Merhaba kıymetli okurlar,
Öncelikle hepinize sağlık ve mutlu bir hafta diliyorum.
Geçtiğimiz gün bir arkadaşım beni ziyaret etti. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Osmaniye’de rezerv alanı ilan ettiği bazı bölgeler ile ilgili bir sohbet yaptık. Halkımız adına çok da verimli bir sohbet oldu.
O anlattıkça ben şaşırdım ve kendi kendime “nasıl olur?” dedim. Geçtiğimiz günlerde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan üst düzey bürokratlar Osmaniye’ye geldi.6 Şubat felaketindeki depremde zarar gören Dr. Metin Tamer Sitesi, Safa Evler Sitesi ve İstasyon Caddesi’nde yapılacak konutlar ilgili bir toplantı yapıldı.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bu üç yeri de rezerv alanı ilan etti, kendisine göre bir kırmızı çizgi çizmiş ve o alanda yeniden konut yapacağını açıkladı. Buraya kadar her şey güzeldi. Vatandaş böyle bir felakette devletini yanında görmek istemesinden doğal ne ola bilir.
Ancak Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkililerinin vatandaşa sunduğu teklif çok acayip. Öncelikle rezerv alanın rast gele çizilmiş Bu alanın içindeki sağlam evlerin de yıkılarak yenilenmesi planlanıyor.
Örneğin iki yüz metre evi olan bir vatandaşa yüz metre ev teklif ediliyor. Depremde çok hasar gören söz konusu bölgeler çok değerli arazilerdir. Hepsinin bulunduğu bölgelerde vip caddelerdir. Vatandaş zaten kıyameti yaşamış. Sizlerde vatandaşın elindeki arazileri alıp yüz metre evleri bu insanlara layık görmeyin. Zira burada oturan insanların çoğu da asla yüz metrelik eve taşınmaz ve dolayısıyla evinden ve yuvasından olur.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı teklifinin bu bölge de oturan insanlar tarafından kabul görmediğini açıkça belirtelim. Gelin kıyameti yaşamış insanlara, bir de siz kıyamet yaşatmayın ve bu evlerin metre karesini yükseltin. En azından iki yüz metre evi olan şahıslara yüz elli metre bir ev verin. Beklenti bu yöndedir. Ayrıca o alan içinde bulunan sağlam evlere dokunmayın. Yani sağlam evi de yıkacağız demek ne derece doğru bilmiyorum. Rezerv alanı ilan etmek adı altında insanlara eziyet etmeyin. Sizden ev bekleyen bu insanların yüzünü güldürün. Yaptığınız hesapları biraz da vatandaşın lehine yapın. Sizden ev bekleyen insanların bir senedir perişan olduklarını lütfen unutmayın.
