almalıdır. Yani şehrimizde bacasız sanayi anlayışı hâkim olmalı. Bu nedenle yetkililerin artık daha duyarlı davranarak, Osmaniye’nin hak ettiği ilgiyi görmesi için somut adımlar atması şarttır.
Bu kadar güzel, tarihî ve doğal zenginliklere sahip bir şehir turizmde mutlaka hak ettiği yeri almalıdır. Artık bahaneleri bir kenara bırakıp, Osmaniye’yi hep birlikte ayağa kaldırma vaktidir.
