Merhaba sevgili okurlar,
Osmaniye'de bazı sohpetlere kulak misafiri oluyorum. Lafa geldiğinde Osmaniye'de yaşayan işadamları, memleketimizi o kadar seviyor ki, bunu kelimelerle anlatmak imkansız. Belki bir kitap yazsan 500 sayfayı bulur. Bilgisayar hafızasına kaydetmeye kalksan, hafıza yetmez.
Tabi bu lafların hepsi havacıva. Hatta toplumda kendisini göstermek için atıp tutulmuş kelimeler. Benim bildiğim memleket sevdası yaptığın çalışmalarla ve hatta yoksul, gariban insanlara verdiğin desteklerle belli olur.
Osmaniye'de bir kamyon parası olan insanlar maalesef öğle yemeğini bedava yedirecek insan arıyorlar. Dünya umut dünyası ya "bana belki faydası olur" diye, parası olan insanlara da yalakalık yapmak için yemek ikram ediyorlar. Oysa ki, öyle insanlara değil yemek yedirmek su bile vermemek lazım.Kendine bile faydası olmayan zenginden bana ne? Gitsin benden ötede oynasın.
Şimdi seçim zamanı hızla yaklaşıyor. Şöyle bir bakıyorum, gereksiz bir çok insan siyaset yapmaya hazırlanıyor. Sen Osmaniye'ye sadece seçim zamanları gel. Osmaniye'nin düğününde, bayramında ve cenazesinde bulunma, ondan sonra gel siyasete soyun. Hadi oradan. Paranda, pulunda başına çalınsın. Bize memleketinin iyi ve kötü gününde yanında olan insanlar lazım. Özellikle siyasi partilerin genel merkezlerine seslenmek istiyorum. Osmaniye'de aday yapacağınız insanlar seçime yakın nüfusunu buraya getiren insanlardan olmasın.Ömrünü Osmaniye'de geçiren ve benim insanımla ağlayan ve gülen insanları tercih edin.Osmaniye'nin seçmeni seçim zamanı kendisini seven insanları istemiyor. Sürekli seven insanların aday olarak gösterilmesini istiyor.
Unutulmamalıdır ki, memleketini sevmek, memleketine yapacağın güzel hizmetlerle başlar. Kuru sıkı atmakla olmaz.
